Osmanlı'nın 19. yüzyılda kültürel ve siyasi dönüşümüne sahne olan Dolmabahçe Sarayı, reform döneminin görkemli sembol yapılarından biri olarak varlığını sürdürüyor.
Haber Giriş Tarihi: 08.06.2022 19:26
Haber Güncellenme Tarihi: 08.06.2022 19:26
Kaynak:
AA
Osmanlı Devleti'nin 19. yüzyılda dönüşen kimliğinin en görkemli sembol yapılarından biri ve saltanattan Cumhuriyet'e geçişin sessiz tanığı Dolmabahçe Sarayı, 166. yaşında.
Beşiktaş Sahil Sarayı'nın işlevsellik açısından eksik kaldığının hissedildiği Sultan Abdülmecid döneminde (1839-1861) yapımına karar verilen Dolmabahçe Sarayı'nın inşasına 13 Haziran 1843'te başlandı.
Sarayın yapımında dönemin önemli mimarları Abdülhalim Bey, Altunizade İsmail Zühtü Paşa, Karabet Balyan, Ohannes Serveryan, Nikoğos Balyan ve James William Smith görev aldı.
Boğaz'a nazır muhteşem bir manzaraya hakim konumda 110 bin metrekarelik alana inşa edilen Dolmabahçe Sarayı, 7 Haziran 1856'da kullanıma açıldı. Antik dönemlerde gemilerin demirlediği koy, sarayın yapılmasıyla saltanatın gözde ikametgahı haline geldi.
Osmanlı Hanedanı'nın, Topkapı Sarayı'ndan Dolmabahçe'ye yerleşmeye başlaması Osmanlı siyasi ve toplumsal hayatında bir değişimin olduğunu gösterdi. Dolmabahçe Sarayı'nın batılı tarz mimari ile harmanlanmış yapısı Osmanlı'nın fikir ve ruh dünyasındaki dönüşümü gözler önüne serdi.
Dolmabahçe Sarayı, Sultan Abdülmecid, Sultan Abdülaziz, Sultan Abdülhamid, Sultan 5. Murat, Sultan Reşat, Sultan Vahdettin ve Halife Abdülmecid'i, Cumhuriyet'in ilanıyla Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü'yü ağırladı.
Türkiye'deki en büyük monoblok saray
Fonksiyonel olarak üç bölüme ayrılan Dolmabahçe Sarayı, devletin yönetim işlerinin yürütüldüğü Mabeyn-i Hümayun (Selamlık), padişah ve ailesinin özel yaşamına ait Harem-i Hümayun (Harem), bu iki bölüm arasında padişahın önemli devlet törenleri için ayrılan Muayede Salonu'ndan (Tören Salonu) oluşuyor.
Dolmabahçe Sarayı, 285 odası, 44 salonu, 68 tuvaleti, 6 hamamı ve 6 balkonuyla 14 bin 595 metrekarelik bir alan üzerine monoblok bina olarak yapılan Türkiye'deki en büyük saray özelliğini koruyor.
Rokoko, Barok ve Neo-klasik mimari tarzlarını yansıtan Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sarayı'ndan mimari plan anlamında da farklılık gösteriyor.
Topkapı Sarayı'nda zaman ve gereksinimlere göre genişleyen ve değişen bir tasarım söz konusuyken Dolmabahçe Sarayı'nda önceden belirlenmiş bir tasarım ve plan düzeni hayata geçirildi.
Barok stildeki kristal merdivenler ihtişamıyla ünlü
Dış cephesinde beden duvarları taştan, iç duvarları tuğladan ve döşemeleri ahşaptan yapılan Dolmabahçe Sarayı'nda Sarıyer taşı, Foça taşı, Karamürsel od taşı gibi malzemelerin yanı sıra Marsilya ve Trieste'den özel olarak getirilen taşlar kullanıldı.
Mermer olarak ise Marmara mermeri tercih edildi. Geneli ahşap malzeme, çatıları ise kurşundan kaplanan sarayın ihtişamlı kısımlarının başında gelen kristal merdivenlerinin çatı örtüsü, cam tonozdan imal edildi.
Sarayın protokol girişi olan Medhal Salon'dan üst kata çıkan merdivenler sarayın prestij bölümlerinden biri. Kristal Merdivenler olarak anılan bu geçiş bölümünün bir diğer adı Saltanat Merdivenleri. Barok stilde dönüş açılarıyla kıvrılarak yükselen merdivende tırabzan ayaklarının kristalden oluşu bu bölümün önemini ve ününü artırıyor.
Tam ortasında görkemli bir kristal avizeyle de tavandaki cam tonoz örtüden gün ışığını alan merdivenler, kristalin ışıltısını ve gün ışığının ağırbaşlılığını yansıtan bir heybete sahip.
Muayede Salonu'nun göz dolduran ışıltısı
Osmanlı Devleti batılılaşma sürecinde saray dekorasyonunda cam ürünlere ağırlık verdi. Bunların en önemlileri arasında Fransız Baccarat ve İngiliz yapımı avizeler yer aldı. Gündelik eşyalardan mimari parçalara kadar yapının her bölümü kristalin ışıltısıyla göz alıcı bir etkiye sahip oldu.
Bu etkinin yoğun biçimde hissedildiği en görkemli bölüm ise Muayede Salonu. Bayram törenlerinin gerçekleştirildiği bu salon, kimi zaman yabancı devletlerden gelen resmi konuklar için ziyafetlerin verildiği bir mekan olarak kullanıldı, Cumhuriyet'in ilanıyla beraber Mustafa Kemal Atatürk'ün reform çalışmalarına da tanıklık etti.
Görenleri boyutlarıyla büyüleyen kristal avize ise sarayın en geniş ve yüksek salonunun hacmini daha da açığa vurmasıyla dikkati çekiyor. 1852'de Sultan Abdülmecid tarafından İngiltere'ye sipariş edilen avize, 1,5 yıl sonra İstanbul'a ulaştı.
664 mumluklu, 4,5 ton ağırlığındaki bu benzersiz avize, Londra'da Frederick Rixon tarafından tasarlandı, Hancock Rixon&Dunt firmasınca üretildi. Bu heybetli avize İngiltere'den İstanbul'a 67 sandık içinde yedek parçalarıyla geldi. İngiltere'den gelen iki usta, avizeyi iki ayda yerine takabildi.
Osmanlı'da modernleşmenin simgesi
Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı Müzecilik ve Tanıtım Dairesi Başkanı Güller Karahüseyin, Dolmabahçe Sarayı'nın inşa ediliş hikayesini ve içinde yer alan önemli unsurları, AA muhabirine anlattı.
Kendi içine kapanan bir devletin dışa açılması, dünyanın sayılı güçlerinden biri olduğu bilincinin hem ülke içinde hem de uluslararası alanda yeniden tesis edilmesi için Batılı anlamda bir saray yapılması ihtiyacı doğduğunu belirten Karahüseyin, bu nedenle sarayın 19. yüzyılın en önemli mimari yapılarından biri olarak inşa edildiğini söyledi.
Karahüseyin, Dolmabahçe'nin aynı zamanda Sultan 3. Ahmet ile başlayan Batılılaşma ve yenileşme sürecinin 19. yüzyılda geldiği boyutu gözler önüne serdiğini ve modernleşmenin bir simge yapısı olduğunu ifade etti.
Topkapı Sarayı'ndan Dolmabahçe Sarayı'na geçişin bir anda olmadığını dile getiren Karahüseyin, 1868'e kadar bayramlaşma törenlerinin Topkapı Sarayı'nda yapılmaya devam edildiğini belirtti.
Cumhuriyet'in ilanından sonra Dolmabahçe Sarayı'nın Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanıldığını, Atatürk'ün 4 yıl boyunca aralıklarla Dolmabahçe Sarayı'nda yaşadığını anlatan Karahüseyin, protokol mekanında dil kurultayları ve tarih kongresinin yapıldığını söyledi.
"Atatürk'ün ölümünden sonra sarayı yüzbinler ziyaret etti"
Dolmabahçe Sarayı'nın dışarıdan bakıldığında tam bir batılı saray görünümünde olduğunu ancak içine girildiğinde Osmanlı gelenek ve kültürüne ilişkin detayların ana hatlarıyla görüldüğünü ifade eden Karahüseyin, sarayın Türk evi planına göre tasarlandığını vurguladı.
Karahüseyin, sarayda ayrıca veliaht, agavat, bendegan ve baltacılar daireleri ile saray mutfakları bölümlerinin bulunduğunu dile getirdi.
Sarayın tefriş ve dekorasyonunda Paris Operası dekoratörü Charles Sechan'ın görev aldığını belirten Karahüseyin, sanatçının özellikle padişaha ait mekanlarda tefrişteki unsurları belirlediğini anlattı.
Karahüseyin, bugün artık müze olarak hizmet veren Dolmabahçe Sarayı'nı her gün dünyanın birçok ülkesinden 7-8 bin kişinin ziyaret ettiğine dikkati çekti.
Mustafa Kemal Atatürk'ün, 1927-1938 yıllarında kullandığı Dolmabahçe Sarayı'ndaki 71 numaralı odada hayata gözlerini yumduğunu söyleyen Karahüseyin, "Onun ölümünden sonra Dolmabahçe Sarayı'nı yüzbinler ziyaret etmiştir. Muayede Salonu'nda Atatürk'ün katafalkı, anmak için gelen insanlarla buluşturulmuştur. Mehmet Şerafettin Yaltkaya, Atatürk'ün cenaze namazını burada kıldırmıştır." dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dolmabahçe Sarayı 166 yaşında
Osmanlı'nın 19. yüzyılda kültürel ve siyasi dönüşümüne sahne olan Dolmabahçe Sarayı, reform döneminin görkemli sembol yapılarından biri olarak varlığını sürdürüyor.
Osmanlı Devleti'nin 19. yüzyılda dönüşen kimliğinin en görkemli sembol yapılarından biri ve saltanattan Cumhuriyet'e geçişin sessiz tanığı Dolmabahçe Sarayı, 166. yaşında.
Beşiktaş Sahil Sarayı'nın işlevsellik açısından eksik kaldığının hissedildiği Sultan Abdülmecid döneminde (1839-1861) yapımına karar verilen Dolmabahçe Sarayı'nın inşasına 13 Haziran 1843'te başlandı.
Sarayın yapımında dönemin önemli mimarları Abdülhalim Bey, Altunizade İsmail Zühtü Paşa, Karabet Balyan, Ohannes Serveryan, Nikoğos Balyan ve James William Smith görev aldı.
Boğaz'a nazır muhteşem bir manzaraya hakim konumda 110 bin metrekarelik alana inşa edilen Dolmabahçe Sarayı, 7 Haziran 1856'da kullanıma açıldı. Antik dönemlerde gemilerin demirlediği koy, sarayın yapılmasıyla saltanatın gözde ikametgahı haline geldi.
Osmanlı Hanedanı'nın, Topkapı Sarayı'ndan Dolmabahçe'ye yerleşmeye başlaması Osmanlı siyasi ve toplumsal hayatında bir değişimin olduğunu gösterdi. Dolmabahçe Sarayı'nın batılı tarz mimari ile harmanlanmış yapısı Osmanlı'nın fikir ve ruh dünyasındaki dönüşümü gözler önüne serdi.
Dolmabahçe Sarayı, Sultan Abdülmecid, Sultan Abdülaziz, Sultan Abdülhamid, Sultan 5. Murat, Sultan Reşat, Sultan Vahdettin ve Halife Abdülmecid'i, Cumhuriyet'in ilanıyla Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü'yü ağırladı.
Türkiye'deki en büyük monoblok saray
Fonksiyonel olarak üç bölüme ayrılan Dolmabahçe Sarayı, devletin yönetim işlerinin yürütüldüğü Mabeyn-i Hümayun (Selamlık), padişah ve ailesinin özel yaşamına ait Harem-i Hümayun (Harem), bu iki bölüm arasında padişahın önemli devlet törenleri için ayrılan Muayede Salonu'ndan (Tören Salonu) oluşuyor.
Dolmabahçe Sarayı, 285 odası, 44 salonu, 68 tuvaleti, 6 hamamı ve 6 balkonuyla 14 bin 595 metrekarelik bir alan üzerine monoblok bina olarak yapılan Türkiye'deki en büyük saray özelliğini koruyor.
Rokoko, Barok ve Neo-klasik mimari tarzlarını yansıtan Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sarayı'ndan mimari plan anlamında da farklılık gösteriyor.
Topkapı Sarayı'nda zaman ve gereksinimlere göre genişleyen ve değişen bir tasarım söz konusuyken Dolmabahçe Sarayı'nda önceden belirlenmiş bir tasarım ve plan düzeni hayata geçirildi.
Barok stildeki kristal merdivenler ihtişamıyla ünlü
Dış cephesinde beden duvarları taştan, iç duvarları tuğladan ve döşemeleri ahşaptan yapılan Dolmabahçe Sarayı'nda Sarıyer taşı, Foça taşı, Karamürsel od taşı gibi malzemelerin yanı sıra Marsilya ve Trieste'den özel olarak getirilen taşlar kullanıldı.
Mermer olarak ise Marmara mermeri tercih edildi. Geneli ahşap malzeme, çatıları ise kurşundan kaplanan sarayın ihtişamlı kısımlarının başında gelen kristal merdivenlerinin çatı örtüsü, cam tonozdan imal edildi.
Sarayın protokol girişi olan Medhal Salon'dan üst kata çıkan merdivenler sarayın prestij bölümlerinden biri. Kristal Merdivenler olarak anılan bu geçiş bölümünün bir diğer adı Saltanat Merdivenleri. Barok stilde dönüş açılarıyla kıvrılarak yükselen merdivende tırabzan ayaklarının kristalden oluşu bu bölümün önemini ve ününü artırıyor.
Tam ortasında görkemli bir kristal avizeyle de tavandaki cam tonoz örtüden gün ışığını alan merdivenler, kristalin ışıltısını ve gün ışığının ağırbaşlılığını yansıtan bir heybete sahip.
Muayede Salonu'nun göz dolduran ışıltısı
Osmanlı Devleti batılılaşma sürecinde saray dekorasyonunda cam ürünlere ağırlık verdi. Bunların en önemlileri arasında Fransız Baccarat ve İngiliz yapımı avizeler yer aldı. Gündelik eşyalardan mimari parçalara kadar yapının her bölümü kristalin ışıltısıyla göz alıcı bir etkiye sahip oldu.
Bu etkinin yoğun biçimde hissedildiği en görkemli bölüm ise Muayede Salonu. Bayram törenlerinin gerçekleştirildiği bu salon, kimi zaman yabancı devletlerden gelen resmi konuklar için ziyafetlerin verildiği bir mekan olarak kullanıldı, Cumhuriyet'in ilanıyla beraber Mustafa Kemal Atatürk'ün reform çalışmalarına da tanıklık etti.
Görenleri boyutlarıyla büyüleyen kristal avize ise sarayın en geniş ve yüksek salonunun hacmini daha da açığa vurmasıyla dikkati çekiyor. 1852'de Sultan Abdülmecid tarafından İngiltere'ye sipariş edilen avize, 1,5 yıl sonra İstanbul'a ulaştı.
664 mumluklu, 4,5 ton ağırlığındaki bu benzersiz avize, Londra'da Frederick Rixon tarafından tasarlandı, Hancock Rixon&Dunt firmasınca üretildi. Bu heybetli avize İngiltere'den İstanbul'a 67 sandık içinde yedek parçalarıyla geldi. İngiltere'den gelen iki usta, avizeyi iki ayda yerine takabildi.
Osmanlı'da modernleşmenin simgesi
Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı Müzecilik ve Tanıtım Dairesi Başkanı Güller Karahüseyin, Dolmabahçe Sarayı'nın inşa ediliş hikayesini ve içinde yer alan önemli unsurları, AA muhabirine anlattı.
Kendi içine kapanan bir devletin dışa açılması, dünyanın sayılı güçlerinden biri olduğu bilincinin hem ülke içinde hem de uluslararası alanda yeniden tesis edilmesi için Batılı anlamda bir saray yapılması ihtiyacı doğduğunu belirten Karahüseyin, bu nedenle sarayın 19. yüzyılın en önemli mimari yapılarından biri olarak inşa edildiğini söyledi.
Karahüseyin, Dolmabahçe'nin aynı zamanda Sultan 3. Ahmet ile başlayan Batılılaşma ve yenileşme sürecinin 19. yüzyılda geldiği boyutu gözler önüne serdiğini ve modernleşmenin bir simge yapısı olduğunu ifade etti.
Topkapı Sarayı'ndan Dolmabahçe Sarayı'na geçişin bir anda olmadığını dile getiren Karahüseyin, 1868'e kadar bayramlaşma törenlerinin Topkapı Sarayı'nda yapılmaya devam edildiğini belirtti.
Cumhuriyet'in ilanından sonra Dolmabahçe Sarayı'nın Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanıldığını, Atatürk'ün 4 yıl boyunca aralıklarla Dolmabahçe Sarayı'nda yaşadığını anlatan Karahüseyin, protokol mekanında dil kurultayları ve tarih kongresinin yapıldığını söyledi.
"Atatürk'ün ölümünden sonra sarayı yüzbinler ziyaret etti"
Dolmabahçe Sarayı'nın dışarıdan bakıldığında tam bir batılı saray görünümünde olduğunu ancak içine girildiğinde Osmanlı gelenek ve kültürüne ilişkin detayların ana hatlarıyla görüldüğünü ifade eden Karahüseyin, sarayın Türk evi planına göre tasarlandığını vurguladı.
Karahüseyin, sarayda ayrıca veliaht, agavat, bendegan ve baltacılar daireleri ile saray mutfakları bölümlerinin bulunduğunu dile getirdi.
Sarayın tefriş ve dekorasyonunda Paris Operası dekoratörü Charles Sechan'ın görev aldığını belirten Karahüseyin, sanatçının özellikle padişaha ait mekanlarda tefrişteki unsurları belirlediğini anlattı.
Karahüseyin, bugün artık müze olarak hizmet veren Dolmabahçe Sarayı'nı her gün dünyanın birçok ülkesinden 7-8 bin kişinin ziyaret ettiğine dikkati çekti.
Mustafa Kemal Atatürk'ün, 1927-1938 yıllarında kullandığı Dolmabahçe Sarayı'ndaki 71 numaralı odada hayata gözlerini yumduğunu söyleyen Karahüseyin, "Onun ölümünden sonra Dolmabahçe Sarayı'nı yüzbinler ziyaret etmiştir. Muayede Salonu'nda Atatürk'ün katafalkı, anmak için gelen insanlarla buluşturulmuştur. Mehmet Şerafettin Yaltkaya, Atatürk'ün cenaze namazını burada kıldırmıştır." dedi.
Kaynak: AA
Haftanın popüler haberleri
Türkiye sanayisi: Üretim artıyor, dijital dönüşüm şart
MÜSİAD’ın kapsamlı çalışması, sanayide dijital dönüşüm, yeşil kalkınma, yüksek teknoloji üretimi ve bölgesel rekabet gücüne yönelik politika önerileri sunuyor.
AVOYA’nın Genel Müdürlük görevine Ümit Bayvas atandı
Ümit Bayvas, AVOYA Genel Müdürü olarak atandı.
HAVAŞ Genel Müdürü Mehmet Bozdemir oldu
Mehmet Bozdemir, HAVAŞ Genel Müdür’ü olarak atandı.
TAV Havalimanları’nda İK CHRO görevine Melis Tunaveli atandı
TAV Havalimanları’nda İnsan Kaynakları Grup Başkanı (CHRO) görevine Melis Tunaveli atandı.
Garanti BBVA Emeklilik ve Hayat'ta Nurdan Tunay Günaylı'ya GM görevi
Nurdan Tunay Günaylı Garanti BBVA Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü olarak atandı.
Ali Çiftçi'ye Pierre Fabre Türkiye’de görev
Pierre Fabre Türkiye’nin Dermokozmetik Ticari Direktörü Ali Çiftçi oldu.
Nevzat Akkız'a Pernod Ricard'da CFO görevi
Nevzat Akkız, Pernod Ricard Kuzey Avrupa CFO’su olarak atandı.
Cari işlemler dengesi fazla verdi
İhracatta kaydedilen artışlar ile turizm ve taşımacılık gelirlerindeki güçlü performans, cari işlemler dengesinin fazla verme eğilimini destekledi.
Asgari ücrette ilk toplantı sona erdi
2026 yılında geçerli olacak asgari ücret rakamını belirleme çalışmaları kapsamında ilk toplantı yapıldı. İkinci toplantının 18 Aralık’ta yapılacağı açıklandı.
Effie Avrupa’dan Türkiye’ye 1 ödül
Happy People Project’in TEV için hazırladığı “This Is All I Can Afford” çalışması Best of Europe: Positive Change kategorisinde Bronz Effie ile ödüllendirildi.
Merkez Bankası 2025'in son politika faizini duyurdu
Merkez Bankası politika faizini 150 baz puan indirerek yüzde 38'e çekti.
11-12 Aralık 2025 tarihlerinde CB'lığına Cevdet Yılmaz vekalet edecek
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 11-12 Aralık 2025 tarihlerinde Türkmenistan'a gidiyor. Bu sürede Cumhurbaşkanlığına Cevdet Yılmaz vekalet edecek.
10 Aralık 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
10 Aralık 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları 11 Aralık 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı.
Cumhurbaşkanlığı YİK gündeminde bölge, aile ve Kıbrıs yer aldı
Cumhurbaşkanlığı YİK'in gündeminde, bölgemizde ve dünyadaki son gelişmeler, ailenin korunması ve Kıbrıs’taki son durum ele alındı.
İSO Türkiye İhracat İklimi Endeksi Kasımda 52,4 oldu
İSO Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, kasımda bir önceki aya göre değişim göstermeyerek 52,4 düzeyinde kaldı ve ihracat iklimindeki iyileşmenin sürdüğüne işaret etti.
Onur Yüksek Teknoloji YKB Noyan Burçin Dede seçildi
Onur Yüksek Teknoloji A.Ş., Cengiz Dede'nin yerine Noyan Burçin Dede'nin Yönetim Kurulu Başkanı seçildiğini duyurdu.
Şekerbank teknoloji şirketi kuracak
Şekerbank,teknoloji şirketi kuracağını KAP'a yazılı olarak açıkladı.
Sarıyer Kola, Trabzonspor'a sponsor oldu
Trabzonspor Sportif, Oğuz İçecek'in Sarıyer Kola markası ile şort arkası sponsor
Reap Battery Tuzla fabrikası üretime başladı
YEO Teknoloji iştiraki Reap Battery, Tuzla'daki fabrikasında üretime başladığını duyurdu.
Semra Kandemir, Hitit Bilgisayar'dan istifa etti
Hitit Bilgisayar Hizmetleri A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Semra Kandemir, şirketteki tüm görevlerinden istifa etti.
Cengiz Konak, Goodyear Adapazarı Fabrika Direktörü oldu
Goodyear, Utku İlhan’ın görevinden ayrıldığını açıkladı. 5 Ocak 2026 itibarıyla Adapazarı Fabrika Direktörü olarak Cengiz Konak göreve başlayacak.
Marka Holding, LibertUS AMC fon görüşmelerini sonlandırdı
Marka Yatırım Holding, feshedilen LibertUS AMC fonuyla görüşmeleri bitirdi.
Akmerkez GYO’da yönetim ve imza yetkisi değişikliği
Akmerkez GYO’da Sinan Kemal Uzan’ın istifası kabul edildi; yerine Taner Yalçın atandı. Şirketin temsil ve ilzam yetkileri dört imza kuralıyla yeniden düzenlendi.
Petrokent'te Ali Ercan istifa etti, yerine Efe Ercan atandı
Petrokent Yönetim Kurulu Üyesi Ali Ercan istifa etti, yerine Efe Ercan Yönetim Kurulu Üyesi olarak atandı.
Turktell, sermayesini 37,2 milyar TL’ye çıkardı
Turkcell, bağlı ortaklığı Turktell’in sermayesini 15 milyar TL artırarak 37,2 milyar TL’ye çıkardı. Yeni pay alma hakkının tamamı nakden ödendi.
Enka İnşaat, Mozambik'te sözleşme imzaladı
ENKA, Mozambik’teki 456 MW Temane Enerji Santrali’nin inşaat ve servis işleri için 158,5 milyon USD’lik sözleşme imzaladı. Proje 23 ayda tamamlanacak.
Mahir Can Ereren, Bulls Yatırım’da YKÜ oldu
Bulls Yatırım’da Gökay Yılmaz görevlerinden ayrıldı; yerine Mahir Can Ereren yönetim kurulu üyesi olarak atandı. Yılmaz’ın imza yetkileri de iptal edildi.
Koç Holding şirketi Koçfinans 30 yaşında
Koçfinans 30 yaşında.
IQON’da Pantone 2026 Cloud Dancer ile yeni modeller
IQON, koleksiyonlarında Pantone 2026 rengi olan Cloud Dancer'a geniş yer verdi.
Lezita Anadolu’nun en büyük 26’ncı şirketi
Lezita, 2024 yılındaki satış performansıyla “Anadolu’nun En Büyük 500 Şirketi” araştırmasında 26’ncı oldu.
Dijital harçlık platformu Manıbux stratejik yatırım aldı
Dijital harçlık platformu Manıbux, Apy Ventures’ın yönettiği Insha GSYF’den stratejik yatırım aldı.
Doğal taşçılar Meksika’dan yeni ticari bağlantılarla döndü
Türk doğal taş ihracatçıları Meksika’dan yeni ticari bağlantılarla döndü.
Egeli ihracatçılar Kasım'da 1,5 milyar dolarlık ihracat yaptı
Ege İhracatçı Birlikleri Kasım'da 1 milyar 533 milyon dolarlık ihracata imza attı.
Baharat ihracatının yüzde 61’i Ege’den yapıldı
İlk 10 ayda gerçekleşen 181 milyon dolarlık baharat ihracatının 111 milyon dolarlık büyük dilimi Ege İhracatçı Birlikleri üyelerince yapıldı.
Bakan Şimşek duyurdu: Sanayi destekleri artacak
"Sanayimizi ileri teknolojiye, yüksek katma değere, nitelikli istihdama ve sürdürülebilirliğe dayalı bir yapıya dönüştürürken zayıf seyreden emek yoğun sektörlere yönelik desteklerimizi artırarak sürdüreceğiz."
Casa'dan Pantone ‘Cloud Dancer’ rengine özel mobilya seçkisi
Casa, 2026’ya girerken bu dili, PANTONE’NİN 2026 rengi olarak ilan ettiği ve adını bulutlardan alan yumuşak, doğal ve dingin bir beyazla karşılıyor: Cloud Dancer.
Psikolog Özlem Demir: En büyük engelimiz mükemmel anı beklemek
Özlem Demir: “Motivasyon bizi başlatır ama disiplin devam ettirir”, “Beynimiz yeni düşünce ve davranış egzersizleriyle değişebiliyor”, “Geçmişi değerlendirirken yalnızca eksiklere odaklanmamak gerekiyor.”
RUSAL, Rusya'daki bir derecelendirmede üst sıralara yükseldi
RUSAL, Rusya'daki madencilik ve metalürji şirketlerine yönelik Çevresel Bilgi Şeffaflığı Derecelendirmesi'nde üst sıralara yükseldi.
Trump'tan Nvidia'ya özel izin
Trump, ABD'nin Çin'e Nvidia H200 çip sevkiyatına izin vereceğini söyledi.
AI, fintek ve oyun: girişimcilik ekosisteminde zirvede
Decacorn Angels CEO’su Duygu Eren, Türkiye ekosisteminin daha seçici, daha nitelikli ve daha olgun bir yapıya evrildiğini açıkladı.