Philips Türkiye, 2025 Sağlık Trendleri Araştırması sonuçlarını paylaştı: Bireysel sağlık bilinci artıyor, yapay zekâ güven kazanıyor, sürdürülebilirlik öncelik haline geliyor.
Haber Giriş Tarihi: 06.11.2025 21:30
Haber Güncellenme Tarihi: 06.11.2025 21:37
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.dijitalhaber.com.tr
Philips Türkiye'nin Ipsos Türkiye iş birliğiyle hazırladığı Sağlık Trendleri Araştırması, bireylerin sağlıkla ilişkisini yeniden tanımlayan önemli bulgular sunuyor. Araştırma, insanların sağlıklı kalmak için daha çok çaba gösterdiğini, teknolojinin sağlık alanında güven kazandığını ve sürdürülebilirliğin sağlık sistemlerinde öncelikli hale geldiğini gösteriyor.
Philips Türkiye'nin Ipsos Türkiye iş birliğiyle beşincisini gerçekleştirdiği Türkiye Sağlık Trendleri Araştırması, toplumun sağlık anlayışına, alışkanlıklarına ve geleceğin sağlık eğilimlerine ışık tutuyor. Bireysel farkındalığın yükselişi, sağlık davranışlarındaki değişim, teknolojinin sağlıkta artan rolü ve sürdürülebilirliğin sağlık sistemlerinde kazandığı önem bu yılın dikkat çekici sonuçları arasında yer alıyor.
Araştırmayla ilgili değerlendirmede bulunan Philips Türkiye Genel Müdürü Gamze Arbak, “Beşinci kez gerçekleştirdiğimiz Sağlık Trendleri Araştırması, toplumun sağlık anlayışında önemli bir dönüşüm yaşandığını gösteriyor. Dijital sağlık teknolojileri ve yapay zekâ, sağlık profesyonellerinin üzerindeki yükü hafifletiyor, sağlık profesyonellerinin daha fazla kişiye ulaşabilmeleri için zaman veriyor, bireylerin ise kendi sağlıklarını daha bilinçli yönetmelerine destek oluyor. Philips olarak Türkiye'de 95 yıldır faaliyet göstermekten büyük gurur duyuyoruz. Teknolojiyi, insanların yaşamlarını iyileştirmek ve daha fazla kişiye daha iyi sağlık hizmeti sunmak amacıyla geliştiriyor; bunu yaparken sürdürülebilirliği inovasyonun ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz” dedi.
Kendini sağlıklı hissedenlerin oranı azalıyor ama sağlıklı yaşam için gösterilen çaba artıyor
Sağlık Trendleri Araştırması'na göre, pandemi döneminde artan toplumsal sağlık bilinci, yerini bireysel farkındalığın güçlendiği bir döneme bırakıyor. 2019'da toplumun yüzde 89'u sağlık durumunu “iyi” ya da “çok iyi” olarak değerlendirirken bu oran 2025'te yüzde 62'ye geriledi. Buna karşın bireylerin sağlıklı yaşam için gösterdikleri çaba belirgin biçimde artıyor. Toplumun yüzde 84'ü sağlıklı kalmak için çaba gösterdiğini, yüzde 78'i doktor tavsiyelerine uyduğunu, yüzde 73'ü ise sağlığı için gerekli harcamayı yapmaya hazır olduğunu ifade ediyor.
Araştırma, bireysel farkındalığın farklı alanlarda da güçlendiğini gösteriyor. Toplumun yüzde 61'i uzun ve sağlıklı yaşam (longevity) kavramı hakkında bilgi sahibi olduğunu belirtiyor.
Kalp sağlığı için düzenli kontrole gidenlerin oranının yüzde 29'a, çocuklarının kalp sağlığı için düzenli kontrol yaptıran ebeveynlerin oranının ise yüzde 45'e yükseldiği görülüyor. Ağız ve diş sağlığıyla ilgili farkındalıkta da önemli bir artış bulunuyor. Ağız ve diş sağlığının kalp sağlığıyla ilişkili olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 56'dan yüzde 68'e çıkarken, katılımcıların yüzde 81'i ağız ve diş sağlığının genel sağlıkla ilişkili olduğunu belirtiyor.
Sağlıkla ilgili farkındalıkta en çok öne çıkan konulardan biri de uyku oldu. Toplumun yüzde 78'i düzenli uykunun sağlığa etkisi konusunda bilgi sahibi olduğunu söylerken, yüzde 54'ü uykuya dalmakta zorlandığını, yüzde 52'si gece sık uyandığını ifade ediyor.
Araştırma sonuçlarına göre toplumun büyük çoğunluğu, teknolojinin sağlığı daha erişilebilir ve etkili hale getirdiğine inanıyor. Katılımcıların yüzde 74'ü teknolojinin hastalıkların tedavisini kolaylaştırdığını, yüzde 84'ü ise kişisel sağlığın yönetiminde önemli fayda sağladığını belirtiyor. Ayrıca toplumun yüzde 51'i, yapay zekânın teşhis ve tedavi süreçlerine anlamlı katkı sağlayacağına inanıyor.
Araştırma, teknolojinin yalnızca tedavi süreçlerine değil, sağlık sisteminin işleyişine de önemli katkılar sağladığını ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 59'u sağlık profesyonellerine hızlı erişimi, yüzde 57'si verilere kolay ulaşımı, yüzde 54'ü ise bilgilerin tek noktada toplanmasını öne çıkarıyor.
Tele-sağlık hizmetleri, dijital sağlık dönüşümünün en görünür alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Araştırmaya göre 2023'te yüzde 19 olan tele-sağlık bilinirliği 2025'te yüzde 28'e yükseldi. Tele-sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı ise yüzde 81'e ulaşarak dikkat çekici bir artış gösterdi. Toplumun yüzde 77'si, tanı ve tedavi süreçlerinde fiziksel muayenenin gerekli olduğunu düşünüyor. Bu da teknolojiye duyulan güven artsa da doktorlarla yüz yüze iletişimin öneminin güçlü biçimde korunduğunu gösteriyor.
Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksoy, “Philips Türkiye Sağlık Trendleri Araştırması, bireylerin kendi sağlıklarını yönetme bilincinin belirgin biçimde yükseldiğini gösteriyor. İnsanlar artık sağlığı yalnızca hastalıkla ilişkilendirmiyor; sağlıklı kalmayı ve iyi olma halini yaşamlarının merkezine koyuyor. Bu noktada dijital sağlık teknolojileri ve yapay zekâ, hekimlerin kısa sürede doğru teşhise ulaşmasını sağlıyor, onlara hastalarına daha fazla zaman ayırma imkânı veriyor. Teknoloji, sağlık hizmetlerini daha verimli, erişilebilir ve insana dokunan bir yapıya dönüştürerek sürdürülebilir bir sağlık anlayışının temelini oluşturuyor” dedi.
Araştırmaya katılanların yüzde 65'i sürdürülebilirliğin sağlık sektöründe öncelikli bir konu olması gerektiğini düşünüyor. Katılımcıların yüzde 46'sı sürdürülebilir sağlık hizmetlerini “çevreye zarar vermeyen”, yüzde 42'si ise “çevresel etkisi olumlu” hizmetler olarak tanımlıyor. Ayrıca her iki kişiden biri, sürdürülebilir uygulamalara sahip şirketlerden ürün veya hizmet satın alma eğiliminde olduğunu belirtiyor.
Etkinliğin moderasyonunu üstlenen ve “Yapay Zekâ ile Sağlıklı Gelecek” başlıklı bir sunum gerçekleştiren Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Öney, “Sağlık artık yalnızca bireyin değil; toplumun ve gezegenin geleceğiyle bağlantılı bir kavram. Güçlü sağlık sistemlerinin temelinde teknoloji yer alıyor. Veri ve yapay zekâ, proaktif sağlık dönemini başlatarak insanların hastalanmadan sağlıklı kalmasını ve yaşam süresini kaliteli biçimde uzatmasını sağlayacak. Bu, veri odaklı sağlık devriminin habercisi” ifadelerini kullandı.
Philips Sağlık Trendleri Araştırması, Türkiye'de sağlık bilincinin yeniden tanımlandığı bir döneme işaret ediyor. Bireyler artık yalnızca hastalıklardan korunmaya değil, daha iyi daha sürdürülebilir bir yaşam kalitesine odaklanıyor. Dijital teknolojiler ve sürdürülebilir çözümler, bu yeni sağlık ekosisteminin merkezinde yer alıyor.
Sağlık Trendleri Araştırması Detaylı Bulgular
Genel Sağlık Toplumun dörtte biri kronik bir sağlık problemiyle yaşıyor. Sağlık durumunu “iyi/çok iyi” olarak değerlendirenlerin oranı 2019'da yüzde 89 iken 2025'te yüzde 62'ye geriledi. Katılımcıların yalnızca yüzde 46'sı kendini “iyi” hissediyor; bu farkındalığın artmasına rağmen genel sağlık hissinin zayıf kaldığını gösteriyor. Toplumun yüzde 84'ü sağlıklı kalmak için çaba gösteriyor; yüzde 78'i doktor önerilerine uyuyor, yüzde 73'ü sağlığı için harcama yapmaya hazır. Sağlık üzerindeki etkisi konusunda en fazla bilgi sahibi olunan unsur yüzde 78 ile “düzenli uyku”. Uyku kalitesinden memnun olduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 59. Uyku apnesi ciddi bir sorun olarak görülüyor (yüzde 69), fakat katılımcıların yüzde 37'si tedavi gerektirmediğini, yüzde 28'i test yaptırmaktan çekindiğini ifade ediyor. Toplumun yüzde 61'i sağlıklı yaşam (longevity) konusunda detaylı bilgiye sahip; yüzde 55'i dengeli beslenmeye, yüzde 51'i uyku düzenine dikkat ediyor. Kalp sağlığı için düzenli kontrole gidenlerin oranı yüzde 29, çocuklarının kalp sağlığını düzenli kontrol ettiren ebeveyn oranı yüzde 45'e ulaştı. Ağız ve diş sağlığının kalp sağlığı ile ilişkili olduğu düşünenlerin oranı yüzde 56'dan yüzde 68'e yükseldi. Katılımcıların yüzde 81'i ise ağız ve diş sağlığının genel sağlıkla ilişkili olduğunu düşünüyor. Sağlık merkezi seçiminde en belirleyici faktör doktor kadrosunun kalitesi (yüzde 36); teknolojik altyapıya verilen önem ise artış gösterdi (yüzde 17).
Yapay Zekâ ve Dijital Sağlık Toplumun yüzde 51'i yapay zekanın teşhis ve tedavi süreçlerine katkısı olacağını düşünüyor. Yapay zekâ kullanımına dair en yaygın endişeler: veri güvenliği (yüzde 49), yanlış teşhis riski (yüzde 48) ve hatalı veri kullanımı (yüzde 44). Katılımcıların yüzde 74'ü teknolojinin tedaviyi kolaylaştırdığını, yüzde 84'ü kişisel sağlık yönetiminde etkili olduğunu düşünüyor. Teknolojinin en büyük avantajları: sağlık profesyonellerine hızlı erişim (yüzde 59), verilere kolay ulaşım (yüzde 57) ve bilgilerin tek noktada toplanması (yüzde 54).Tele-sağlık bilinirliği 2023'te yüzde 19 iken 2025'te yüzde 28'e yükseldi; memnuniyet oranı yüzde 81. Tanı alma oranı yüzde 68'den yüzde 82'ye, tedaviye başlama oranı yüzde 66'dan yüzde 83'e çıktı. Katılımcıların yüzde 77'si tanı ve tedavi için fiziksel muayenenin hâlâ gerekli olduğunu düşünüyor; teknolojiye güven artsa da geleneksel yaklaşım güçlü biçimde korunuyor. Katılımcıların yüzde 68'i kişiselleştirilmiş veri analizlerini, yüzde 63'ü akıllı takip cihazlarını uzun ömür açısından en etkili teknolojiler olarak görüyor.
Sürdürülebilirlik Toplumun yüzde 65'i sürdürülebilirliğin sağlık sektöründe öncelik olması gerektiğine inanıyor; bu oran 2023'e göre anlamlı biçimde artmış durumda. Katılımcıların yüzde 53'ü sürdürülebilir şirketlerden ürün ya da hizmet alma eğiliminde; bu da sürdürülebilirliğin tüketici kararlarını doğrudan etkilediğini gösteriyor. Ürün ve hizmetlerde sürdürülebilirlik açısından en çok dikkat edilen unsurlar: uzun ömürlülük (yüzde 77), çevre dostu malzeme (yüzde 76) ve geri dönüştürülebilirlik (yüzde 75).Karbon ayak izini azaltma, farkındalığı yüksek olmakla birlikte diğer unsurlara göre daha geri planda (yüzde 65).
Araştırma Künyesi:
Araştırma, IPSOS Araştırma ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. tarafından Philips Türkiye için gerçekleştirilmiştir. Sağlık Trendleri Araştırması çerçevesinde kantitatif aşamada genel kamuoyu paydaşı ile Nisan-Mayıs 2025 aylarında toplam 1226 görüşme gerçekleştirilmiştir. Türkiye kentsel nüfusu NUTS1 düzeyinde temsil eden 12 bölgede, 15-64 yaş grubu kadın ve erkeklerle görüşmeler tamamlanmıştır.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bireysel sağlık bilinci artıyor
Philips Türkiye, 2025 Sağlık Trendleri Araştırması sonuçlarını paylaştı: Bireysel sağlık bilinci artıyor, yapay zekâ güven kazanıyor, sürdürülebilirlik öncelik haline geliyor.
Philips Türkiye'nin Ipsos Türkiye iş birliğiyle hazırladığı Sağlık Trendleri Araştırması, bireylerin sağlıkla ilişkisini yeniden tanımlayan önemli bulgular sunuyor. Araştırma, insanların sağlıklı kalmak için daha çok çaba gösterdiğini, teknolojinin sağlık alanında güven kazandığını ve sürdürülebilirliğin sağlık sistemlerinde öncelikli hale geldiğini gösteriyor.
Philips Türkiye'nin Ipsos Türkiye iş birliğiyle beşincisini gerçekleştirdiği Türkiye Sağlık Trendleri Araştırması, toplumun sağlık anlayışına, alışkanlıklarına ve geleceğin sağlık eğilimlerine ışık tutuyor. Bireysel farkındalığın yükselişi, sağlık davranışlarındaki değişim, teknolojinin sağlıkta artan rolü ve sürdürülebilirliğin sağlık sistemlerinde kazandığı önem bu yılın dikkat çekici sonuçları arasında yer alıyor.
Araştırmayla ilgili değerlendirmede bulunan Philips Türkiye Genel Müdürü Gamze Arbak, “Beşinci kez gerçekleştirdiğimiz Sağlık Trendleri Araştırması, toplumun sağlık anlayışında önemli bir dönüşüm yaşandığını gösteriyor. Dijital sağlık teknolojileri ve yapay zekâ, sağlık profesyonellerinin üzerindeki yükü hafifletiyor, sağlık profesyonellerinin daha fazla kişiye ulaşabilmeleri için zaman veriyor, bireylerin ise kendi sağlıklarını daha bilinçli yönetmelerine destek oluyor. Philips olarak Türkiye'de 95 yıldır faaliyet göstermekten büyük gurur duyuyoruz. Teknolojiyi, insanların yaşamlarını iyileştirmek ve daha fazla kişiye daha iyi sağlık hizmeti sunmak amacıyla geliştiriyor; bunu yaparken sürdürülebilirliği inovasyonun ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz” dedi.
Kendini sağlıklı hissedenlerin oranı azalıyor ama sağlıklı yaşam için gösterilen çaba artıyor
Sağlık Trendleri Araştırması'na göre, pandemi döneminde artan toplumsal sağlık bilinci, yerini bireysel farkındalığın güçlendiği bir döneme bırakıyor. 2019'da toplumun yüzde 89'u sağlık durumunu “iyi” ya da “çok iyi” olarak değerlendirirken bu oran 2025'te yüzde 62'ye geriledi. Buna karşın bireylerin sağlıklı yaşam için gösterdikleri çaba belirgin biçimde artıyor. Toplumun yüzde 84'ü sağlıklı kalmak için çaba gösterdiğini, yüzde 78'i doktor tavsiyelerine uyduğunu, yüzde 73'ü ise sağlığı için gerekli harcamayı yapmaya hazır olduğunu ifade ediyor.
Araştırma, bireysel farkındalığın farklı alanlarda da güçlendiğini gösteriyor. Toplumun yüzde 61'i uzun ve sağlıklı yaşam (longevity) kavramı hakkında bilgi sahibi olduğunu belirtiyor.
Kalp sağlığı için düzenli kontrole gidenlerin oranının yüzde 29'a, çocuklarının kalp sağlığı için düzenli kontrol yaptıran ebeveynlerin oranının ise yüzde 45'e yükseldiği görülüyor. Ağız ve diş sağlığıyla ilgili farkındalıkta da önemli bir artış bulunuyor. Ağız ve diş sağlığının kalp sağlığıyla ilişkili olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 56'dan yüzde 68'e çıkarken, katılımcıların yüzde 81'i ağız ve diş sağlığının genel sağlıkla ilişkili olduğunu belirtiyor.
Sağlıkla ilgili farkındalıkta en çok öne çıkan konulardan biri de uyku oldu. Toplumun yüzde 78'i düzenli uykunun sağlığa etkisi konusunda bilgi sahibi olduğunu söylerken, yüzde 54'ü uykuya dalmakta zorlandığını, yüzde 52'si gece sık uyandığını ifade ediyor.
Araştırma sonuçlarına göre toplumun büyük çoğunluğu, teknolojinin sağlığı daha erişilebilir ve etkili hale getirdiğine inanıyor. Katılımcıların yüzde 74'ü teknolojinin hastalıkların tedavisini kolaylaştırdığını, yüzde 84'ü ise kişisel sağlığın yönetiminde önemli fayda sağladığını belirtiyor. Ayrıca toplumun yüzde 51'i, yapay zekânın teşhis ve tedavi süreçlerine anlamlı katkı sağlayacağına inanıyor.
Araştırma, teknolojinin yalnızca tedavi süreçlerine değil, sağlık sisteminin işleyişine de önemli katkılar sağladığını ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 59'u sağlık profesyonellerine hızlı erişimi, yüzde 57'si verilere kolay ulaşımı, yüzde 54'ü ise bilgilerin tek noktada toplanmasını öne çıkarıyor.
Tele-sağlık hizmetleri, dijital sağlık dönüşümünün en görünür alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Araştırmaya göre 2023'te yüzde 19 olan tele-sağlık bilinirliği 2025'te yüzde 28'e yükseldi. Tele-sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranı ise yüzde 81'e ulaşarak dikkat çekici bir artış gösterdi. Toplumun yüzde 77'si, tanı ve tedavi süreçlerinde fiziksel muayenenin gerekli olduğunu düşünüyor. Bu da teknolojiye duyulan güven artsa da doktorlarla yüz yüze iletişimin öneminin güçlü biçimde korunduğunu gösteriyor.
Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Aksoy, “Philips Türkiye Sağlık Trendleri Araştırması, bireylerin kendi sağlıklarını yönetme bilincinin belirgin biçimde yükseldiğini gösteriyor. İnsanlar artık sağlığı yalnızca hastalıkla ilişkilendirmiyor; sağlıklı kalmayı ve iyi olma halini yaşamlarının merkezine koyuyor. Bu noktada dijital sağlık teknolojileri ve yapay zekâ, hekimlerin kısa sürede doğru teşhise ulaşmasını sağlıyor, onlara hastalarına daha fazla zaman ayırma imkânı veriyor. Teknoloji, sağlık hizmetlerini daha verimli, erişilebilir ve insana dokunan bir yapıya dönüştürerek sürdürülebilir bir sağlık anlayışının temelini oluşturuyor” dedi.
Araştırmaya katılanların yüzde 65'i sürdürülebilirliğin sağlık sektöründe öncelikli bir konu olması gerektiğini düşünüyor. Katılımcıların yüzde 46'sı sürdürülebilir sağlık hizmetlerini “çevreye zarar vermeyen”, yüzde 42'si ise “çevresel etkisi olumlu” hizmetler olarak tanımlıyor. Ayrıca her iki kişiden biri, sürdürülebilir uygulamalara sahip şirketlerden ürün veya hizmet satın alma eğiliminde olduğunu belirtiyor.
Etkinliğin moderasyonunu üstlenen ve “Yapay Zekâ ile Sağlıklı Gelecek” başlıklı bir sunum gerçekleştiren Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Öney, “Sağlık artık yalnızca bireyin değil; toplumun ve gezegenin geleceğiyle bağlantılı bir kavram. Güçlü sağlık sistemlerinin temelinde teknoloji yer alıyor. Veri ve yapay zekâ, proaktif sağlık dönemini başlatarak insanların hastalanmadan sağlıklı kalmasını ve yaşam süresini kaliteli biçimde uzatmasını sağlayacak. Bu, veri odaklı sağlık devriminin habercisi” ifadelerini kullandı.
Philips Sağlık Trendleri Araştırması, Türkiye'de sağlık bilincinin yeniden tanımlandığı bir döneme işaret ediyor. Bireyler artık yalnızca hastalıklardan korunmaya değil, daha iyi daha sürdürülebilir bir yaşam kalitesine odaklanıyor. Dijital teknolojiler ve sürdürülebilir çözümler, bu yeni sağlık ekosisteminin merkezinde yer alıyor.
Sağlık Trendleri Araştırması Detaylı Bulgular
Genel Sağlık Toplumun dörtte biri kronik bir sağlık problemiyle yaşıyor. Sağlık durumunu “iyi/çok iyi” olarak değerlendirenlerin oranı 2019'da yüzde 89 iken 2025'te yüzde 62'ye geriledi. Katılımcıların yalnızca yüzde 46'sı kendini “iyi” hissediyor; bu farkındalığın artmasına rağmen genel sağlık hissinin zayıf kaldığını gösteriyor. Toplumun yüzde 84'ü sağlıklı kalmak için çaba gösteriyor; yüzde 78'i doktor önerilerine uyuyor, yüzde 73'ü sağlığı için harcama yapmaya hazır. Sağlık üzerindeki etkisi konusunda en fazla bilgi sahibi olunan unsur yüzde 78 ile “düzenli uyku”. Uyku kalitesinden memnun olduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 59. Uyku apnesi ciddi bir sorun olarak görülüyor (yüzde 69), fakat katılımcıların yüzde 37'si tedavi gerektirmediğini, yüzde 28'i test yaptırmaktan çekindiğini ifade ediyor. Toplumun yüzde 61'i sağlıklı yaşam (longevity) konusunda detaylı bilgiye sahip; yüzde 55'i dengeli beslenmeye, yüzde 51'i uyku düzenine dikkat ediyor. Kalp sağlığı için düzenli kontrole gidenlerin oranı yüzde 29, çocuklarının kalp sağlığını düzenli kontrol ettiren ebeveyn oranı yüzde 45'e ulaştı. Ağız ve diş sağlığının kalp sağlığı ile ilişkili olduğu düşünenlerin oranı yüzde 56'dan yüzde 68'e yükseldi. Katılımcıların yüzde 81'i ise ağız ve diş sağlığının genel sağlıkla ilişkili olduğunu düşünüyor. Sağlık merkezi seçiminde en belirleyici faktör doktor kadrosunun kalitesi (yüzde 36); teknolojik altyapıya verilen önem ise artış gösterdi (yüzde 17).
Yapay Zekâ ve Dijital Sağlık Toplumun yüzde 51'i yapay zekanın teşhis ve tedavi süreçlerine katkısı olacağını düşünüyor. Yapay zekâ kullanımına dair en yaygın endişeler: veri güvenliği (yüzde 49), yanlış teşhis riski (yüzde 48) ve hatalı veri kullanımı (yüzde 44). Katılımcıların yüzde 74'ü teknolojinin tedaviyi kolaylaştırdığını, yüzde 84'ü kişisel sağlık yönetiminde etkili olduğunu düşünüyor. Teknolojinin en büyük avantajları: sağlık profesyonellerine hızlı erişim (yüzde 59), verilere kolay ulaşım (yüzde 57) ve bilgilerin tek noktada toplanması (yüzde 54).Tele-sağlık bilinirliği 2023'te yüzde 19 iken 2025'te yüzde 28'e yükseldi; memnuniyet oranı yüzde 81. Tanı alma oranı yüzde 68'den yüzde 82'ye, tedaviye başlama oranı yüzde 66'dan yüzde 83'e çıktı. Katılımcıların yüzde 77'si tanı ve tedavi için fiziksel muayenenin hâlâ gerekli olduğunu düşünüyor; teknolojiye güven artsa da geleneksel yaklaşım güçlü biçimde korunuyor. Katılımcıların yüzde 68'i kişiselleştirilmiş veri analizlerini, yüzde 63'ü akıllı takip cihazlarını uzun ömür açısından en etkili teknolojiler olarak görüyor.
Sürdürülebilirlik Toplumun yüzde 65'i sürdürülebilirliğin sağlık sektöründe öncelik olması gerektiğine inanıyor; bu oran 2023'e göre anlamlı biçimde artmış durumda. Katılımcıların yüzde 53'ü sürdürülebilir şirketlerden ürün ya da hizmet alma eğiliminde; bu da sürdürülebilirliğin tüketici kararlarını doğrudan etkilediğini gösteriyor. Ürün ve hizmetlerde sürdürülebilirlik açısından en çok dikkat edilen unsurlar: uzun ömürlülük (yüzde 77), çevre dostu malzeme (yüzde 76) ve geri dönüştürülebilirlik (yüzde 75).Karbon ayak izini azaltma, farkındalığı yüksek olmakla birlikte diğer unsurlara göre daha geri planda (yüzde 65).
Araştırma Künyesi:
Araştırma, IPSOS Araştırma ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. tarafından Philips Türkiye için gerçekleştirilmiştir. Sağlık Trendleri Araştırması çerçevesinde kantitatif aşamada genel kamuoyu paydaşı ile Nisan-Mayıs 2025 aylarında toplam 1226 görüşme gerçekleştirilmiştir. Türkiye kentsel nüfusu NUTS1 düzeyinde temsil eden 12 bölgede, 15-64 yaş grubu kadın ve erkeklerle görüşmeler tamamlanmıştır.
Haftanın popüler haberleri
KG | AI, müvekkil, avukat ve yapay zekayı ortak platformda buluşturdu
Kurt Gürler Partners, Onedocs iş birliğiyle geliştirdiği yeni platformla müvekkil, avukat ve yapay zekayı ortak platformda buluşturdu.
Roche İlaç Türkiye CFO'su Çiğdem Erek oldu
25 yılı aşkın sektör deneyimiyle tanınan Çiğdem Erek, 6 Ekim itibarıyla Roche İlaç Türkiye Finans ve Bilgi İşlem Bölüm Liderliği görevine atandı.
Kosova’da 1892 Türk şirketi faaliyet gösteriyor
Uluslararası İlişkileri Geliştirme Platformu PRESTIGE öncülüğünde, İkitelli OSB ev sahipliğinde “Türkiye – Kosova Ekonomi Buluşması” gerçekleştirildi.
Paul Ryan, Vertiv'de EMEA Başkanı olarak atandı
Vertiv, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Başkanı olarak Paul Ryan’ı atadı.
İngiltere MB (BoE) politika faizini yüzde 4'te sabit tuttu
İngiltere Merkez Bankası (BoE) politika faizini piyasa beklentilerine paralel şekilde yüzde 4'te sabit tuttu.
TİM ve Asset'ten e-ihracatta yeni dönem
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile Asset Worldwide Express arasında işbirliği mutabakatı imzalandı.
CEO’ların yüzde 71’i yapay zekâyı öncelikli yatırım alanı olarak görüyor
KPMG: CEO'ların yüzde 71'i, yapay zekâyı öncelikli yatırım alanı olarak görürken yüzde 69'u, bütçelerinin yüzde 10 ila 20'sini bu teknoloji için yapılacak harcamalara ayırıyor.
Bursa bebek ve çocuk konfeksiyonu sektörü Cezayir'de podyuma çıktı
Bebek ve çocuk konfeksiyonu sektöründeki 61 Bursalı firma, 500'e yakın Cezayir'li iş insanıyla bir araya geldi.
Mehrwerk Group, Cpp Türkiye’yi satın aldı
Almanya merkezli Mehrwerk Group, CPP Group Türkiye’yi satın aldı. CPP Group Türkiye, faaliyetlerine “Mehrwerk Türkiye” adıyla devam edecek.
2026 hac kuraları çekildi. Kimler gidiyor? 20.00'den itibaren e-Devlette
2026 hac kuraları çekildi. Hacı adayları, sonuçları saat 20.00'den itibaren e-Devlet üzerinden öğrenebilecek.
Türk kahvesi AB tescil yolculuğunda
Türk Kahvesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından yapılan başvuru sonucunda AB’de “Geleneksel Ürün Adı” (Traditional Specialities Guaranteed) olarak ilan edildi.
Antep lahmacununa Avrupa’dan tescil
Gaziantep’in yüzyıllardır süregelen mutfak mirasının en önemli simgelerinden biri olan Antep Lahmacunu Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret (PGI) tescili aldı.
Mehmet Akıncı: Gaziantep’in Ekim ihracatı 929 milyon doları aştı
Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Başkanı Mehmet Akıncı, Gaziantep’in Ekim ayında 928 milyon 964 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini belirtti.
Türk iş dünyasının Moskova'daki merkezi Arkadia yenilendi
TOBTİM Uluslararası Ticaret Merkezleri A.Ş., Moskova’daki Arkadia Alışveriş ve İş Merkezi’ni kapsamlı bir yenileme sürecinin ardından yeniden hizmete açtı.
Hat Holding ile Investco Holding'e kayyum atandı
Hat Holding AŞ ile Investco Holding AŞ'ye kayyum atandı.
Turizmde güçlü Türkiye vizyonu VTM Londra'da sahnede!
Türkiye, Londra'da düzenlenen World Travel Market (WTM) Uluslararası Turizm Fuarı'nda yerini aldı.
Gamze Uçar, Mobiltel Pazarlama Direktörü olarak atandı
Mobiltel, şirketin Pazarlama Direktörlüğü görevine Gamze Uçar'ın atandığını duyurdu.
Ersener San'a Türkiye Sigorta'da GMY görevi
Türkiye Sigorta, Ersener San'ın şirketin Genel Müdür Yardımcısı olarak atandığını duyurdu.
Otomobil ve hafif ticari araç pazarı büyüdü
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneğinin verilerine göre otomobil ve hafif ticari araç pazarı ocak-ekim döneminde yüzde 10,20 büyüdü.
ASO'dan sanayide "yeni oyun kurma" çağrısı
ASO Başkanı Ardıç, sanayicilere "Gelin hep birlikte, betondan makineye, ranttan teknolojiye, tüketimden tasarıma geçecek yeni bir oyun alanını kuralım."
Bilim insanları Amazon’da ‘Zaman Makinesi’ kurdu
Brezilya Amazonu’nun derinliklerinde bilim insanları, gelecekteki atmosfer koşullarını canlandırmak için yağmur ormanı örtüsüne karbondioksit pompalayan bir “zaman makinesi” inşa etti.
Ekim'de ihracat yüzde 2,3 artışla 24 milyar dolar oldu
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ekim ayında ihracatın yüzde 2,3 artışla 24 milyar dolar olarak gerçekleştiğini bildirdi.
Rekabet Kurulundan MUYA'ya soruşturma
Rekabet Kurulu, terlik ve ayakkabı sektöründeki MUYA hakkında soruşturma açtı.
Bankalar Merkez Bankasının indirim kararını hemen yansıtmalı
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Merkez Bankası’nın faiz indirimi kararının piyasaya hızla yansıtılması gerektiğini söyledi.
"Efsane" ve "şahane" indirimlere dikkat
Ticaret Bakanlığından efsane ve şahane indirimlere dikkat uyarısı!
RUSAL, alaşım üretiminde yapay zekâ takibini devreye aldı
Alüminyum üreticilerinden RUSAL, alüminyum ergitme hazırlığının takibi için yapay zekâ teknolojisini devreye alıyor.
Sungrow, enerji depolama çözümleri ile Türkiye’de
Sungrow, enerji üretiminde verimlilik ve kararlılığı artıran yeni nesil enerji depolama sistemlerini (ESS) Türkiye pazarına sundu.
SMTECH Eurasia Fuarı yarın başlıyor
Sac ve metal işleme teknolojilerinin yeni buluşma noktası SMTECH Eurasia yarın Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul'da kapılarını açıyor.
TIME100 AI listesinde yer alan Hao 7 Kasım'da İstanbul'da
New York Times bestseller listesine giren Empire of AI kitabının yazarı Karen Hao, etkinlikte yapay zekâ, dijitalleşme, veri politikaları ve siber güvenlik gibi konulara ilişkin görüşlerini paylaşacak.
Güvenlikte AI, Bulut ve Sensörler lokomotif olacak
Securitas Technology 2026 Global Teknoloji Trendleri Raporuna göre güvenlik yatırımlarının lokomotifi yapay zeka, bulut ve sensor teknolojisi olacak.
Türk çelik kapı sektörü, Çin’de yeni fırsatlar arıyor
Türk çelik kapı sektörü, Çin’de yeni ticaret fırsatları arıyor. Bu kapsamda; Asya’nın en büyük ticari buluşması olan Canton Fuarına ziyaret gerçekleştirildi.
Protel TechWomen Akademisi ilk mezunlarını verdi
Protel, Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) ve Özyeğin Üniversitesi iş birliğiyle hayata geçirilen Protel TechWomen Akademisi'nin sertifika töreni yapıldı.
Microsoft, BAE'ye 15,2 Milyar ABD Doları yatırım yapıyor
Microsoft, teknolojiyi, yeteneği ve güveni artırmak için 2029 yılına kadar BAE'ye 15,2 Milyar ABD Doları yatırım yapıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine sonrası millete seslendi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Avro Bölgesi’nde işsizlik oranı sabit kaldı
Avro Bölgesi’nde işsizlik oranı Eylül 2025’te yüzde 6,3’te sabit kaldı.
Dünya Altın Konseyi’ne göre altında fiyat ve talep zirveye ulaştı
Dünya Altın Konseyi’ne göre fiyatla birlikte altın talebi de yeni zirve noktasına ulaştı.
TİM Başkanı Gültepe: Rekabet gücümüzde kayıplar var
Üç gün süren program boyunca oturumlar, sektör değerlendirmeleri ve interaktif paylaşımlar eşliğinde Türkiye'nin ihracat gündemi kapsamlı şekilde ele alındı.
Arzu Öneyman'a Sanofi'de yeni görev
Sanofi'nin Avrasya Bölgesi'nden sorumlu İnsan ve Kültür Direktörlüğü görevine Arzu Öneyman atandı.
Ankara e-İhracat Zirvesi 6-8 Kasım 2025 tarihlerinde yapılacak
Ankara e-İhracat Zirvesi'nin "Küresel Ticarette Türkiye İmzası" vizyonuyla 6-8 Kasım tarihlerinde yapılacağı duyuruldu.
Türkiye e-Ticaret Ödülleri için başvurular başladı
Başvurular, 9 Kasım'a kadar "www.turkiyeeticarethaftasi.com/tr/turkiye-eticaret-odulleri" adresi üzerinden yapılabilecek.