Ömer Ertürk "Üretimde ve limanlarda rekor kıran Aliağa'nın sorunları gözardı edilemez"

2022 yılının ilk 4 ayında Aliağa limanlarından yapılan ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 49,6 artış göstererek 7 milyar 656 milyon dolar, ithalat ise yüzde 29,1 artış göstererek 5 milyar 154 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan elde edilen verilere göre, Aliağa limanlarında 2022 yılının ilk 4 ayında gerçekleşen konteyner elleçlemesi bir önceki döneme göre yüzde 13,3 artarak 496 bin 708 bin TEU olurken, aynı dönemde limanlara gelen gemi sayısı da yüzde 10,3 artarak 1990 olarak gerçekleşti. Limanlara gelen toplam yük miktarı ise bir önceki döneme göre yüzde 27,1 artarak 27 milyon 663 bin ton olarak gerçekleşti.

Demir çelik sektöründe de Türkiye’nin en önemli merkezlerinden olan Aliağa, ülkenin demir çelik ihtiyacının ise yüzde 25’ini tek başına karşılıyor. Aynı zamanda limanlar bölgesinde lojistik hareketlerin bir parçası olan hububat depolaması ve antrepo hizmetleri noktasında bölgedeki lojistik süreçlere destek sağlayan işletmeler ilçe ticaret hacmine önemli katkılarda bulunuyor.

Aliağa limanlarının ve sanayisinin 2022 yılı ilk 4 aylık verilerini değerlendiren Aliağa Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ertürk, “Dünya genelinde pandemi kısıtlamalarının sona ermeye başladığı dönem olarak ilk 4 aylık ticaret hacimlerine baktığımızda bizim için önemli ve başarılı bir test olarak gözüküyor. Dünya ölçeğinde daralan ticaret hacmi ve ekonomide yaşanan negatif süreçlerin aksine; geçmişten bugüne ortaya koydukları performansla Aliağa limanları ve destek hizmet birimleri bölgemizin ve ülkemizin gözbebeği olmaya devam etti” dedi.

‘Kurumlar arası birliktelik ile sorunlara çözümler üretilmesi gerekiyor’

Aliağa’nın pandemi ve buna ek olarak ekonomide yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen büyümesini sürdürmeye devam ettiğini ve tekrar normale geçişle birlikte büyüme ivmesinin çok daha yüksek olacağının altını çizen Başkan Ertürk, “Aliağa yatırımlarla hızla gelişiyor ve bu gelişimi sürdürülebilir hale getirebilmek için gelişime giden yoldaki sorunların kurumlar arası birliktelik içerisinde iyi irdelenmesi ve bu sorunlara birlikte çözümler üretilmesi gerekiyor. Ülke ekonomisine bu denli katkı sağlayan limanlar bölgemize mevcut yollar yakışmıyor. Taşımacılar, üreticiler için ciddi sıkıntı oluşturan liman bölgesi yolları yoğun yük trafiği altında ihtiyaca cevap veremiyor. Aynı zamanda bölgede geri saha, depolama, sosyal tesisler konularında önemli eksiklikler var. Bu noktada özellikle birlikte hareket etmenin, sorunlarımızın çözümünde ve sürdürülebilir büyemeye katkılarını görmemezlikten gelmememiz, bölgemize ve ülkemize büyük katkılar sunacaktır. Sorunun çözümü noktasında çaba gösteren herkese Aliağa Ticaret Odası olarak elimizden gelen tüm desteği vermeye hazırız” diye konuştu.

‘Aliağa limanları ve destek hizmet birimleri bölgemizin ve ülkemizin gözbebeği’

Aliağa liman ve demir çelik bölgesinde gerek üreticiler gerek taşıyıcılar zor şartlarda yoğun emekleriyle çalışma gösterirken bazı asılsız iddialarla özellikle bölgede faaliyet gösteren taşıyıcılara ağır ithamlarda bulunulduğunu ifade eden Başkan Ertürk, “Geçtiğimiz günlerde bazı basın kuruluşlarında Aliağa limanlar bölgesi ile ilgili ağır ithamlarda bulunulduğunu gözlemledik. Ege Bölgesi, Güney Marmara ve İç Anadolu’nun batısındaki tüm ihracat ve ithalatçıların ulaşmak istedikleri limanlar olan Aliağa limanlarının ulaşım ve alt yapı eksiklerini uzun süreden beri dile getirerek çözümler aradığımızda sadece bu bölgeye ulaşmak istediklerini bunun haricinde herhangi bir konunun kendilerini ilgilendirmediğine şahit olduklarımız, bölgenin ne gibi sorunları var destek olmamız gerek demeden gerçekle hiç bağdaşmayan suçlamalar ile zor şartlarda diz boyu çukurları aşarak mallarını taşıdıkları insanlar tarafından haksız suçlamalara maruz kalmaları hatta bu kişilerin mafya vari tabiri kullanmaları abesle iştigaldir. Ülke dış ticaret hacminin yüzde 6,5’ini gerçekleştiren bu bölgeyi ve bu bölgeye hizmet ederek 75 milyon ton yük elleçlemesi yapan iş insanlarını ve kooperatifleri zan altında bırakmak kimsenin haddine değildir. Eğer bir sorun var ise bu bölgede faaliyet gösteren firmaların temsilcisi olarak bizler varız, Emniyet birimlerimiz var, Kaymakamlık ve Valilik makamlarımız ve hatta ilgili Bakanlıklarımız var. Mesnetsiz ifadeler ile bölgeyi kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırmaya çalışmanın kime ne kazandıracağını aklımız almamaktadır. Konu hakkında açıklama yapan iş insanlarımız ve de meslek örgütünde yetkili arkadaşlarımız duyuma dayalı konuları ‘emniyet güçlerimize haber verdik sonuç alamadık’ diyecek kadar bölgeyi tanımadıkları aşikardır ki, Aliağa limanlar bölgesinin asayişinin çoğunluğunda Jandarma güçlerimiz yetkilidir. Ayrıca Aliağa limanları ve destek hizmet birimleri, ülkemizin kalkınması için çalışan, limanlar bölgemizde yıllardır dile getirdiğimiz olumsuz şartlara rağmen yoğun çabalarla hizmet verdikleri için kendilerine teşekkürlerimizi sunmayı bir borç kabul ediyorum. Ülkemizin sanayi ve ticaret yoğunluğu olan diğer bölgelerinde de sorunlar olabilir ancak, bahsedildiği gibi 3. Dünya mantalitesinin var olabileceğini de kabul etmiyoruz. Belirli makamları temsil eden kişilerin, insanların ticari itibarlarını etkileyebilecek konularda kılı kırk yararak konuşmaları ve ifadeleri ile ülkesine de zarar vermemeleri gerektiğini düşünüyoruz” dedi.