Dr. Yeliz Zahiroğlu: Erken teşhisle Ankilozan Spondilitte önlenebilir
Dr. Yeliz Zahiroğlu: Erken teşhisle Ankilozan Spondilitte önlenebilir
Erken teşhis ve uygun tedaviyle Ankilozan Spondilitte omurga hasarı önlenebilir.
Haber Giriş Tarihi: 01.05.2025 14:10
Haber Güncellenme Tarihi: 01.05.2025 14:13
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.dijitalhaber.com.tr
Bel ve kalça bölgesinde ağrı, hareket kısıtlılığı ve sabah tutukluğuna neden olan ankilozan spondilit (AS), yalnızca omurgada tutulum yapabileceği gibi; omuz ve kalça eklemleri başta olmak üzere dizlerde, ayak bileklerinde ve diğer tüm eklemlerde de tutulum yapabiliyor. Eklem dışı etkiler arasında; gözde iltihaplanma ve yapışıklığa neden olabilen üveit, sedef hastalığı, iltihaplı bağırsak hastalıkları, akciğer kapasitesinde azalma ve kalp kapak hastalıkları yer alıyor. Medicana International Samsun Hastanesi Romatoloji Uzmanı ve Atılım Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Yeliz Zahiroğlu, 3 Mayıs Dünya Ankilozan Spondilit Günü vesilesiyle hastalık hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Omurgayı etkileyen, kronik, iltihaplı romatizmal bir hastalık olan ankilozan spondilit, genellikle genç yetişkinlerde (20-40 yaş arası) daha sık görülmesine rağmen, çocuklarda ve ileri yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. Erkeklerde kadınlara göre daha sık rastlanıyor ve hastalık erkeklerde genellikle daha şiddetli seyrediyor.
HLA-B27 geni pozitif olan hastalarda ankilozan spondilit görülme riski daha yüksek
Medicana International Samsun Hastanesi Romatoloji Uzmanı ve Atılım Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Genetik faktörlerin ankilozan spondilit gelişiminde önemli bir rolü vardır. Özellikle HLA-B27 geni ile güçlü bir ilişkisi olduğu bilinmektedir. HLA-B27 pozitif olan kişilerde ankilozan spondilit görülme riski, bu geni taşımayanlara göre belirgin şekilde daha yüksektir ve hastalığı daha şiddetli geçirebilirler. Ancak HLA-B27 genini taşıyan herkes ankilozan spondilit geliştirmez; çevresel ve diğer genetik faktörler de hastalığın ortaya çıkmasında etkili olabilmektedir. Öte yandan, HLA-B27 negatif olanlarda da hastalık gelişebilir” dedi.
Bel, kalça ağrısı ve sabah tutukluğuna dikkat
Ankilozan spondilit hastalığının erken belirtilerinde sabahları veya uzun süre hareketsiz kalındığında ortaya çıkan bel ve kalça ağrısı olduğunu ifade eden Dr. Yeliz Zahiroğlu, sabah tutukluğunun, belde sertlik ve hareket kısıtlılığı hissinin genellikle 30 dakikadan uzun sürdüğünü söyledi ve ekledi: “Gece ağrısı nedeni ile uyanma görülür. Yorgunluk ve halsizlik, boyun, omuz veya topuk ağrısı, eklem şişlikleri olabilir ve yaşam kalitesi düşer. Ankilozan spondilitin sıklıkla karıştırıldığı durumlar ise şunlardır: Mekanik bel ağrısı (fıtık, duruş bozukluğu, kas zorlanması), fibromiyalji, psikolojik nedenli ağrılar (anksiyete, depresyon kaynaklı somatik ağrılar).”
Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Ankilozan spondilit gibi hastalıklarda ilk başvuru genellikle aile hekimi, ortopedi, fizik tedavi ve rehabilitasyon, beyin cerrahisi ya da nöroloji gibi bölümlere yapılıyor. Çünkü belirtiler, özellikle bel ağrısı ve tutukluk, fıtık ya da kas-iskelet sistemi problemleri gibi düşünülür romatoloji bölümü akla sonradan gelir ya da öneriyle ulaşılır. Türkiye'de romatolog sayısının az olması da bu süreci daha da uzatmaktadır” dedi.
Ankilozan spondilit hastalığında ortalama tanı süresi 5 ila 8 yıl arasında gecikebiliyor
Ankilozan spondilit tanısında gecikme ne yazık ki çok yaygın, ortalama tanı gecikmesi 5 ila 8 yıl arasında diyen Dr. Yeliz Zahiroğlu, özellikle kadın hastalarda belirtilerin daha hafif seyredebilmesi ve psikolojik olarak değerlendirilebilmesinden kaynaklı bu sürenin genellikle daha uzun olduğunu vurguladı ve ekledi: “Hastalığın erken tanısında Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG), sakroiliak eklemdeki iltihabı gösteren en duyarlı ve tanıda en önemli yöntemdir. Eklem ultrasonografisi ise daha çok eklemlerdeki iltihaplı dokuları ve iltihaplanmayı görmek için kullanılır. Ancak MRG, erken tanı için en kritik yöntemdir çünkü röntgen bulguları hastalığın erken dönemlerinde genellikle normaldir. Aynı şekilde kan testleri de erken dönemde normal çıkabilir.”
Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Eklemde ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı gibi semptomlar artrit gibi romatizmal hastalıkların erken belirtisi olabilir. Özellikle sabah tutukluğu, istirahatle artan ve egzersizle azalan ağrı, gece uyandıran ağrı, eklem şişliği, tekrarlayan topuk ağrısı, ayak tabanında batma hissi, dizde ya da kalçada açıklanamayan ağrılar varsa ve geçmiyorsa; romatolojik bir neden mutlaka araştırılmalı, hasta zaman kaybetmeden romatoloğa yönlendirilmelidir” dedi.
Ankilozan spondilit iş ve sosyal hayata katılımı zorlaştırabilir
Ankilozan spondilitin özellikle genç yaşlarda başladığı için yaşam kalitesi üzerinde ciddi etkiler yaratabileceği uyarısında bulunan Dr. Yeliz Zahiroğlu, sabah tutukluğu, ağrı ve yorgunluğun, iş ve sosyal hayata katılımı zorlaştırabileceğini, bazen bunu imkansız kılabileceğini ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Uzun vadede, omurganın tek kemik olup kamburlaşması (ankiloz) ciddi hareket kısıtlılığına neden olabilir. Spor yapamama, uyku bozukluğu, depresyon, cinsel sorunlar gibi durumlar görülebilir. Genç bireylerde bu kısıtlamalar, mesleki tercihleri, ikili ilişkileri ve özgüveni olumsuz etkileyebilir. Ancak erken tanı ve tedavi ile bu sorunlar önemli oranda iyileşir ve bireyler normale dönebilir.”
Hasta iş birliği tedavi başarısı için şarttır
Tedavinin ankilozan spondilitte çok yönlü olduğunu söyleyen Dr. Yeliz Zahiroğlu tedavi süreciyle ilgili şunları söyledi: “Hastaya hastalığı anlatmak, ankilozan spondilitin kronik bir hastalık olduğunu, tedavinin ve takiplerin önemini vurgulamak ile başlar. İlaç tedavisi bilimsel olarak hazırlanmış romatoloji kılavuzlarına uyularak yapılmalıdır. Hastaların ilaçları, hastalık şiddetine ve hastanın diğer hastalıklarına göre değişir ve düzenli takip gerektirir. Ayrıca fizik tedavi, egzersiz, psikolojik destek, aile ve çevre desteği yardımcı tedavilerdir.”
Romatolojideki güncel gelişmelerin yeni tedavi seçenekleri için umut verici olduğunu dile getiren Dr. Zahiroğlu, her geçen zaman tedaviye dirençli hastalar için tedavi seçeneklerinin arttığını ifade etti ve takip süreci için önemli bilgiler paylaştı: “İlk tanıdan sonra hastalığın durumuna göre 1-3 ayda bir kontrol önerilir. Hastanın şikayetleri özellikle ağrı ve tutukluk takibi, laboratuvar testleri (CRP, sedimentasyon) gerektiğinde MRG kontrolleri, göz, barsak ve kalp gibi organ sistemleri izlenir. Hasta iş birliği, tedavi başarısı için şarttır. İlaçları düzenli kullanmak, doktor takiplerini aksatmamak, egzersizi sürdürmek ve tetikleyicilerden uzak durmak hastaların kendileri için yapmaları gerekenlerdir.”
Egzersiz ankilozan spondilitte ağrıyı azaltır
Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Egzersiz, ankilozan spondilitte ağrıyı azaltır, duruşu düzeltir, akciğer kapasitesini korur. Özellikle germe ve postür egzersizleri, yüzme ve yoga önerilir. Beslenmede ise her ne kadar anti-inflamatuvar beslenme adı altında (sebze, balık, zeytinyağı ağırlıklı) beslenmenin destek olabileceği görüşü olsa da bilimsel verilerde bu konu ile ilgili hastalığı azaltma etkisi kanıtlanmamıştır. Ancak bu beslenme şekli genel sağlık açısından tavsiye edilir. Obezite, eklem yükünü artırır, tedavi etkinliğini azaltır. Sigara kullanımı ise hastalık seyrini net olarak kötüleştirir” dedi.
Erken tanı sayesinde ankilozan spondilit ile de dolu dolu yaşamak mümkün
Erken teşhis ve her hastaya uygun tedavi ile omurga hasarının önlenebileceğini belirten Dr. Yeliz Zahiroğlu, bu sayede yaşam kalitesinin normale dönebildiğini, iş gücü kaybı ve sosyal izolasyonun azaldığını vurguladı. Dr. Zahiroğlu, ankilozan spondilitte doğru tedavi yönetimiyle engellilik riskinin de önemli ölçüde azaldığını söyledi ve sözlerini şöyle sonlandırdı: “Geçmeyen bel ağrısı sıradan bir durum değildir. Özellikle gece uyandıran, sabahları ortaya çıkan ve hareketle azalan bel ağrınız; geçmeyen topuk veya kalça ağrınız varsa, mutlaka bir romatoloğa başvurmalısınız. Erken tanı, aktif bir yaşam demektir. AS ile dolu dolu yaşamak mümkündür, yeter ki zamanında müdahale edilsin.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dr. Yeliz Zahiroğlu: Erken teşhisle Ankilozan Spondilitte önlenebilir
Erken teşhis ve uygun tedaviyle Ankilozan Spondilitte omurga hasarı önlenebilir.
Bel ve kalça bölgesinde ağrı, hareket kısıtlılığı ve sabah tutukluğuna neden olan ankilozan spondilit (AS), yalnızca omurgada tutulum yapabileceği gibi; omuz ve kalça eklemleri başta olmak üzere dizlerde, ayak bileklerinde ve diğer tüm eklemlerde de tutulum yapabiliyor. Eklem dışı etkiler arasında; gözde iltihaplanma ve yapışıklığa neden olabilen üveit, sedef hastalığı, iltihaplı bağırsak hastalıkları, akciğer kapasitesinde azalma ve kalp kapak hastalıkları yer alıyor. Medicana International Samsun Hastanesi Romatoloji Uzmanı ve Atılım Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Yeliz Zahiroğlu, 3 Mayıs Dünya Ankilozan Spondilit Günü vesilesiyle hastalık hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Omurgayı etkileyen, kronik, iltihaplı romatizmal bir hastalık olan ankilozan spondilit, genellikle genç yetişkinlerde (20-40 yaş arası) daha sık görülmesine rağmen, çocuklarda ve ileri yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. Erkeklerde kadınlara göre daha sık rastlanıyor ve hastalık erkeklerde genellikle daha şiddetli seyrediyor.
HLA-B27 geni pozitif olan hastalarda ankilozan spondilit görülme riski daha yüksek
Medicana International Samsun Hastanesi Romatoloji Uzmanı ve Atılım Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Genetik faktörlerin ankilozan spondilit gelişiminde önemli bir rolü vardır. Özellikle HLA-B27 geni ile güçlü bir ilişkisi olduğu bilinmektedir. HLA-B27 pozitif olan kişilerde ankilozan spondilit görülme riski, bu geni taşımayanlara göre belirgin şekilde daha yüksektir ve hastalığı daha şiddetli geçirebilirler. Ancak HLA-B27 genini taşıyan herkes ankilozan spondilit geliştirmez; çevresel ve diğer genetik faktörler de hastalığın ortaya çıkmasında etkili olabilmektedir. Öte yandan, HLA-B27 negatif olanlarda da hastalık gelişebilir” dedi.
Bel, kalça ağrısı ve sabah tutukluğuna dikkat
Ankilozan spondilit hastalığının erken belirtilerinde sabahları veya uzun süre hareketsiz kalındığında ortaya çıkan bel ve kalça ağrısı olduğunu ifade eden Dr. Yeliz Zahiroğlu, sabah tutukluğunun, belde sertlik ve hareket kısıtlılığı hissinin genellikle 30 dakikadan uzun sürdüğünü söyledi ve ekledi: “Gece ağrısı nedeni ile uyanma görülür. Yorgunluk ve halsizlik, boyun, omuz veya topuk ağrısı, eklem şişlikleri olabilir ve yaşam kalitesi düşer. Ankilozan spondilitin sıklıkla karıştırıldığı durumlar ise şunlardır: Mekanik bel ağrısı (fıtık, duruş bozukluğu, kas zorlanması), fibromiyalji, psikolojik nedenli ağrılar (anksiyete, depresyon kaynaklı somatik ağrılar).”
Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Ankilozan spondilit gibi hastalıklarda ilk başvuru genellikle aile hekimi, ortopedi, fizik tedavi ve rehabilitasyon, beyin cerrahisi ya da nöroloji gibi bölümlere yapılıyor. Çünkü belirtiler, özellikle bel ağrısı ve tutukluk, fıtık ya da kas-iskelet sistemi problemleri gibi düşünülür romatoloji bölümü akla sonradan gelir ya da öneriyle ulaşılır. Türkiye'de romatolog sayısının az olması da bu süreci daha da uzatmaktadır” dedi.
Ankilozan spondilit hastalığında ortalama tanı süresi 5 ila 8 yıl arasında gecikebiliyor
Ankilozan spondilit tanısında gecikme ne yazık ki çok yaygın, ortalama tanı gecikmesi 5 ila 8 yıl arasında diyen Dr. Yeliz Zahiroğlu, özellikle kadın hastalarda belirtilerin daha hafif seyredebilmesi ve psikolojik olarak değerlendirilebilmesinden kaynaklı bu sürenin genellikle daha uzun olduğunu vurguladı ve ekledi: “Hastalığın erken tanısında Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG), sakroiliak eklemdeki iltihabı gösteren en duyarlı ve tanıda en önemli yöntemdir. Eklem ultrasonografisi ise daha çok eklemlerdeki iltihaplı dokuları ve iltihaplanmayı görmek için kullanılır. Ancak MRG, erken tanı için en kritik yöntemdir çünkü röntgen bulguları hastalığın erken dönemlerinde genellikle normaldir. Aynı şekilde kan testleri de erken dönemde normal çıkabilir.”
Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Eklemde ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı gibi semptomlar artrit gibi romatizmal hastalıkların erken belirtisi olabilir. Özellikle sabah tutukluğu, istirahatle artan ve egzersizle azalan ağrı, gece uyandıran ağrı, eklem şişliği, tekrarlayan topuk ağrısı, ayak tabanında batma hissi, dizde ya da kalçada açıklanamayan ağrılar varsa ve geçmiyorsa; romatolojik bir neden mutlaka araştırılmalı, hasta zaman kaybetmeden romatoloğa yönlendirilmelidir” dedi.
Ankilozan spondilit iş ve sosyal hayata katılımı zorlaştırabilir
Ankilozan spondilitin özellikle genç yaşlarda başladığı için yaşam kalitesi üzerinde ciddi etkiler yaratabileceği uyarısında bulunan Dr. Yeliz Zahiroğlu, sabah tutukluğu, ağrı ve yorgunluğun, iş ve sosyal hayata katılımı zorlaştırabileceğini, bazen bunu imkansız kılabileceğini ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Uzun vadede, omurganın tek kemik olup kamburlaşması (ankiloz) ciddi hareket kısıtlılığına neden olabilir. Spor yapamama, uyku bozukluğu, depresyon, cinsel sorunlar gibi durumlar görülebilir. Genç bireylerde bu kısıtlamalar, mesleki tercihleri, ikili ilişkileri ve özgüveni olumsuz etkileyebilir. Ancak erken tanı ve tedavi ile bu sorunlar önemli oranda iyileşir ve bireyler normale dönebilir.”
Hasta iş birliği tedavi başarısı için şarttır
Tedavinin ankilozan spondilitte çok yönlü olduğunu söyleyen Dr. Yeliz Zahiroğlu tedavi süreciyle ilgili şunları söyledi: “Hastaya hastalığı anlatmak, ankilozan spondilitin kronik bir hastalık olduğunu, tedavinin ve takiplerin önemini vurgulamak ile başlar. İlaç tedavisi bilimsel olarak hazırlanmış romatoloji kılavuzlarına uyularak yapılmalıdır. Hastaların ilaçları, hastalık şiddetine ve hastanın diğer hastalıklarına göre değişir ve düzenli takip gerektirir. Ayrıca fizik tedavi, egzersiz, psikolojik destek, aile ve çevre desteği yardımcı tedavilerdir.”
Romatolojideki güncel gelişmelerin yeni tedavi seçenekleri için umut verici olduğunu dile getiren Dr. Zahiroğlu, her geçen zaman tedaviye dirençli hastalar için tedavi seçeneklerinin arttığını ifade etti ve takip süreci için önemli bilgiler paylaştı: “İlk tanıdan sonra hastalığın durumuna göre 1-3 ayda bir kontrol önerilir. Hastanın şikayetleri özellikle ağrı ve tutukluk takibi, laboratuvar testleri (CRP, sedimentasyon) gerektiğinde MRG kontrolleri, göz, barsak ve kalp gibi organ sistemleri izlenir. Hasta iş birliği, tedavi başarısı için şarttır. İlaçları düzenli kullanmak, doktor takiplerini aksatmamak, egzersizi sürdürmek ve tetikleyicilerden uzak durmak hastaların kendileri için yapmaları gerekenlerdir.”
Egzersiz ankilozan spondilitte ağrıyı azaltır
Dr. Yeliz Zahiroğlu: “Egzersiz, ankilozan spondilitte ağrıyı azaltır, duruşu düzeltir, akciğer kapasitesini korur. Özellikle germe ve postür egzersizleri, yüzme ve yoga önerilir. Beslenmede ise her ne kadar anti-inflamatuvar beslenme adı altında (sebze, balık, zeytinyağı ağırlıklı) beslenmenin destek olabileceği görüşü olsa da bilimsel verilerde bu konu ile ilgili hastalığı azaltma etkisi kanıtlanmamıştır. Ancak bu beslenme şekli genel sağlık açısından tavsiye edilir. Obezite, eklem yükünü artırır, tedavi etkinliğini azaltır. Sigara kullanımı ise hastalık seyrini net olarak kötüleştirir” dedi.
Erken tanı sayesinde ankilozan spondilit ile de dolu dolu yaşamak mümkün
Erken teşhis ve her hastaya uygun tedavi ile omurga hasarının önlenebileceğini belirten Dr. Yeliz Zahiroğlu, bu sayede yaşam kalitesinin normale dönebildiğini, iş gücü kaybı ve sosyal izolasyonun azaldığını vurguladı. Dr. Zahiroğlu, ankilozan spondilitte doğru tedavi yönetimiyle engellilik riskinin de önemli ölçüde azaldığını söyledi ve sözlerini şöyle sonlandırdı: “Geçmeyen bel ağrısı sıradan bir durum değildir. Özellikle gece uyandıran, sabahları ortaya çıkan ve hareketle azalan bel ağrınız; geçmeyen topuk veya kalça ağrınız varsa, mutlaka bir romatoloğa başvurmalısınız. Erken tanı, aktif bir yaşam demektir. AS ile dolu dolu yaşamak mümkündür, yeter ki zamanında müdahale edilsin.”
Haftanın popüler haberleri
Her 6 çalışandan 1’i haftada 60 saatten fazla çalışıyor
Türkiye'de haftalık 60 saatin üzerinde çalışanların oranı yüzde 15,1’e ulaştı; iş-yaşam dengesi yeniden tartışma konusu oldu.
Pirelli Türkiye Satış Müdürlüğü’ne Gülnur Daş atandı
Pirelli Türkiye Satış Müdürü pozisyonuna Gülnur Daş getirildi.
Koroplast Mali İşler Direktörü Hülya Taşkın oldu
Koroplast’ın yeni Mali İşler Direktörü Hülya Taşkın oldu.
Cennet Melis Uslukılınç, Kozmoklinik'in CEO’su oldu
Cennet Melis Uslukılınç kariyerine Kozmoklinik Grup Şirketleri’nin yeni CEO’su olarak devam ediyor.
Tekfen Holding'in olağan genel kurulu 7 Mayıs 2025 tarihinde
Tekfen Holding, olağan genel kurul toplantısını 7 Mayıs 2025 tarihinde yapacağını duyurdu.
Suwen mağazaları 200'e ulaştı
Suwen yurt içinde 181, yurtdışında 19 olmak üzere toplam 200 mağazaya ulaştığını duyurdu.
Çağdaş Cam'ın yönetim kurulu görev dağılımı yapıldı
Çağdaş Cam Sanayii, Yönetim Kurulu Başkanlığına Ömer Seyfetdin Pirinç'in, Başkan Vekilliği'ne Betül Pirinç Yıldız'ın seçildiklerini duyurdu.
TKYB Başkanlığına Raci Kaya seçildi
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, Yönetim Kurulu üyelerini duyurdu.
Bankacılık sektörünün Mart sonu net karı 216,1 milyar lira oldu
Bankacılık sektörünün mart sonu itibarıyla dönem net karı 216 milyar 114 milyon lira oldu.
Panasonic ve COCUS’tan 5G destekli dijital işbirliği
Panasonic ve COCUS dijital dönüşümün geleceğini yeniden şekillendiriyor.
Masdaf ve Allianz Teknik'ten yangın güvenliği farkındalığı
Masdaf CEO'su Erhan Özdemir, yangın pompa sistemlerinin düzenli bakımının ve periyodik kontrollerinin hayati önemini vurguladı.
Dr. Yeliz Zahiroğlu: Erken teşhisle Ankilozan Spondilitte önlenebilir
Erken teşhis ve uygun tedaviyle Ankilozan Spondilitte omurga hasarı önlenebilir.
Merkez Bankası'nın hedefi enflasyonu tek haneye indirmek
TCMB Başkanı Fatih Karahan, "Merkez Bankasının hedefi bellidir, o da fiyat istikrarıdır. En kısa sürede tek haneli enflasyona ineceğiz." dedi.
Türkiye ve İngiltere'den Savunma sanayii hamlesi
Türkiye ile Birleşik Krallık, Savunma Sanayii İşbirliğini TUDIC ile Kurumsallaştırdı
590 yolculu "Explora I" kruvaziyeri Marmaris'e demirledi
Muğla'nın Marmaris ilçesine "Explora I" isimli kruvaziyerle 590 yolcu geldi.
İşçi Sendikalarının 1 Mayıs mesajları ve aktiviteleri
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Türkiye'de çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.
Tofaş’tan dev hamle: Stellantis Türkiye’nin yeni sahibi oldu
Tofaş, Stellantis Grubu ile imzaladığı anlaşmayla Türkiye'de Peugeot, Citroën, Opel ve DS markalarının ithalat ve satış haklarını devraldı.
Şişecam Genel Müdürlüğüne Can Yücel atandı
Şişecam, eski Genel Müdürün istifasıyla boşalan Genel Müdürlük koltuğuna Can Yücel'in atandığını duyurdu.
Çelik Halat ve Tel Sanayi Genel Müdürlüğüne Banu Küner atandı
Çelik Halat ve Tel Sanayi Yönetim Kurulu Üyelikleri ve Genel Müdür atamalarını duyurdu.
İstanbul Havalimanı Avrupa'nın en yoğun havalimanı oldu
İstanbul Havalimanı, 21-27 Nisan'ı kapsayan dönemde günlük ortalama 1482 uçuşla Avrupa'nın en yoğun havalimanı olarak kayıtlara geçti.
Antalya Havalimanı’na EBRD’den dev finansman
EBRD, Antalya Havalimanı’nın kapasite artırımı ve altyapı geliştirme projeleri için Fraport TAV’a 315 milyon avroluk finansman desteği sağlayacak.
Şimşek: Hizmet ihracatı artıyor, turizm ekonomiye güç katıyor
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, turizm gelirlerinin büyümeye ve cari dengedeki iyileşmeye büyük katkı sunduğunu belirtti. 2025 hedefleri netleşti.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'ndan 1 Mayıs kutlama mesajı
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu “Akıl ve alın teriyle çalışan, üreten emekçi kardeşlerimizi kutluyorum” dedi.
TESK'ten 1 Mayıs kutlama mesajı
TESK Başkanı Bendevi Palandöken, “1 Mayıs emeğin kutsallığını hatırlama günüdür” dedi.
Çin, 10 yeni nükleer reaktörün inşa edilmesini onayladı
Çin ülke yönetimi, içinde bulunduğumuz yılda ülkede on yeni nükleer reaktörün inşa edilmesi için onay verdi.
Hacı Ömer Sabancı Holding'te organizasyonel değişiklikler
Hacı Ömer Sabancı Holding, gerçekleştirdiği organizasyonel değişiklikleri KAP'a bildirdi.
Max Roger Speur, Teknosa'dan istifa etti
Teknosa, görevden ayrılmalar ve yerlerine seçilen isimleri KAP'a bildirdi.
Carrefoursa YK Başkanlığına Gökhan Eyigün seçildi
Carrefoursa Yönetim Kurulu ve yönetimde yaptığı değişiklikleri KAP'a bildirdi.
Brisa Yönetim Kurulu Başkanlığına Burak Turgut Orhun seçildi
Brisa Bridgestone şirketi Yönetim Kurulu Başkanı seçimini KAP'a bildirdi.
Can Gülcan, Akenerji'deki GMY görevinden istifa etti
Akenerji, Can Gülcan'ın Genel Müdür Yardımcılığı görevinden ayrıldığını duyurdu.
Gübretaş YK Başkanlığına Hüseyin Aydın seçildi
Gübretaş, yönetim kurulu üyeliklerini duyurdu.
Gözde Girişim YK Başkanlığına Murat Ülker seçildi
Gözde Girişim Sermayesi şirketi Yönetim Kurulu Üyeliklerinde değişikliğe gidildiğini duyurdu.
Marka Holding, Mine Tozlu hakkında spekülatif dedikoduculara dava açtı
Marka Yatırım Holding, Yönetim Kurulu Başkanı Mine Tozlu hakkında spekülatif dedikoduculara yönelik dava açtığını duyurdu.
Kordsa GMY İlker Çalışkan ve Boudewijn De Loose görevlerinden ayrıldı
Kordsa Genel Müdür Yardımcısı İlker Çalışkan ve Boudewijn De Loose'nin görevlerinden ayrıldığını duyurdu.
Sofra/Compass Group “Yemek İsrafını Durdur” projesi başlattı
Sofra/Compass Group Türkiye’nin Çağrısı: Gıda İsrafına Dur Deme Zamanı!
Uluslararası şirket PwC, yeni logosunu duyurdu
PwC, marka konumlandırmasını ve kurumsal kimliğini yeniledi.
Tosyalı: Demir çelik sektörünün ABD'deki performansı dikkat çekici
ADMİB Başkanı Fuat Tosyalı: “Üye firmalarımızın ABD pazarında gösterdiği performans dikkat çekici."
Fersan, Great Place to Work “En iyi işverenler” listesinde
Fersan, Great Place to Work 2025’te “Türkiye’nin En iyi İşvereni” şirketlerinden birisi olarak seçildi.
Marmara Kariyer Fuarı 1200 firmanın katılımı son buldu
Kocaeli Üniversitesi ev sahipliğinde 28-29 Nisan tarihlerinde düzenlenen Marmara Kariyer Fuarı son buldu.
Kurumlar Vergisi beyan ve ödemesi 5 Mayıs'a uzatıldı
GİB, 30 Nisan'a kadar verilmesi gereken kurumlar vergisi beyannameleri ile bunlara tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin 5 Mayıs'a kadar uzatıldığını bildirdi.