Bipolar bozukluk, genellikle 15-35 yaş arasında ortaya çıkıyor
Bipolar bozukluk, genellikle 15-35 yaş arasında ortaya çıkıyor
Psikiyatr Psikoterapist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal Bipolar bozuklukların genellikle 15-35 yaş arası bireylerde ortaya çıktığını belirtti.
Haber Giriş Tarihi: 25.03.2025 13:01
Haber Güncellenme Tarihi: 25.03.2025 13:04
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.dijitalhaber.com.tr
30 Mart Dünya Bipolar Günü kapsamında hastalıkla ilgili bilgiler paylaşan DoktorTakvimi uzmanlarından Psikiyatr Psikoterapist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, kişilerin ruh halinde, düşüncelerinde, enerjisi ve davranışlarında belirgin dalgalanmalara yol açan bir psikiyatrik duygudurum bozukluğu olan bipolar bozukluğun toplumda görülme oranının yüzde 1-2 olduğunu ve genellikle 15 ila 35 yaş arasında ortaya çıktığını belirtiyor.
Uluslararası Bipolar Bozukluklar Derneği'nin (IBSD) verilerine göre, dünyada 60 milyon insan bipolar bozukluğa sahip. Türkiye'de ise bipolar bozukluk yaşayan 2 milyondan fazla insan bulunuyor. Aileleriyle birlikte 6 milyondan fazla insanın hayatını etkilediği tahmin ediliyor. Bipolar afektif bozukluğun (Bipolar bozukluk), kişilerin ruh hali, düşünceleri, enerjisi ve davranışlarında belirgin dalgalanmalara yol açan bir psikiyatrik duygudurum bozukluğu olduğunu söyleyen DoktorTakvimi uzmanlarından Psikiyatr Psikoterapist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, “Bu durum, kişilerin manik (yükselmiş) ve depresif (düşük) dönemler/ataklar arasında geçiş yapmalarına neden olur. Bu değişimlerin şiddeti olağandan yüksek sınırlara ulaşır ve günlük yaşamını etkileyebilir. Bipolar bozukluk, genellikle ergenlik ya da genç yetişkinlik döneminde başlar, hastalığın seyri kişiden kişiye değişebilir; bazı bireyler uzun süreli sakin dönemler yaşayabilirken, bazıları daha sık ataklar geçirebilir” diyor.
Bipolar bozukluğun toplumda görülme oranının yüzde 1-2 olduğunu ve genellikle 15 ila 35 yaş arasında ortaya çıktığını belirten , “Bu hastalık genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar ve beyin kimyasında değişikliklere yol açabilir. Bu nedenle olabildiğince erken teşhis, tedavi ve korunma büyük önem taşır” şeklinde konuşuyor.
Hastalık farklı alt türlere sahip Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, bipolar bozukluğun türleri hakkında şu bilgileri veriyor: “Bipolar bozukluk farklı alt türlere sahip bir hastalıktır ve her biri farklı özellikler gösterir. Bipolar I bozukluk, manik dönemlerin depresif dönemlerden daha belirgin olduğu bir türdür. Manik dönem, kişinin normal ruh halinin çok ötesinde, aşırı mutluluk, enerji, hızlı konuşma, düşünmeden karar alma gibi belirtilerle kendini gösterir. Manik ataklar genellikle en az yedi gün sürer ve bazen hastaneye yatmayı gerektirecek kadar şiddetli olabilir. Depresyon dönemleri de görülebilir. Bipolar II bozukluk ise Bipolar I'in daha hafif bir formudur. Bu bozuklukta kişi mani yerine hipomani yaşar. Hipomani, maniden daha az şiddetli olan, kişinin kendini enerjik ve mutlu hissettiği bir durumdur. Bipolar II'de, manik dönemlerden çok depresif dönemler daha uzun sürer. Siklotimi (Siklik Duygudurum Bozukluğu), bipolar bozukluğun daha hafif bir formudur. Kişi belirgin mani ve depresyon dönemleri yaşamaz, ancak ruh hali sık sık değişir. Kişi genellikle birkaç gün süren hafif mani ve depresyon dönemleri yaşar, ancak bu durumlar bipolar I ya da II kadar şiddetli değildir.”
Bipolar bozuklukta kişinin ruh hali iki uç arasında gidip gelir
Bipolar bozukluğun belirtilerini anlatan Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, hastalığın iki ana evreden oluştuğunu belirtiyor: “Bipolar bozuklukta kişinin ruh hali iki uç arasında gidip gelir: manik dönemler ve depresif dönemler. Manik dönemlerde kişi aşırı enerjik ve hareketlidir, uykusuz kalabilir, aşırı mutlu ve kendinden emin hissedebilir. Düşünceleri hızlanır, bir konudan diğerine geçiş yapar, aşırı para harcama, riskli kararlar alma gibi kontrolsüz davranışlar sergileyebilir. Öz güveni olağanüstü derecede artabilir, hatta bazen gerçekte olduğundan daha güçlü ve yetenekli olduğu inancına kapılabilir. Bunun yanı sıra bazı manik dönemler huzursuzluk ve sinirlilik ile de seyredebilir. Depresif dönemlerde ise kişi tam tersi bir tablo çizer; derin bir üzüntü, umutsuzluk ve enerji kaybı yaşar. Daha önce keyif aldığı şeylere karşı ilgisini yitirir, sürekli yorgun hisseder, kendisini değersiz görebilir. Uyku düzeni bozulabilir, aşırı uyuma veya uykusuzluk ortaya çıkabilir. Konsantrasyon güçlüğü yaşanabilir, hatta bazen intihar düşünceleri de görülebilir.”
Bipolar bozukluğun kesin nedeni tam olarak bilinmiyor
Hastalığın nedenlerine dair de bilgi veren Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, bipolar bozukluğun tek bir sebepten kaynaklanmadığını vurguluyor: “Bipolar bozukluğun kesin nedeni tam olarak bilinmese de genetik, biyolojik ve çevresel faktörlerin bir araya gelerek hastalığın ortaya çıkmasına neden olduğu düşünülmektedir. Genetik yatkınlık önemli bir rol oynar; eğer ailede bipolar bozukluğu olan bir birey varsa, kişinin bu hastalığa yakalanma riski daha yüksek olabilir. Beyin kimyası da bu süreçte etkilidir; serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerdeki dengesizlikler, ruh halinin ani değişimlerine yol açabilir. Çevresel faktörler de hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyebilir; özellikle yoğun stres, travmatik olaylar veya büyük bir kayıp yaşamak, bipolar bozukluğun başlamasına neden olabilir. Bu yüzden, kişinin hem biyolojik hem de psikososyal olarak desteklenmesi büyük önem taşır.”
Uzun süreli ve kapsamlı bir tedavi gerekiyor
Bipolar bozukluğun uzun süreli ve kapsamlı bir tedavi gerektirdiğini ifade eden Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, tedavinin genellikle ilaç tedavisi, psikoterapi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle sürdürüldüğünü belirtiyor: “Bipolar afektif bozukluk, kişilerin yaşam kalitesini etkileyebilecek ciddi bir durumdur ancak uygun tedavi ve destekle yönetilebilir. Ruh hali dalgalanmaları yaşayan kişiler, tedaviye başvurduklarında genellikle daha stabil bir yaşam sürebilirler. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın ilerlemesini ve komplikasyonları önlemek için önemlidir. Bipolar afektif bozukluğun tedavisi konusunda yapılan son yayınlar, genellikle ilaç tedavisi, psikoterapi yaklaşımları, biyolojik tedavi seçenekleri ve bireyselleştirilmiş tedavi modellerine odaklanmaktadır.”
Hastalık kontrol altındayken hayatı hiç etkilemeyebilir Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, bipolar bozukluğun günlük yaşam üzerindeki etkilerine dair şunları söylüyor: “Bu hastalığın ataklar ve arada normal, sağlıklı dönemlerin yaşanabildiği bir doğası olduğundan, kontrol altında tutulduğunda yaşam kalitesini etkilemeden yaşama imkanı bulunabilir. Ancak hastalık kontrol altında değilse ve tedavisiz kalırsa, biyolojik ve sosyal hayata zarar verebilecek geniş bir davranış spektrumu ile oldukça yıkıcı sonuçlar doğurabilir.”
Tanı alan kişiler için destek mekanizmalarının nasıl oluşturulması gerektiği konusunda ise şunları belirtiyor: “Öncelikle bu ciddi ruh sağlığı ve sosyal hayatı etkileyecek olan hastalıkla ilgili tüm aile bireylerinin ve hastanın psikiyatrist tarafından bilgilendirilmesi gerekir. Hem ayaktan hem yatarak tedavi olunacak merkezlerin belirlenip, bilinmesi gerektiğinde başvurulması; taburculuk sonrası içinse sosyal çalışmacılarla çalışılması da ek olarak önerilmelidir. Elbette ki psikiyatrist kontrolünden çıkmamak da taburculuk sonrası mühimdir.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bipolar bozukluk, genellikle 15-35 yaş arasında ortaya çıkıyor
Psikiyatr Psikoterapist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal Bipolar bozuklukların genellikle 15-35 yaş arası bireylerde ortaya çıktığını belirtti.
30 Mart Dünya Bipolar Günü kapsamında hastalıkla ilgili bilgiler paylaşan DoktorTakvimi uzmanlarından Psikiyatr Psikoterapist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, kişilerin ruh halinde, düşüncelerinde, enerjisi ve davranışlarında belirgin dalgalanmalara yol açan bir psikiyatrik duygudurum bozukluğu olan bipolar bozukluğun toplumda görülme oranının yüzde 1-2 olduğunu ve genellikle 15 ila 35 yaş arasında ortaya çıktığını belirtiyor.
Uluslararası Bipolar Bozukluklar Derneği'nin (IBSD) verilerine göre, dünyada 60 milyon insan bipolar bozukluğa sahip. Türkiye'de ise bipolar bozukluk yaşayan 2 milyondan fazla insan bulunuyor. Aileleriyle birlikte 6 milyondan fazla insanın hayatını etkilediği tahmin ediliyor. Bipolar afektif bozukluğun (Bipolar bozukluk), kişilerin ruh hali, düşünceleri, enerjisi ve davranışlarında belirgin dalgalanmalara yol açan bir psikiyatrik duygudurum bozukluğu olduğunu söyleyen DoktorTakvimi uzmanlarından Psikiyatr Psikoterapist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, “Bu durum, kişilerin manik (yükselmiş) ve depresif (düşük) dönemler/ataklar arasında geçiş yapmalarına neden olur. Bu değişimlerin şiddeti olağandan yüksek sınırlara ulaşır ve günlük yaşamını etkileyebilir. Bipolar bozukluk, genellikle ergenlik ya da genç yetişkinlik döneminde başlar, hastalığın seyri kişiden kişiye değişebilir; bazı bireyler uzun süreli sakin dönemler yaşayabilirken, bazıları daha sık ataklar geçirebilir” diyor.
Bipolar bozukluğun toplumda görülme oranının yüzde 1-2 olduğunu ve genellikle 15 ila 35 yaş arasında ortaya çıktığını belirten , “Bu hastalık genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar ve beyin kimyasında değişikliklere yol açabilir. Bu nedenle olabildiğince erken teşhis, tedavi ve korunma büyük önem taşır” şeklinde konuşuyor.
Hastalık farklı alt türlere sahip
Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, bipolar bozukluğun türleri hakkında şu bilgileri veriyor: “Bipolar bozukluk farklı alt türlere sahip bir hastalıktır ve her biri farklı özellikler gösterir. Bipolar I bozukluk, manik dönemlerin depresif dönemlerden daha belirgin olduğu bir türdür. Manik dönem, kişinin normal ruh halinin çok ötesinde, aşırı mutluluk, enerji, hızlı konuşma, düşünmeden karar alma gibi belirtilerle kendini gösterir. Manik ataklar genellikle en az yedi gün sürer ve bazen hastaneye yatmayı gerektirecek kadar şiddetli olabilir. Depresyon dönemleri de görülebilir. Bipolar II bozukluk ise Bipolar I'in daha hafif bir formudur. Bu bozuklukta kişi mani yerine hipomani yaşar. Hipomani, maniden daha az şiddetli olan, kişinin kendini enerjik ve mutlu hissettiği bir durumdur. Bipolar II'de, manik dönemlerden çok depresif dönemler daha uzun sürer. Siklotimi (Siklik Duygudurum Bozukluğu), bipolar bozukluğun daha hafif bir formudur. Kişi belirgin mani ve depresyon dönemleri yaşamaz, ancak ruh hali sık sık değişir. Kişi genellikle birkaç gün süren hafif mani ve depresyon dönemleri yaşar, ancak bu durumlar bipolar I ya da II kadar şiddetli değildir.”
Bipolar bozuklukta kişinin ruh hali iki uç arasında gidip gelir
Bipolar bozukluğun belirtilerini anlatan Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, hastalığın iki ana evreden oluştuğunu belirtiyor: “Bipolar bozuklukta kişinin ruh hali iki uç arasında gidip gelir: manik dönemler ve depresif dönemler. Manik dönemlerde kişi aşırı enerjik ve hareketlidir, uykusuz kalabilir, aşırı mutlu ve kendinden emin hissedebilir. Düşünceleri hızlanır, bir konudan diğerine geçiş yapar, aşırı para harcama, riskli kararlar alma gibi kontrolsüz davranışlar sergileyebilir. Öz güveni olağanüstü derecede artabilir, hatta bazen gerçekte olduğundan daha güçlü ve yetenekli olduğu inancına kapılabilir. Bunun yanı sıra bazı manik dönemler huzursuzluk ve sinirlilik ile de seyredebilir. Depresif dönemlerde ise kişi tam tersi bir tablo çizer; derin bir üzüntü, umutsuzluk ve enerji kaybı yaşar. Daha önce keyif aldığı şeylere karşı ilgisini yitirir, sürekli yorgun hisseder, kendisini değersiz görebilir. Uyku düzeni bozulabilir, aşırı uyuma veya uykusuzluk ortaya çıkabilir. Konsantrasyon güçlüğü yaşanabilir, hatta bazen intihar düşünceleri de görülebilir.”
Bipolar bozukluğun kesin nedeni tam olarak bilinmiyor
Hastalığın nedenlerine dair de bilgi veren Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, bipolar bozukluğun tek bir sebepten kaynaklanmadığını vurguluyor: “Bipolar bozukluğun kesin nedeni tam olarak bilinmese de genetik, biyolojik ve çevresel faktörlerin bir araya gelerek hastalığın ortaya çıkmasına neden olduğu düşünülmektedir. Genetik yatkınlık önemli bir rol oynar; eğer ailede bipolar bozukluğu olan bir birey varsa, kişinin bu hastalığa yakalanma riski daha yüksek olabilir. Beyin kimyası da bu süreçte etkilidir; serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerdeki dengesizlikler, ruh halinin ani değişimlerine yol açabilir. Çevresel faktörler de hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyebilir; özellikle yoğun stres, travmatik olaylar veya büyük bir kayıp yaşamak, bipolar bozukluğun başlamasına neden olabilir. Bu yüzden, kişinin hem biyolojik hem de psikososyal olarak desteklenmesi büyük önem taşır.”
Uzun süreli ve kapsamlı bir tedavi gerekiyor
Bipolar bozukluğun uzun süreli ve kapsamlı bir tedavi gerektirdiğini ifade eden Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, tedavinin genellikle ilaç tedavisi, psikoterapi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle sürdürüldüğünü belirtiyor: “Bipolar afektif bozukluk, kişilerin yaşam kalitesini etkileyebilecek ciddi bir durumdur ancak uygun tedavi ve destekle yönetilebilir. Ruh hali dalgalanmaları yaşayan kişiler, tedaviye başvurduklarında genellikle daha stabil bir yaşam sürebilirler. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın ilerlemesini ve komplikasyonları önlemek için önemlidir. Bipolar afektif bozukluğun tedavisi konusunda yapılan son yayınlar, genellikle ilaç tedavisi, psikoterapi yaklaşımları, biyolojik tedavi seçenekleri ve bireyselleştirilmiş tedavi modellerine odaklanmaktadır.”
Hastalık kontrol altındayken hayatı hiç etkilemeyebilir
Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe Ünal, bipolar bozukluğun günlük yaşam üzerindeki etkilerine dair şunları söylüyor: “Bu hastalığın ataklar ve arada normal, sağlıklı dönemlerin yaşanabildiği bir doğası olduğundan, kontrol altında tutulduğunda yaşam kalitesini etkilemeden yaşama imkanı bulunabilir. Ancak hastalık kontrol altında değilse ve tedavisiz kalırsa, biyolojik ve sosyal hayata zarar verebilecek geniş bir davranış spektrumu ile oldukça yıkıcı sonuçlar doğurabilir.”
Tanı alan kişiler için destek mekanizmalarının nasıl oluşturulması gerektiği konusunda ise şunları belirtiyor: “Öncelikle bu ciddi ruh sağlığı ve sosyal hayatı etkileyecek olan hastalıkla ilgili tüm aile bireylerinin ve hastanın psikiyatrist tarafından bilgilendirilmesi gerekir. Hem ayaktan hem yatarak tedavi olunacak merkezlerin belirlenip, bilinmesi gerektiğinde başvurulması; taburculuk sonrası içinse sosyal çalışmacılarla çalışılması da ek olarak önerilmelidir. Elbette ki psikiyatrist kontrolünden çıkmamak da taburculuk sonrası mühimdir.”
Haftanın popüler haberleri
Prolink TD SYNNEX'e “Yılın Distribütörü” ödülü
Palo Alto Networks'ten Prolink TD SYNNEX'e “Yılın Distribütörü” ödülü.
Fed, politika faizini yüzde 4-4,25 aralığına indirdi
ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini beklentiler dahilinde 25 baz puan düşürerek yüzde 4-4,25 aralığına indirdi.
Esra Erbilgin'e Abdi İbrahim'de Bölüm Direktörlüğü görevi
Esra Erbilgin, Abdi İbrahim Gastro Cerrahi ve Hepatoloji Bölüm Direktörü olarak atandı.
Neslihan Nigiz Ulak'a La Lorraine’de küresel görev
La Lorraine’in Türkiye & Orta Doğu Bölge Başkan Yardımcısı Neslihan Nigiz Ulak oldu.
Brad Smith duyurdu: Washington'a 100 milyon dolarlık iklim yatırımı
Microsoft'un Başkan Yardımcısı Brad Smith, Microsoft İklim İnovasyon Fonu'nun eyaletteki şirket ve projelere 100 milyon dolar yatırım taahhüdünü vurguladı.
Microsoft, İngiltere'de 30 milyar dolar yatırım yapacak
Microsoft, 2028 yılına kadar İngiltere genelinde yapay zeka altyapısı ve devam eden operasyonlarına 30 milyar dolarlık yatırım yapacağını duyurdu.
Clearstream, Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) ile işbirliğini duyurdu
Lüksemburg’da yerleşik uluslararası merkezi saklama kuruluşu faaliyetleri yürüten Clearstream'in Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) üyesi olduğu duyuruldu.
DTÖ, yapay zekanın küresel ticareti artıracağını öngörüyor
DTÖ, "2025 Dünya Ticaret Raporu"nu yayımladı. Dünya Ticaret Örgütü, yapay zekanın küresel ticareti yüzde 37 artırmasını bekliyor.
Türk Hava Yollarının İstanbul-Sevilla seferleri başladı
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türk Hava Yollarının (THY) İstanbul-Sevilla seferlerinin bugün başladığını bildirdi.
Bakan Şimşek: Bütçe açığının yüzde 3,5 civarında olmasını bekliyoruz
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir canlı yayında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
TEKNOFEST İstanbul kapılarını açtı
TEKNOFEST, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yarışmalardan hava gösterilerine kadar birçok etkinliğe sahne olacak.
TCMB, IQ Money ve Paypole'nin faaliyet iznini iptal etti
TCMB, IQ Money ve Paypole'nin faaliyet iznini iptal etti. Karar 17 Eylül 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı.
16 Eylül 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
16 Eylül 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
TOBB Madencilik Meclisi’nden yerli kömüre destek
TOBB Türkiye Madencilik Meclisi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın yerli kömür üretimini artıracak teşvik paketine ilişkin yaptığı açıklamaya destek verdi.
Hayvancılık ve Tarım Kurulları yeni gündemlerle toplandı
TOBB Hayvancılık ve TOBB Tarım Kurulları ayrı ayrı toplanarak hayvancılık ve tarımdaki gelişmeleri değerlendirdi.
72 binden fazla motokurye kayıt altına alındı
Karayolu Taşıma Yönetmeliği değişikliğinin ardından kurye işletmeciliği faaliyetinde bulunmak üzere 74 bin 294 yetki belgesi düzenlendiği bildirildi.
Türkiye'de e-ticaret hacmi 3 trilyon lirayı aştı
Bakan Bolat, Türkiye'de e-ticaret hacminin 2024'te bir önceki yıla göre yüzde 61,7 artarak 3 trilyon lirayı aştığını belirterek, bu rakamın 90 milyar dolara tekabül ettiğini bildirdi.
TÜİK açıkladı: Hizmet üretim endeksinde artış
TÜİK, temmuz ayına ilişkin hizmet üretim endeksi verilerini açıkladı. Buna göre, endeks temmuzda geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 2,5 yükseldi.
Vatanperver Menderes, Zorlu ve Polatkan'ın idamlarının 64'üncü yılı
Yassıada'daki yargılamalar sonucu idam edilen Adnan Menderes ile Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ın vefatının üzerinden 64 yıl geçti.
Muz Kralı Hakan Bilal Kutlualp, Sadettin Saran lehine çekildi
Fenerbahçe'de başkan adaylarından biri olan Hakan Bilal Kutlualp, Sadettin Saran lehine başkan adaylığından çekildiğini açıkladı.
Zorlu Holding İnsan Kaynakları Başkanlığına Hakan Timur atandı
Zorlu Holding İnsan Kaynakları Grubu Başkanlığı görevine Hakan Timur atandı.
Egeli ihracatçılar yoğun ajanda ve gündemle ülke ülke pazar arıyor
Egeli ihracatçılar dünyanın dört bir yanında pazar arıyor. İhracatçıların Eylül ve Aralık arasındaki ajandaları yoğun geçecek.
Türk moda endüstrisi 19 firmayla Pv Paris Fuarı’na çıkarma yapıyor
Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, 16-18 Eylül 2025’te düzenlenecek PV Manufacturing Paris Fuarı’na 19 firmayla Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu 19. kez gerçekleştiriyor.
Sosyal Etki Zirvesi 14 Mayıs 2026'da
Sosyal Etki Zirvesi’nde 3.kez 14 Mayıs'ta başlıyor.
Gümrüklerde uyuşturucu geçişine af yok
Sarp Gümrük Kapısı ve İstanbul’da gerçekleştirilen iki ayrı operasyonda, 310 kilo esrar, 291 kilo kokain yakalandı.
Mitsubishi Electric, Nozomi Networks'ü satın alacak
Mitsubishi Electric, Endüstriyel Siber Savunmayı Geliştirmek ve Operasyonel Dönüşümü güçlendirmek için Nozomi Networks'ü satın alacak.
Palandöken, “Kredi kartı ve temerrüt faizleri düşürülmeli”
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken Merkez Bankası’nın kararının piyasaya olumlu yansıması için bankaların da elini taşın altına koyması gerektiğini belirtti.
Teknopark sayısı 113'e ulaştı
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, teknopark sayısının 113'e ulaştığını bildirdi
İstanbul Havalimanı Avrupa'da birinci, dünyada beşinci oldu
İstanbul Havalimanı günlük ortalama 1624 uçuşla bir kez daha Avrupa'da birinci, dünyada beşinci en yoğun havalimanı oldu.
Otomotiv ihracatında artış
Otomotiv ihracatı yılın ilk 8 ayında yüzde 7 artışla 682 bin 743'e ulaştı.
Togg T10F, 5 renk seçeneğiyle satışa sunuldu
Türkiye'nin mobilite alanında hizmet veren küresel teknoloji markası Togg, ikinci akıllı cihazı T10F’i Türkiye’de siparişe açtı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün Katar'da
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Katar ziyareti dolayısıyla Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz vekalet edecek.
Sürdürülebilir Gıda Ödülleri başvuruları başladı
Türkiye’nin gıda sektöründe sürdürülebilir dönüşümün vitrinine dönüşen Sürdürülebilir Gıda Ödülleri bu yıl üçüncü kez düzenleniyor.
Yeni bir siber saldırı: PDF fatura dolandırıcılığı
HP'ye göre saldırganlar ultra gerçekçi PDF fatura yemleriyle taktiklerini bir ileri seviyeye taşıyor.
12 Eylül 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
12 Eylül 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
Tansu Tüyel'e Peakup'ta üst düzey atama
PEAKUP Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı görevine Tansu Tüyel getirildi.
Şölen Pazarlama Genel Müdürü Orçun Doğan oldu
Şölen, Pazarlama Genel Müdürü görevine FMCG sektörünün deneyimli ismi Orçun Doğan’ın getirildiğini duyurdu.
AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Dr. Münevver Gönenç oldu
Dr. Münevver Gönenç, AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı oldu.
Şirin Işık'a Unilever'de üst düzey görev
Unilever Türkiye ve Arabistan Gıda Genel Müdürlüğü’ne Şirin Işık atandı.
Sakarya Meydan Muharebesi 104 yaşında
Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktası Sakarya Meydan Muharebesi 104 yaşında