Ülkeler iklim değişikliği nedeniyle su stresine sürükleniyor
Ülkeler iklim değişikliği nedeniyle su stresine sürükleniyor
İklim değişikliği ülkeleri su stresine sürüklüyor.
Haber Giriş Tarihi: 08.09.2023 11:48
Haber Güncellenme Tarihi: 08.09.2023 11:48
Kaynak:
AA
Uzmanlar, su stresi yaşayan ülkeler arasında 39'uncu sırada bulunan Türkiye'nin kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarının 112 milyar metreküp olduğu, bu rakamın iklim değişikliğinin etkisiyle düşebileceği uyarısında bulunuyor.
Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) tarafından geliştirilen su riski değerlendirme uygulaması Aqueduct verilerine göre, dünya çapında su talebi, 1960'tan bu yana iki kattan fazla artış gösterdi.
Dünya nüfusunun dörtte birini oluşturan ve yenilenebilir su kaynaklarının yüzde 80’ini tarım, sulama ve hayvancılık gibi alanlarda kullanan ülkeler, su yönetiminin yeterli olmaması, nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi nedenlerle bağlantılı olarak su stresi yaşıyor. Küresel nüfusun en az yüzde 50'sini oluşturan yaklaşık 4 milyar insan ise yılın en az bir ayını yüksek su stresi altında geçiriyor. Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun yüzde 83'ü, Güney Asya nüfusunun ise yüzde 74'ü aşırı su stresi yaşıyor.
Küresel sıcaklık artışının 2100 yılına kadar 1,3 santigrat derece ila 2,4 santigrat derecede sınırlandırılması durumunda dahi 2050 yılına gelindiğinde 1 milyar kişinin aşırı su stresi yaşayacağı tahmin ediliyor. Küresel su talebinin 2050 yılına kadar yüzde 20 ila yüzde 25 artacağı, Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun tamamının aşırı su stresi yaşayacağı öngörülüyor.
Toplam 164 ülkenin verilerinden yola çıkılarak hazırlanan; su stresi yaşayan ülkeler listesinin ilk sırasında Kuveyt bulunuyor. Bu ülkeyi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Umman, Katar, Bahreyn, Lübnan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan, İsrail ve Mısır takip ediyor. Türkiye ise listede 39. sırada bulunuyor.
"Türkiye, çevresindeki ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı"
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Necmettin Erbakan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, dünyadaki su kaynaklarının yer altı ve yer üstü suları olmak üzere iki ana grupta toplandığını belirtti.
Aydın, "Okyanus ve denizlerdeki sular dünyanın yaklaşık yüzde 71'ini kaplıyor. Ancak bunlar tuzlu su olduğu için büyük ölçüde kullanılamıyor. Dünyanın toplam su potansiyeli sabit olarak kabul ediliyor. Yaklaşık yüzde 97,5'i tuzlu, geri kalan 2,5'lik kısım ise tatlı sudan oluşuyor. Bu tatlı suların yaklaşık yüzde 68,7'si buzul şeklinde bulunuyor. Tatlı suların yaklaşık yüzde 30'a yakını yer altı suyu olarak biliniyor ve binde 25'lik kısmı ise yüzeysel olarak adlandırılan göller ve barajlarda biriken sulardan oluşuyor." dedi.
Bir ülkenin yenilenebilir ve kullanılabilir su potansiyeli dikkate alınarak o ülkenin su stresi oranının hesaplandığını, kişi başına düşen su miktarı 1700 metreküpün üzerindeyse o ülkede su stresi yaşanmadığını anlatan Aydın, şöyle devam etti:
"Rakam 1000-500 arasındaysa buna su kıtlığı deniyor. Eğer kişi başına düşen su miktarı 500'den küçükse mutlak su kıtlığı mevcut oluyor ve su ile ilgili problemler maksimum seviyede yaşanıyor. Türkiye'nin çevresinde, kişi başına düşen su miktarı 500 metreküpün altına inen, çoğunluğunu çöllerin oluşturduğu Ürdün ve Mısır gibi ülkeler bulunuyor fakat Türkiye bu ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı. Türkiye'de kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarı 112 milyar metreküp ve iklim değişikliğiyle ilgili tahminlere bakarsak bu miktarın düşmesi bekleniyor. Bu rakam azalmasa bile şu anda Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı yaklaşık 1300 metreküp ki bu da su stresi demek. Şu anda Türkiye'nin su stresi yaşayan ülkeler sınıfında olduğunu söylememiz mümkün."
"İklim değişikliğiyle yükselen sıcaklıklar buharlaşmayı artırıyor"
Dünya nüfusunun 1960'lı yıllarda 3 milyarken 2022 yılı itibarıyla 8 milyara ulaştığını, Türkiye nüfusunun ise 1960'ta 27 milyonken 2022'de 85 milyon civarına yükseldiğini ve su kullanımının doğrudan nüfus artışıyla ilişkili olduğunu ifade eden Aydın, suya olan talebin artmasıyla su stresinin ortaya çıktığını bildirdi.
Artan nüfus dışında su kaynaklarını tehdit eden unsurlardan birinin de küresel ısınma olduğuna dikkati çeken Aydın, iklim değişikliği ile birlikte sıcaklıkların ani yükselişinin buharlaşmayı artırdığını ve bu durumun suya olan ihtiyacı fazlalaştırdığını vurguladı.
Aydın şöyle devam etti:
"Normalde iklim dendiğinde minimum 30 yıllık ortalama kastediliyor. Küresel iklim değişikliği ve küresel ısınma ile duyduğumuz 1850'lere kıyasla atmosferdeki karbondioksit seviyesinin yaklaşık 280 ppm'den (milyonda 1 birim), 420 ppm'lere yaklaşmış olması ve yükseliş trendinin devam etmesiyle dünya ortalama sıcaklığı 1,5 derecenin altında tutulmaya çalışıyor. Ülkemizin de 2050 yılına kadar emisyonlarını nötrlemeyi hedeflediği bir taahhüttü var ama tüm ülkeler tarafından bunların tamamı yapılsa bile sıcaklıkların artmaya devam edeceği tahmin ediliyor."
Türkiye'de suyun yaklaşık 74-75'inin tarımda, yüzde 15-20'sinin sanayi ve diğer endüstrilerde, yüzde 10 ila 12'sinin de evsel ihtiyaçlar için kullanıldığını bildiren Aydın, Türkiye'nin, Akdeniz iklim kuşağında bulunması nedeniyle kuraklıktan daha fazla etkilenebileceğine ve Doğu Karadeniz dışında kalan diğer bölgelerde yağışlarda azalma ya da sabitleşme gözlemlenebileceğine işaret etti.
Suyun verimli kullanılması için vatandaşları daha bilinçli davranmaya davet eden Aydın, kullanılmış suların, arıtma işleminin ardından tarım sektöründe, park ve bahçe sulamada tercih edilerek tasarruf yapılabileceğinin altını çizdi.
"Gelecekte su savaşları çıkacak"
Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevresel Yer Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğan Yaşar, bilinçsiz su kullanımı nedeniyle ortaya çıkan su krizinin su savaşlarına dönüşebileceği öngörüsünü paylaşarak "Tüm ülkelerin suyu nasıl kullanacağını bilmesi lazım. Yoksa gerçekten dünya çok karışır. Zaten daha önce de bu nedenlerle karıştı." diye konuştu.
Bilinçli su tüketiminin, özellikle tarım sektöründe su kaynaklarının korunmasında önem taşıdığını söyleyen Yaşar, üretim aşamasında fazla miktarda suya ihtiyaç duyan sebze ve meyvelerin üretimine kurak dönemlerde ara verilmesi tavsiyesinde bulundu.
Verimli su kullanımı için vahşi sulamadan vazgeçilmesi gerektiğini, kapalı alanlardan getirilen suların damlatma gibi tasarruflu yöntemlerle sulamada kullanılabileceğini ifade eden Yaşar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Mümkün olan her yere baraj yapılmalı; hem yer altına hem yer üstüne. Yer altı barajları küçüktür ama yeraltı suları için destektir. Suyun fazla kullanıldığı sanayiler, suyun çok bulunduğu bölgelere taşınmalı. Türkiye'de suyun yüzde 70'i, nüfusun ise yüzde 30'u doğudadır. Bunun tam tersi de batı için geçerlidir. Bu yüzden suyun kullanıldığı sanayi doğuya gitmelidir. Tarım alanlarının tarıma bırakılması gerekiyor."
Şehirlerdeki yağmur ve kanalizasyon sularının ayrıştırılması, yağmur sularının ise mümkün olduğunca yeniden kullanıma sokulması gerektiğini dile getiren Yaşar, arıtma tesislerinden elde edilen suyun tarımda kullanılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ülkeler iklim değişikliği nedeniyle su stresine sürükleniyor
İklim değişikliği ülkeleri su stresine sürüklüyor.
Uzmanlar, su stresi yaşayan ülkeler arasında 39'uncu sırada bulunan Türkiye'nin kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarının 112 milyar metreküp olduğu, bu rakamın iklim değişikliğinin etkisiyle düşebileceği uyarısında bulunuyor.
Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) tarafından geliştirilen su riski değerlendirme uygulaması Aqueduct verilerine göre, dünya çapında su talebi, 1960'tan bu yana iki kattan fazla artış gösterdi.
Dünya nüfusunun dörtte birini oluşturan ve yenilenebilir su kaynaklarının yüzde 80’ini tarım, sulama ve hayvancılık gibi alanlarda kullanan ülkeler, su yönetiminin yeterli olmaması, nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi nedenlerle bağlantılı olarak su stresi yaşıyor. Küresel nüfusun en az yüzde 50'sini oluşturan yaklaşık 4 milyar insan ise yılın en az bir ayını yüksek su stresi altında geçiriyor. Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun yüzde 83'ü, Güney Asya nüfusunun ise yüzde 74'ü aşırı su stresi yaşıyor.
Küresel sıcaklık artışının 2100 yılına kadar 1,3 santigrat derece ila 2,4 santigrat derecede sınırlandırılması durumunda dahi 2050 yılına gelindiğinde 1 milyar kişinin aşırı su stresi yaşayacağı tahmin ediliyor. Küresel su talebinin 2050 yılına kadar yüzde 20 ila yüzde 25 artacağı, Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun tamamının aşırı su stresi yaşayacağı öngörülüyor.
Toplam 164 ülkenin verilerinden yola çıkılarak hazırlanan; su stresi yaşayan ülkeler listesinin ilk sırasında Kuveyt bulunuyor. Bu ülkeyi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Umman, Katar, Bahreyn, Lübnan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan, İsrail ve Mısır takip ediyor. Türkiye ise listede 39. sırada bulunuyor.
"Türkiye, çevresindeki ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı"
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Necmettin Erbakan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, dünyadaki su kaynaklarının yer altı ve yer üstü suları olmak üzere iki ana grupta toplandığını belirtti.
Aydın, "Okyanus ve denizlerdeki sular dünyanın yaklaşık yüzde 71'ini kaplıyor. Ancak bunlar tuzlu su olduğu için büyük ölçüde kullanılamıyor. Dünyanın toplam su potansiyeli sabit olarak kabul ediliyor. Yaklaşık yüzde 97,5'i tuzlu, geri kalan 2,5'lik kısım ise tatlı sudan oluşuyor. Bu tatlı suların yaklaşık yüzde 68,7'si buzul şeklinde bulunuyor. Tatlı suların yaklaşık yüzde 30'a yakını yer altı suyu olarak biliniyor ve binde 25'lik kısmı ise yüzeysel olarak adlandırılan göller ve barajlarda biriken sulardan oluşuyor." dedi.
Bir ülkenin yenilenebilir ve kullanılabilir su potansiyeli dikkate alınarak o ülkenin su stresi oranının hesaplandığını, kişi başına düşen su miktarı 1700 metreküpün üzerindeyse o ülkede su stresi yaşanmadığını anlatan Aydın, şöyle devam etti:
"Rakam 1000-500 arasındaysa buna su kıtlığı deniyor. Eğer kişi başına düşen su miktarı 500'den küçükse mutlak su kıtlığı mevcut oluyor ve su ile ilgili problemler maksimum seviyede yaşanıyor. Türkiye'nin çevresinde, kişi başına düşen su miktarı 500 metreküpün altına inen, çoğunluğunu çöllerin oluşturduğu Ürdün ve Mısır gibi ülkeler bulunuyor fakat Türkiye bu ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı. Türkiye'de kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarı 112 milyar metreküp ve iklim değişikliğiyle ilgili tahminlere bakarsak bu miktarın düşmesi bekleniyor. Bu rakam azalmasa bile şu anda Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı yaklaşık 1300 metreküp ki bu da su stresi demek. Şu anda Türkiye'nin su stresi yaşayan ülkeler sınıfında olduğunu söylememiz mümkün."
"İklim değişikliğiyle yükselen sıcaklıklar buharlaşmayı artırıyor"
Dünya nüfusunun 1960'lı yıllarda 3 milyarken 2022 yılı itibarıyla 8 milyara ulaştığını, Türkiye nüfusunun ise 1960'ta 27 milyonken 2022'de 85 milyon civarına yükseldiğini ve su kullanımının doğrudan nüfus artışıyla ilişkili olduğunu ifade eden Aydın, suya olan talebin artmasıyla su stresinin ortaya çıktığını bildirdi.
Artan nüfus dışında su kaynaklarını tehdit eden unsurlardan birinin de küresel ısınma olduğuna dikkati çeken Aydın, iklim değişikliği ile birlikte sıcaklıkların ani yükselişinin buharlaşmayı artırdığını ve bu durumun suya olan ihtiyacı fazlalaştırdığını vurguladı.
Aydın şöyle devam etti:
"Normalde iklim dendiğinde minimum 30 yıllık ortalama kastediliyor. Küresel iklim değişikliği ve küresel ısınma ile duyduğumuz 1850'lere kıyasla atmosferdeki karbondioksit seviyesinin yaklaşık 280 ppm'den (milyonda 1 birim), 420 ppm'lere yaklaşmış olması ve yükseliş trendinin devam etmesiyle dünya ortalama sıcaklığı 1,5 derecenin altında tutulmaya çalışıyor. Ülkemizin de 2050 yılına kadar emisyonlarını nötrlemeyi hedeflediği bir taahhüttü var ama tüm ülkeler tarafından bunların tamamı yapılsa bile sıcaklıkların artmaya devam edeceği tahmin ediliyor."
Türkiye'de suyun yaklaşık 74-75'inin tarımda, yüzde 15-20'sinin sanayi ve diğer endüstrilerde, yüzde 10 ila 12'sinin de evsel ihtiyaçlar için kullanıldığını bildiren Aydın, Türkiye'nin, Akdeniz iklim kuşağında bulunması nedeniyle kuraklıktan daha fazla etkilenebileceğine ve Doğu Karadeniz dışında kalan diğer bölgelerde yağışlarda azalma ya da sabitleşme gözlemlenebileceğine işaret etti.
Suyun verimli kullanılması için vatandaşları daha bilinçli davranmaya davet eden Aydın, kullanılmış suların, arıtma işleminin ardından tarım sektöründe, park ve bahçe sulamada tercih edilerek tasarruf yapılabileceğinin altını çizdi.
"Gelecekte su savaşları çıkacak"
Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevresel Yer Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğan Yaşar, bilinçsiz su kullanımı nedeniyle ortaya çıkan su krizinin su savaşlarına dönüşebileceği öngörüsünü paylaşarak "Tüm ülkelerin suyu nasıl kullanacağını bilmesi lazım. Yoksa gerçekten dünya çok karışır. Zaten daha önce de bu nedenlerle karıştı." diye konuştu.
Bilinçli su tüketiminin, özellikle tarım sektöründe su kaynaklarının korunmasında önem taşıdığını söyleyen Yaşar, üretim aşamasında fazla miktarda suya ihtiyaç duyan sebze ve meyvelerin üretimine kurak dönemlerde ara verilmesi tavsiyesinde bulundu.
Verimli su kullanımı için vahşi sulamadan vazgeçilmesi gerektiğini, kapalı alanlardan getirilen suların damlatma gibi tasarruflu yöntemlerle sulamada kullanılabileceğini ifade eden Yaşar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Mümkün olan her yere baraj yapılmalı; hem yer altına hem yer üstüne. Yer altı barajları küçüktür ama yeraltı suları için destektir. Suyun fazla kullanıldığı sanayiler, suyun çok bulunduğu bölgelere taşınmalı. Türkiye'de suyun yüzde 70'i, nüfusun ise yüzde 30'u doğudadır. Bunun tam tersi de batı için geçerlidir. Bu yüzden suyun kullanıldığı sanayi doğuya gitmelidir. Tarım alanlarının tarıma bırakılması gerekiyor."
Şehirlerdeki yağmur ve kanalizasyon sularının ayrıştırılması, yağmur sularının ise mümkün olduğunca yeniden kullanıma sokulması gerektiğini dile getiren Yaşar, arıtma tesislerinden elde edilen suyun tarımda kullanılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Haftanın popüler haberleri
TSKB'nın kurumsal yönetim ilkelerine uyumu 97 puan aldı
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.'nin kurumsal yönetim ilkelerine uyumu Saha Kurumsal Yönetim şirketi tarafından yapılan derecelendirmede 97 puan aldı.
Arena Finans'ın yeni şirket ünvanı Tera Finans oldu
Arena Finans Faktoring A.Ş.'nin yeni şirket ünvanı Tera Finans Faktoring A.Ş. oldu.
Enerji verimliliğine 20 milyar dolar yatırım yapılacak
Türkiye'nin enerji dönüşümü ve yenilenebilirde 2035 yol haritası açıklandı.
Bakan Bolat: Enflasyonda hızlı bir iniş sürecine gireceğiz
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ÖNSİAD'ın toplantısında konuştu.
İstanbul Odalar ve Borsa Müşterek Toplantısı yapıldı
İstanbul Odalar ve Borsa Müşterek Toplantısı, İstanbul Ticaret Borası (İSTİB) genel merkez binasında düzenlendi.
Sermaye Piyasaları Kongresi 10 Aralık'ta
Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi’nin sekizincisi, 10 Aralık 2024 tarihinde gerçekleşecek.
Bursa TEKSİDER Başkanlığına Nermin Ceyhan seçildi
Tekstil ve Konfeksiyon Sanayi İş İnsanları Derneği’nin (TEKSİDER) Başkanlığına Nermin Ceyhan seçildi.
TOBB açıkladı: Kurulan şirket sayısı azaldı
Kurulan şirket sayısında geçen yılın aynı ayına göre % 6,7 azalma oldu.
YourEye, yapay zeka tabanlı çözümler sunuyor
YourEye, yapay zeka tabanlı görüntü işleme teknolojileriyle sektörel çözümler sunuyor.
Destek Patent, İnovasyon Şampiyonları arasında yerini aldı
Destek Patent CEO’su Faruk Yamankaradeniz, ödülünü Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak ve TİM Başkanı Mustafa Gültepe’nin elinden aldı.
E-ticaretçiler Kasım'da rekor satış bekliyor
Türkiye'de e-ticaret sektörü "kasım rüzgarı"nda 500 milyar liralık rekor ciro bekliyor.
Atamalar Resmi Gazete'de yayımlandı
Kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan atamalar Resmi Gazete'de yayımlandı.
Tübitak, dünyanın en büyük kitap fuarı Frankfurt Kitap Fuarı’nda
Tübitak, Almanya’nın Frankfurt şehrinde düzenlenen dünyanın en büyük kitap fuarında!
Loras Holding'ten söylentilere yalanlama
Loras Holding, haber ve söylentilere KAP aracılığı ile yanıt verdi.
Yeo Teknoloji ile Defic Globe ortaklık kurdu
Yeo Teknoloji ile Defic Globe ortaklık kurduğunu KAP'a bildirdi.
Hayati Tanrıverdi, Hopi'de CPO pozisyonuna atandı
Hayati Tanrıverdi CPO olarak atandı.
BYD, Türkiye yapılanmasında Tilbe Polat'ı kadrosuna kattı
BYD Türkiye’nin Pazarlama Direktörü Tilbe Polat oldu.
Mihrican Ünlü Hopi’de CGDO pozisyonuna atandı
Mihrican Ünlü Hopi’deki kariyerine Chief Growth & Data Officer (CGDO) olarak devam edecek.
TSPB'den Dijital Finans, Teknoloji ve Hukuk Sertifika Programı
TSPB 8 Kasım 2024 - 12 Şubat 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilmek üzere “Dijital Finans, Teknoloji ve Hukuk Sertifika Programı” çevrim içi olarak planlandı.
BEKO ve C2FO’dan Tedarikçi Finansmanında örnek başarı
C2FO’nun Türkiye’de Beko ile gerçekleştirdiği ve 400 milyon dolarlık işlem hacmine ulaşan çalışma, global ölçekte örnek bir başarı hikayesi olarak yayınlandı.
Dr. Aslı Aktümen “Sosyal medyanın olumsuz etkilerine dikkat”
Dr. Aslı Aktümen, Bursader toplantısında dinleyicilere bilgiler verdi.
İş dünyasının kadın aktörleri GİFED ev sahipliğinde toplandı
Girişimci İş Kadınları Federasyonu (GİFED), bünyesindeki sekiz şehrin iş kadınlarının katılımları ile Bursa’da toplandı.
ICA, IRF Kongresi’nde ödül kazandı
ICA, IRF Kongresi’nde “Trafik Yönetimi ve Akıllı Ulaşım Sistemleri” kategorisinde ödül kazandı.
TOBB açıkladı: Kurulan şirket sayısında azalma var
Kurulan şirket sayısında geçen yılın aynı ayına göre % 6,7 azalma oldu.
Eylül'de kartlarla 1,45 trilyon lira ödendi
Kartlı ödemeler eylülde 1,45 trilyon lira oldu.
Bakan Kacır: Sağlık teknolojilerinde bir Turcorn’umuz yok
Ülkemiz teknoloji ekosistemi bugüne dek milyar dolar değerlemeyi aşan 7 teknoloji girişimi, bizim ifademizle Turcorn çıkardı ama henüz sağlık teknolojilerinde bir Turcorn’umuz yok.
Lyten, Nevada'daki fabrikasına 1 milyar dolarlık yatırım yapacak
ABD'li startup Lyten, Nevada'daki lityum-kükürt batarya fabrikasına 1 milyar dolardan fazla yatırım yapacak.
MEXT, dijital ve yeşil dönüşüm için köprü olmayı hedefliyor
MEXT, Türkiye ve AB arasında dijital ve yeşil dönüşüm için köprü olmayı hedefliyor.
Voleybol Federasyonu Başkanlığına Mehmet Akif Üstündağ seçildi
Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanlığına Mehmet Akif Üstündağ yeniden seçildi.
Marmara Park AVM “Bronz Stevie Ödülü”nü kazandı
Marmara Park AVM, “Mesut Abi Merhaba” Projesiyle “Bronz Stevie Ödülü” nü Kazandı.
Ünye Limanı’nı OYAK Çimento işletecek
OYAK Çimento, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Ünye Limanı İşletmeciliği Kiralanması İhalesi’nde en yüksek teklifi sundu ve ihaleyi kazandı.
İzocam, WCM Modelini tüm tesislerinde uygulamaya başladı
İzocam, Haziran ayında Eskişehir Tesisi’ndeki belgelendirme süreçlerini de tamamlayarak WCM Modelini tüm tesislerinde uygulamaya başladı.
Eureka etkinliği 22 Ekim'de başlıyor
Eureka’24, katılımcılarına girişim kültürünü öğretme, farklı girişimleri tanıtma, girişimcilerle birebir iletişime geçme, network ağını güçlendirme imkanı sunuyor.
Hisarcıklıoğlu'ndan ICCD üyelerine: Aramızdaki iş birliğini artırmalıyız
İslam Ticaret ve Kalkınma Odası (ICCD) toplantısı İstanbul'da yapıldı.
Şanlıurfa TSO duyurdu: "Şanlıurfa pamuğu" coğrafi işaretle tescillendi
Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) tarafından başvurusu yapılan "Şanlıurfa pamuğu" coğrafi işaretle tescil edildi.
Aksaray'dan üzücü haber! Tur otobüsü devrildi
Aksaray'da tur otobüsünün devrilmesi sonucu 6 kişi öldü, 25 kişi yaralandı.
Hindistan MB Başkanı Shaktikanta Das'tan yapay zeka endişesi
Hindistan Merkez Bankası Başkanı, yapay zekanın artan kullanımından kaynaklanan finansal istikrar riskleri konusunda uyardı.
Cosmos Yatırım Holding yeni adrese taşındı
Cosmos Yatırım Holding A.Ş. Oruçreis Mahallesi Tekstilkent Caddesi A Blok No :12/B İç Kapı No :154 Esenler/İstanbul adresine taşındı.
Fenerbahçe Futbol A.Ş. Yönetim Kurulu görev dağılımı yapıldı
Fenerbahçe Futbol A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığına Ali Yıldırım Koç seçildi.
Serdar Marangoz'a Aydem'de üst yönetim görevi
Aydem Yenilenebilir Enerji A.Ş. üst yönetim değişikliği yapıldı.