Ülkeler iklim değişikliği nedeniyle su stresine sürükleniyor
Ülkeler iklim değişikliği nedeniyle su stresine sürükleniyor
İklim değişikliği ülkeleri su stresine sürüklüyor.
Haber Giriş Tarihi: 08.09.2023 11:48
Haber Güncellenme Tarihi: 08.09.2023 11:48
Kaynak:
AA
Uzmanlar, su stresi yaşayan ülkeler arasında 39'uncu sırada bulunan Türkiye'nin kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarının 112 milyar metreküp olduğu, bu rakamın iklim değişikliğinin etkisiyle düşebileceği uyarısında bulunuyor.
Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) tarafından geliştirilen su riski değerlendirme uygulaması Aqueduct verilerine göre, dünya çapında su talebi, 1960'tan bu yana iki kattan fazla artış gösterdi.
Dünya nüfusunun dörtte birini oluşturan ve yenilenebilir su kaynaklarının yüzde 80’ini tarım, sulama ve hayvancılık gibi alanlarda kullanan ülkeler, su yönetiminin yeterli olmaması, nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi nedenlerle bağlantılı olarak su stresi yaşıyor. Küresel nüfusun en az yüzde 50'sini oluşturan yaklaşık 4 milyar insan ise yılın en az bir ayını yüksek su stresi altında geçiriyor. Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun yüzde 83'ü, Güney Asya nüfusunun ise yüzde 74'ü aşırı su stresi yaşıyor.
Küresel sıcaklık artışının 2100 yılına kadar 1,3 santigrat derece ila 2,4 santigrat derecede sınırlandırılması durumunda dahi 2050 yılına gelindiğinde 1 milyar kişinin aşırı su stresi yaşayacağı tahmin ediliyor. Küresel su talebinin 2050 yılına kadar yüzde 20 ila yüzde 25 artacağı, Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun tamamının aşırı su stresi yaşayacağı öngörülüyor.
Toplam 164 ülkenin verilerinden yola çıkılarak hazırlanan; su stresi yaşayan ülkeler listesinin ilk sırasında Kuveyt bulunuyor. Bu ülkeyi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Umman, Katar, Bahreyn, Lübnan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan, İsrail ve Mısır takip ediyor. Türkiye ise listede 39. sırada bulunuyor.
"Türkiye, çevresindeki ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı"
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Necmettin Erbakan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, dünyadaki su kaynaklarının yer altı ve yer üstü suları olmak üzere iki ana grupta toplandığını belirtti.
Aydın, "Okyanus ve denizlerdeki sular dünyanın yaklaşık yüzde 71'ini kaplıyor. Ancak bunlar tuzlu su olduğu için büyük ölçüde kullanılamıyor. Dünyanın toplam su potansiyeli sabit olarak kabul ediliyor. Yaklaşık yüzde 97,5'i tuzlu, geri kalan 2,5'lik kısım ise tatlı sudan oluşuyor. Bu tatlı suların yaklaşık yüzde 68,7'si buzul şeklinde bulunuyor. Tatlı suların yaklaşık yüzde 30'a yakını yer altı suyu olarak biliniyor ve binde 25'lik kısmı ise yüzeysel olarak adlandırılan göller ve barajlarda biriken sulardan oluşuyor." dedi.
Bir ülkenin yenilenebilir ve kullanılabilir su potansiyeli dikkate alınarak o ülkenin su stresi oranının hesaplandığını, kişi başına düşen su miktarı 1700 metreküpün üzerindeyse o ülkede su stresi yaşanmadığını anlatan Aydın, şöyle devam etti:
"Rakam 1000-500 arasındaysa buna su kıtlığı deniyor. Eğer kişi başına düşen su miktarı 500'den küçükse mutlak su kıtlığı mevcut oluyor ve su ile ilgili problemler maksimum seviyede yaşanıyor. Türkiye'nin çevresinde, kişi başına düşen su miktarı 500 metreküpün altına inen, çoğunluğunu çöllerin oluşturduğu Ürdün ve Mısır gibi ülkeler bulunuyor fakat Türkiye bu ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı. Türkiye'de kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarı 112 milyar metreküp ve iklim değişikliğiyle ilgili tahminlere bakarsak bu miktarın düşmesi bekleniyor. Bu rakam azalmasa bile şu anda Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı yaklaşık 1300 metreküp ki bu da su stresi demek. Şu anda Türkiye'nin su stresi yaşayan ülkeler sınıfında olduğunu söylememiz mümkün."
"İklim değişikliğiyle yükselen sıcaklıklar buharlaşmayı artırıyor"
Dünya nüfusunun 1960'lı yıllarda 3 milyarken 2022 yılı itibarıyla 8 milyara ulaştığını, Türkiye nüfusunun ise 1960'ta 27 milyonken 2022'de 85 milyon civarına yükseldiğini ve su kullanımının doğrudan nüfus artışıyla ilişkili olduğunu ifade eden Aydın, suya olan talebin artmasıyla su stresinin ortaya çıktığını bildirdi.
Artan nüfus dışında su kaynaklarını tehdit eden unsurlardan birinin de küresel ısınma olduğuna dikkati çeken Aydın, iklim değişikliği ile birlikte sıcaklıkların ani yükselişinin buharlaşmayı artırdığını ve bu durumun suya olan ihtiyacı fazlalaştırdığını vurguladı.
Aydın şöyle devam etti:
"Normalde iklim dendiğinde minimum 30 yıllık ortalama kastediliyor. Küresel iklim değişikliği ve küresel ısınma ile duyduğumuz 1850'lere kıyasla atmosferdeki karbondioksit seviyesinin yaklaşık 280 ppm'den (milyonda 1 birim), 420 ppm'lere yaklaşmış olması ve yükseliş trendinin devam etmesiyle dünya ortalama sıcaklığı 1,5 derecenin altında tutulmaya çalışıyor. Ülkemizin de 2050 yılına kadar emisyonlarını nötrlemeyi hedeflediği bir taahhüttü var ama tüm ülkeler tarafından bunların tamamı yapılsa bile sıcaklıkların artmaya devam edeceği tahmin ediliyor."
Türkiye'de suyun yaklaşık 74-75'inin tarımda, yüzde 15-20'sinin sanayi ve diğer endüstrilerde, yüzde 10 ila 12'sinin de evsel ihtiyaçlar için kullanıldığını bildiren Aydın, Türkiye'nin, Akdeniz iklim kuşağında bulunması nedeniyle kuraklıktan daha fazla etkilenebileceğine ve Doğu Karadeniz dışında kalan diğer bölgelerde yağışlarda azalma ya da sabitleşme gözlemlenebileceğine işaret etti.
Suyun verimli kullanılması için vatandaşları daha bilinçli davranmaya davet eden Aydın, kullanılmış suların, arıtma işleminin ardından tarım sektöründe, park ve bahçe sulamada tercih edilerek tasarruf yapılabileceğinin altını çizdi.
"Gelecekte su savaşları çıkacak"
Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevresel Yer Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğan Yaşar, bilinçsiz su kullanımı nedeniyle ortaya çıkan su krizinin su savaşlarına dönüşebileceği öngörüsünü paylaşarak "Tüm ülkelerin suyu nasıl kullanacağını bilmesi lazım. Yoksa gerçekten dünya çok karışır. Zaten daha önce de bu nedenlerle karıştı." diye konuştu.
Bilinçli su tüketiminin, özellikle tarım sektöründe su kaynaklarının korunmasında önem taşıdığını söyleyen Yaşar, üretim aşamasında fazla miktarda suya ihtiyaç duyan sebze ve meyvelerin üretimine kurak dönemlerde ara verilmesi tavsiyesinde bulundu.
Verimli su kullanımı için vahşi sulamadan vazgeçilmesi gerektiğini, kapalı alanlardan getirilen suların damlatma gibi tasarruflu yöntemlerle sulamada kullanılabileceğini ifade eden Yaşar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Mümkün olan her yere baraj yapılmalı; hem yer altına hem yer üstüne. Yer altı barajları küçüktür ama yeraltı suları için destektir. Suyun fazla kullanıldığı sanayiler, suyun çok bulunduğu bölgelere taşınmalı. Türkiye'de suyun yüzde 70'i, nüfusun ise yüzde 30'u doğudadır. Bunun tam tersi de batı için geçerlidir. Bu yüzden suyun kullanıldığı sanayi doğuya gitmelidir. Tarım alanlarının tarıma bırakılması gerekiyor."
Şehirlerdeki yağmur ve kanalizasyon sularının ayrıştırılması, yağmur sularının ise mümkün olduğunca yeniden kullanıma sokulması gerektiğini dile getiren Yaşar, arıtma tesislerinden elde edilen suyun tarımda kullanılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ülkeler iklim değişikliği nedeniyle su stresine sürükleniyor
İklim değişikliği ülkeleri su stresine sürüklüyor.
Uzmanlar, su stresi yaşayan ülkeler arasında 39'uncu sırada bulunan Türkiye'nin kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarının 112 milyar metreküp olduğu, bu rakamın iklim değişikliğinin etkisiyle düşebileceği uyarısında bulunuyor.
Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) tarafından geliştirilen su riski değerlendirme uygulaması Aqueduct verilerine göre, dünya çapında su talebi, 1960'tan bu yana iki kattan fazla artış gösterdi.
Dünya nüfusunun dörtte birini oluşturan ve yenilenebilir su kaynaklarının yüzde 80’ini tarım, sulama ve hayvancılık gibi alanlarda kullanan ülkeler, su yönetiminin yeterli olmaması, nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi nedenlerle bağlantılı olarak su stresi yaşıyor. Küresel nüfusun en az yüzde 50'sini oluşturan yaklaşık 4 milyar insan ise yılın en az bir ayını yüksek su stresi altında geçiriyor. Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun yüzde 83'ü, Güney Asya nüfusunun ise yüzde 74'ü aşırı su stresi yaşıyor.
Küresel sıcaklık artışının 2100 yılına kadar 1,3 santigrat derece ila 2,4 santigrat derecede sınırlandırılması durumunda dahi 2050 yılına gelindiğinde 1 milyar kişinin aşırı su stresi yaşayacağı tahmin ediliyor. Küresel su talebinin 2050 yılına kadar yüzde 20 ila yüzde 25 artacağı, Orta Doğu ve Kuzey Afrika nüfusunun tamamının aşırı su stresi yaşayacağı öngörülüyor.
Toplam 164 ülkenin verilerinden yola çıkılarak hazırlanan; su stresi yaşayan ülkeler listesinin ilk sırasında Kuveyt bulunuyor. Bu ülkeyi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Umman, Katar, Bahreyn, Lübnan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan, İsrail ve Mısır takip ediyor. Türkiye ise listede 39. sırada bulunuyor.
"Türkiye, çevresindeki ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı"
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Necmettin Erbakan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, dünyadaki su kaynaklarının yer altı ve yer üstü suları olmak üzere iki ana grupta toplandığını belirtti.
Aydın, "Okyanus ve denizlerdeki sular dünyanın yaklaşık yüzde 71'ini kaplıyor. Ancak bunlar tuzlu su olduğu için büyük ölçüde kullanılamıyor. Dünyanın toplam su potansiyeli sabit olarak kabul ediliyor. Yaklaşık yüzde 97,5'i tuzlu, geri kalan 2,5'lik kısım ise tatlı sudan oluşuyor. Bu tatlı suların yaklaşık yüzde 68,7'si buzul şeklinde bulunuyor. Tatlı suların yaklaşık yüzde 30'a yakını yer altı suyu olarak biliniyor ve binde 25'lik kısmı ise yüzeysel olarak adlandırılan göller ve barajlarda biriken sulardan oluşuyor." dedi.
Bir ülkenin yenilenebilir ve kullanılabilir su potansiyeli dikkate alınarak o ülkenin su stresi oranının hesaplandığını, kişi başına düşen su miktarı 1700 metreküpün üzerindeyse o ülkede su stresi yaşanmadığını anlatan Aydın, şöyle devam etti:
"Rakam 1000-500 arasındaysa buna su kıtlığı deniyor. Eğer kişi başına düşen su miktarı 500'den küçükse mutlak su kıtlığı mevcut oluyor ve su ile ilgili problemler maksimum seviyede yaşanıyor. Türkiye'nin çevresinde, kişi başına düşen su miktarı 500 metreküpün altına inen, çoğunluğunu çöllerin oluşturduğu Ürdün ve Mısır gibi ülkeler bulunuyor fakat Türkiye bu ülkelere kıyasla su kaynakları konusunda daha şanslı. Türkiye'de kullanılabilir yıllık yenilenebilir su miktarı 112 milyar metreküp ve iklim değişikliğiyle ilgili tahminlere bakarsak bu miktarın düşmesi bekleniyor. Bu rakam azalmasa bile şu anda Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı yaklaşık 1300 metreküp ki bu da su stresi demek. Şu anda Türkiye'nin su stresi yaşayan ülkeler sınıfında olduğunu söylememiz mümkün."
"İklim değişikliğiyle yükselen sıcaklıklar buharlaşmayı artırıyor"
Dünya nüfusunun 1960'lı yıllarda 3 milyarken 2022 yılı itibarıyla 8 milyara ulaştığını, Türkiye nüfusunun ise 1960'ta 27 milyonken 2022'de 85 milyon civarına yükseldiğini ve su kullanımının doğrudan nüfus artışıyla ilişkili olduğunu ifade eden Aydın, suya olan talebin artmasıyla su stresinin ortaya çıktığını bildirdi.
Artan nüfus dışında su kaynaklarını tehdit eden unsurlardan birinin de küresel ısınma olduğuna dikkati çeken Aydın, iklim değişikliği ile birlikte sıcaklıkların ani yükselişinin buharlaşmayı artırdığını ve bu durumun suya olan ihtiyacı fazlalaştırdığını vurguladı.
Aydın şöyle devam etti:
"Normalde iklim dendiğinde minimum 30 yıllık ortalama kastediliyor. Küresel iklim değişikliği ve küresel ısınma ile duyduğumuz 1850'lere kıyasla atmosferdeki karbondioksit seviyesinin yaklaşık 280 ppm'den (milyonda 1 birim), 420 ppm'lere yaklaşmış olması ve yükseliş trendinin devam etmesiyle dünya ortalama sıcaklığı 1,5 derecenin altında tutulmaya çalışıyor. Ülkemizin de 2050 yılına kadar emisyonlarını nötrlemeyi hedeflediği bir taahhüttü var ama tüm ülkeler tarafından bunların tamamı yapılsa bile sıcaklıkların artmaya devam edeceği tahmin ediliyor."
Türkiye'de suyun yaklaşık 74-75'inin tarımda, yüzde 15-20'sinin sanayi ve diğer endüstrilerde, yüzde 10 ila 12'sinin de evsel ihtiyaçlar için kullanıldığını bildiren Aydın, Türkiye'nin, Akdeniz iklim kuşağında bulunması nedeniyle kuraklıktan daha fazla etkilenebileceğine ve Doğu Karadeniz dışında kalan diğer bölgelerde yağışlarda azalma ya da sabitleşme gözlemlenebileceğine işaret etti.
Suyun verimli kullanılması için vatandaşları daha bilinçli davranmaya davet eden Aydın, kullanılmış suların, arıtma işleminin ardından tarım sektöründe, park ve bahçe sulamada tercih edilerek tasarruf yapılabileceğinin altını çizdi.
"Gelecekte su savaşları çıkacak"
Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevresel Yer Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğan Yaşar, bilinçsiz su kullanımı nedeniyle ortaya çıkan su krizinin su savaşlarına dönüşebileceği öngörüsünü paylaşarak "Tüm ülkelerin suyu nasıl kullanacağını bilmesi lazım. Yoksa gerçekten dünya çok karışır. Zaten daha önce de bu nedenlerle karıştı." diye konuştu.
Bilinçli su tüketiminin, özellikle tarım sektöründe su kaynaklarının korunmasında önem taşıdığını söyleyen Yaşar, üretim aşamasında fazla miktarda suya ihtiyaç duyan sebze ve meyvelerin üretimine kurak dönemlerde ara verilmesi tavsiyesinde bulundu.
Verimli su kullanımı için vahşi sulamadan vazgeçilmesi gerektiğini, kapalı alanlardan getirilen suların damlatma gibi tasarruflu yöntemlerle sulamada kullanılabileceğini ifade eden Yaşar, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Mümkün olan her yere baraj yapılmalı; hem yer altına hem yer üstüne. Yer altı barajları küçüktür ama yeraltı suları için destektir. Suyun fazla kullanıldığı sanayiler, suyun çok bulunduğu bölgelere taşınmalı. Türkiye'de suyun yüzde 70'i, nüfusun ise yüzde 30'u doğudadır. Bunun tam tersi de batı için geçerlidir. Bu yüzden suyun kullanıldığı sanayi doğuya gitmelidir. Tarım alanlarının tarıma bırakılması gerekiyor."
Şehirlerdeki yağmur ve kanalizasyon sularının ayrıştırılması, yağmur sularının ise mümkün olduğunca yeniden kullanıma sokulması gerektiğini dile getiren Yaşar, arıtma tesislerinden elde edilen suyun tarımda kullanılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Haftanın popüler haberleri
Yat ticaretinde dünyada ikinci sıradayız
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar, Türkiye’nin 2025 yılı yat siparişleri defterine göre dünyada İtalya’dan sonra ikinci sırada olduğunu söyledi.
THY, İslamabad ve Lahor seferlerini iptal etti. Sebep: Saldırılar
THY, Hindistan'ın Pakistan'a saldırısı nedeniyle bugün İstanbul'dan yapılması planlanan İslamabad ve Lahor seferlerini karşılıklı iptal etti.
Hazım Akyol, Vakıf Leasing Yönetim Kurulu Başkanı oldu
Vakıf Leasing yeni yönetim kurulunu duyurdu.
Sümer Varlık 37 milyon lira temettü dağıtacak
Sümer Varlık Yönetim A.Ş. Yönetim Kurulu, 2024 yılı kârından 37 milyon TL temettü dağıtımını onayladı. Ödemeler 18 Haziran’dan itibaren yapılacak.
ATO Başkanı Baran: Vergi afları vergi zeminini bozuyor
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, "Vergi sistemimiz, adil, şeffaf ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulmalıdır" dedi.
Dijital mevduat bankası ColendiBank faaliyetlerine başladı
ColendiBank, Türkiye’nin ilk yapay zeka temelli, doğuştan dijital mevduat bankası olarak faaliyetlerine başladı.
Bakan Uraloğlu, TikTok'tan çocuk ve gençlere yönelik hassasiyet istedi
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TikTok Devletlerle İlişkiler ve Kamu Politikaları Türkiye ve Bölge Başkanı Sn. Fatih Kafadar’ı kabul etti.
Türk Ticaret Bankası, 112 yıl sonra yeniden faaliyette
112 yıllık banka, ihracatçılara finansal çözümler sunarak ekonomiye destek olacak.
Uber, Trendyol GO’yu satın aldı
Trendyol Grubu, teslimat hizmeti Trendyol GO’nun yüzde 85’lik hissesinin Uber Technologies, Inc.’e devri konusunda anlaşmaya vardığını duyurdu.
Türkiye, Hindistan'ın Pakistan'a füze saldırısını kınadı
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada; Pakistan ile Hindistan arasında yaşanmakta olan gelişmelerin endişeyle takip edildiği belirtildi.
Loras Holding Yönetim Kurulu görev dağılımı yaptı
Loras Holding yönetim kurulunda görev dağılımı yaptığını duyurdu.
THY Teknik ile Rolls-Royce işbirliği
THY, Rolls-Royce ile işbirliğine gittiklerini duyurdu.
Fahrettin Günalp Ertik, Bizim Toptan'da Yönetim Kurulu Üyesi oldu
Ali Ülker'in istifasıyla boşalan Yönetim Kurulu Üyeliğine Fahrettin Günalp Ertik atandı.
Odine ve Turkcell, CC-Global Awards 2025 finalisti
17 Haziran'da Berlin'de düzenlenecek törende kazananlar açıklanacak.
ABD Michigan'daki Pine River Güneş Enerjisi Parkı bitti
DTE Energy, ABD Michigan'da gerçekleştirmekte olduğu Pine River Güneş Enerjisi Parkı’nın yapımını sonuçlandırdı.
Çiçekçiler Anneler Günü hazırlıklarına başladı
Anneler Günü'ne kısa süre kala çiçek sektöründe hazırlıklar devam ediyor.
Fakir Premium SR 9800 tescillendi
Fakir Hausgeräte'nin Premium SR 9800 S model süpürgesi F.A.Z. tarafından yapılan detaylı performans analizlerinde rakiplerini geride bırakarak zirveye yerleşti.
Velar Makine, EYDEP-BSertifikası almaya hak kazandı
Velar Makine, Savunma Sanayi Başkanlığı'nın EYDEP programı kapsamında yüksek yetkinlik seviyesini temsil eden B seviye sertifika almaya hak kazandı.
Sibel Selvi: Marka hikayeleri akılda kalıcıdır
İnomist İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı Sibel Selvi, Marka hikayelerinin duygusal bağ kurarak sadakati artırdığını ve uzun vadeli başarı getirdiğini söyledi.
Philips, saç şekillendirme ürün ailesine üç yeni model ekledi
Philips'ten saç şekillendirme rutinlerini dönüştüren 3 yeni ürün ekledi.
Limak Çimento’nun dekarbonizasyon hedeflerine SBTi onayı
Limak Çimento’nun 2030 yakın dönem ve 2050 net sıfır emisyon azaltım hedefleri, Bilimsel Temelli Hedefler Girişimi (SBTi) tarafından onaylandı.
Türk iş dünyası ABD ve AB pazarında daha güçlü temsil edilmeli
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan, Meclis toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
En değerli vitrin artık cep telefonlarının ekranları
Eskiden bir ürün satmak için iyi bir mekân bulup dükkân açmanın yeterli iken günümüzde en değerli vitrinin cep telefonlarının ekranları olduğu bir gerçek.
Nisan 2025’te 4.052 Sanayi Kapasite Raporu onaylandı
TOBB tarafından Nisan 2025’te onaylanan kapasite raporu sayısı Nisan 2024’e göre %11,7 (423 adet) artarak 4.052 adet oldu.
Hisarcıklıoğlu'nun vergi denetimleri için olur ve olmazları
Hisarcıklıoğlu’ndan ‘vergi denetimleri’ mesajı!
Türk firmaları Erbil'de Orta Doğu Turizm Fuarına katıldı
Irak'ın Erbil kentinde düzenlenen Orta Doğu Turizm Fuarı’na Türkiye'den çok sayıda turizm şirketinin yanı sıra 20 ülkeden 150'den fazla şirket katıldı.
Sabiha Gökçen, "Avrupa’da en hızlı büyüyen havalimanı'' oldu
İstanbul Sabiha Gökçen, "Avrupa’da en hızlı büyüyen havalimanı'' oldu.
Semra KARSU, QNB Finansal Kiralama'dan istifa etti
QNB Finansal Kiralama şirketi, Genel Müdür Yardımcısı Semra Karsu'nun görevinden ayrıldığını duyurdu.
Big Chefs'in YKB Gamze Hatice Cizreli, Vekili Saruhan Tan seçildi
Büyük Şefler Gıda şirketinde Yönetim Kurulu Başkanlığına Gamze Hatice Cizreli, Başkan Vekilliğine Saruhan Tan seçildi.
KOSGEB desteğinde ikinci başvuru dönemi başladı
KOSGEB Kapasite Geliştirme Destek Programı'nda ikinci başvuru dönemi başladı. Başvurular 30 Haziran'a kadar yapılabilecek.
TEI'ye Verimlilikte 4 ödül
Verimlilik Proje Ödülleri kapsamında TEI, dört farklı projesiyle ödüle layık görüldü.
Otokar COBRA II zırhlı araçları Romanya'da üretilecek
Otokar, Romanya’nın önde gelen savunma sanayii şirketlerinden Automecanica S.A. ile bir Ortak Girişim Anlaşması imzaladı.
Friedrich Merz kimdir?
Almanya Şansölyesi seçilen Friedrich Merz kimdir? sorusu dünyada en çok sorgulanan konu oldu.
Dondurulmuş gıdalar çözülmeden mi çözüldükten sonra mı pişirilmeli?
Dondurulmuş gıdalarda "Süpermarket Denetimi: Uyarı Eksikliği" konusu dünya gündeminde!
Çinli e-ticaret platformları ABD tüketicilerinin gözdesi oldu
Ticaret gerilimlerine rağmen DHgate ve Taobao gibi Çinli e-ticaret platformları, ABD'de rekabetçi fiyatları ve sosyal medya pazarlamasıyla yükselişe geçti.
Bakan Şimşek: Dezenflasyon süreci devam ediyor
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyon sürecine dair veriler paylaştı.
Agrotech, tarımda yapay zeka destekleri sunuyor
AgroTech AI, tarım sektörünün dijitalleşmesine katkı sunmayı amaçlayan stratejik bir adım olarak hayata geçirildi.
Kron Teknoloji Yönetim Kurulu belirlendi
Kron Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanlığına Lütfi Yenel, Başkan Yardımcılığına Ayşe Yenel seçildi.
Orhun Kartal, Hun Yenilenebilir Enerji YK Başkanı seçildi
Hun Yenilenebilir Enerji Üretim A.Ş., Yönetim Kurulu görev dağılımını KAP aracılığıyla duyurdu.
Torunlar GYO'nun olağan genel kurulu 29 Mayıs 2025'te
Torunlar GYO, olağan genel kurul toplantısını 29 Mayıs 2025 tarihinde yapacağını duyurdu.