"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Temiz su kaynaklarına erişim beka meselesidir.
Haber Giriş Tarihi: 03.12.2024 19:21
Haber Güncellenme Tarihi: 03.12.2024 19:24
Kaynak:
AA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Tarım ve Orman Bakanlığınca düzenlenen Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapımı tamamlanan 564 Tesisin Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.
DSİ tarafından 77 şehirde yapımı tamamlanan eserlerin hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, 8'i baraj, 48'i gölet, 1'i yer altı barajı, 115'i sulama tesisi, 26'sı içme suyu tesisi, 1'i hidroelektrik santral ve 15 arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmeti ile 350'si taşkın kontrol tesisi olmak üzere toplam yatırım bedeli 98 milyar lira olan eserlerle 185 milyon metreküp hacminde su depolama kapasitesinin geliştirileceğini söyledi.
1 milyon 147 bin dekarlık arazinin sulamaya açılacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ayrıca yıllık 224 milyon metreküp içme suyu sağlamış, günlük 402 bin metreküp içme suyu arıtma kapasitesi ilave etmiş oluyoruz. Yine 484 meskul mahal ve 348 bin dekarlık araziyi taşkın zararlarından koruyor, 128 milyon kilovatsaat hidroelektrik enerji üretiyor, 3 milyon 54 bin dekar alanın tescilini yapıyoruz. Tamamlanan 564 yeni tesisimizle Türkiye ekonomisine yıllık 18 milyar lira tutarında ciddi bir katkı vereceğiz. Bu projeler arasında öne çıkan Yozgat İnandır Barajı'nın, Mersin Sorgun Barajı'nın ve Isparta, Yenişarbademli Şehit Gökhan Eriç Barajı'nı açılışlarını da inşallah birazdan canlı bağlantılarla gerçekleştireceğiz."
Erdoğan, milletin hizmetine sunmaktan kıvanç duydukları bu eserlerin hayata geçirilmesine vesile olan Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve yüklenici firmalarına ayrı ayrı teşekkür ederek, işçisinden mühendisine, bu yatırımların tamamlanmasında sorumluluk üstlenen, emek veren, alın teri döken herkese şükranlarını sundu.
"Tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik"
Suyun hem inanç hem tarih hem de kültür dünyasında hayati bir yer tuttuğunu anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Öyle ki tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik. Evlerimizi, şehirlerimizi, meydanlarımızı suyun bereketiyle şenlendirdik. Camilerimizi, sokaklarımızı, caddelerimizi su yollarıyla, çeşmelerle, şadırvanlarla donattık. Bahçelerimizi su kanallarıyla, havuzlarla, fevvarelerle süsledik. Su yollarının bakım ve inşasının yanında halka ücretsiz su dağıtmak için su vakıfları kurduk. Bunun da ötesine geçerek, millet olarak aşkımızı, tutkumuzu, sevdamızı suyla anlattık, suya nakşettik.
Divan şiirimizin anıt isimlerinden Fuzuli, bakınız ne diyor. 'İşte peykanın gönül hecrinde şevkum sakin et. Susuzam bir kez bu sahrada. Benim için are su.' Yani Kirpiğin iste gönül, dinsin hicran özlemi. Susuz kaldım bu çölde, benim için ara su. O büyük şair, işte bu Su Kasidesi ile Peygamber Efendimize olan sevgi ve hürmetini suyla, su gibi berrak bir dille ifade etmiştir. Nakkaşlarımız, hattatlarımız, ebruzenlerimiz minyatürlerini, levhalarını, ebrularını yine su motifleriyle, su kıvrımlarıyla süslemiştir. Dolayısıyla su, hayatımızı idame ettirdiğimiz bir nimet olma yanında kültür kodlarımızda da baş köşeyi ayırdığımız mümtaz bir yere sahip olmuştur."
Erdoğan, günümüz dünyasında suyun kullanım alanıyla birlikte stratejik öneminin de arttığını ifade ederek, "Bizim de tarım, enerji, ulaşım, gıda ve turizm gibi sektörler başta olmak üzere artan su ihtiyacımız, üzerimizde daha fazla baskı oluşturuyor." dedi.
Bazı temel gerçekleri de paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, "Dünyadaki suyun yüzde 97,5'i deniz ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır. Yani dünyanın 3'te 2'si suyla kaplı olsa da insanın kullanabileceği miktar son derece kısıtlıdır. Geriye kalan tatlı su miktarının da ancak yüzde 1'lik bölümü kullanılabilir durumdadır. Ulaşılabildiğimiz temiz su kaynakları, yeryüzündeki tatlı su potansiyelinin sadece yüzde 0,1'ini teşkil ediyor." diye konuştu.
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Erdoğan, kaynakların bu denli sınırlı olmasının suyu hem son derece değerli hem de stratejik bir kaynak haline getirdiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat, ülkemiz dahil dünyanın birçok yerinde su, hala sınırsız bir kaynak olarak algılanmaya devam ediyor. Bu tamamen yanlış, temelsiz ve tehlikeli bir bakış açısıdır. Tam aksine su, sınırsız olmak bir yana, gün geçtikçe tükenen, kirlenen, azalan, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır. Küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklık, çölleşme, plansız sanayileşme ve kentleşme nedeniyle su kaynaklarımız olumsuz etkileniyor. Tüm bunlarla birlikte, hızlı tüketim kültürü ve su kirliliği gibi tehditler de kullanılabilir temiz su kaynaklarının hızla erimesine yol açıyor."
Erdoğan, su kaynaklarının azalmasına sebep olan bir başka önemli faktörün ise küresel nüfus artışı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"50 yıl önce 4 milyar civarında olan dünya nüfusu, bugün 8 milyarın üzerine çıktı. Ancak nüfus artarken, yeryüzüne düşen yağış miktarında herhangi bir artış yaşanmıyor. İklim değişikliği su kaynaklarımızı miktar ve kalite bakımından olumsuz etkilerken; küresel ısınma afetlerin sıklığını ve şiddetini de artırmaktadır. Dikkat ederseniz son yıllarda su baskınları, seller, fırtınalar, orman yangınları ve kuraklık gibi doğal afetlerle daha sık karşılaşıyoruz. Özellikle bizim de içinde yer aldığımız Akdeniz havzasındaki ülkeler, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerine en fazla maruz kalan ülkelerdir. Geçtiğimiz bahar ve yaz mevsiminde şu gerçeği hepimiz gördük, güney ve batı illerimiz orman yangınlarıyla mücadele ederken kuzey bölgelerimizdeki şehirlerimiz sel felaketleriyle boğuşuyordu. Şairlere ilham veren ığıl ığıl yağan yağmurların yerini, aniden bastıran ve çoğu zaman su baskınlarına sebep olan şiddetli yağışlar aldı. Tabiattaki düzen bozuldukça, nimetler de birer afete dönüşmektedir."
Doğadaki bozulmanın temel sebebinin, kaynakların hoyratça kullanılması, bilinçsizce tüketilmesi olduğunu ve bunun arkasında da insanın tabiatla kurduğu ilişkinin değişmesi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Suyu, toprağı, havayı, ormanlarımızı fütursuzca sömürülecek imkanlar değil, bizden sonra gelecek nesillere teslim edeceğimiz birer emanet olarak görmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, bu konuda tedbir alınıp bir an önce harekete geçilmezse ileride karşılaşılacak sorunların boyutlarının çok daha büyük olacağına dikkati çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Açık söylüyorum, temiz su kaynaklarına erişim, bir beka meselesidir. Pek çok alanda gecikme telafi edilebilir ama su konusunda yaşanacak en ufak bir gecikme, telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Türkiye olarak, bu anlayışla geniş bir yelpazede kritik adımlar atıyoruz. İklim kriziyle mücadeleye en fazla destek veren ülkeler arasındayız. Ağaçlandırma seferberliği ve tasarrufu teşvik eden kampanyalarımızla toplumsal farkındalığı artırmaya çalışıyoruz. Aynı şekilde 'Sıfır Atık' projemizle israfı önlemeyi, kaynaklarımızı daha verimli kullanmayı amaçlıyoruz. 2053 yılı için belirlediğimiz net sıfır emisyon hedefimize ulaşıncaya kadar bu mücadelemizi kararlıkla devam ettireceğiz."
Erdoğan, su güvencesinin aynı zamanda gıda güvenliği anlamına geldiğini belirterek "Su yoksa tarım yok, gıda yok, bizi ve canlıları hayatta tutacak, tutunacak dalımız yok demektir. Tarım ve gıda sektörü, suya en fazla ihtiyaç duyulan, suyun en yoğun şekilde kullanıldığı alanlar olarak tebarüz ediyor. Gıda güvenliğimizi sağlamak için su kaynaklarımızı etkin ve verimli kullanmak, tasarruf etmek, bizim için ihtiyaçtan da öte zorunluluktur." diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Temiz su kaynaklarına erişim beka meselesidir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Tarım ve Orman Bakanlığınca düzenlenen Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapımı tamamlanan 564 Tesisin Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.
DSİ tarafından 77 şehirde yapımı tamamlanan eserlerin hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, 8'i baraj, 48'i gölet, 1'i yer altı barajı, 115'i sulama tesisi, 26'sı içme suyu tesisi, 1'i hidroelektrik santral ve 15 arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmeti ile 350'si taşkın kontrol tesisi olmak üzere toplam yatırım bedeli 98 milyar lira olan eserlerle 185 milyon metreküp hacminde su depolama kapasitesinin geliştirileceğini söyledi.
1 milyon 147 bin dekarlık arazinin sulamaya açılacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ayrıca yıllık 224 milyon metreküp içme suyu sağlamış, günlük 402 bin metreküp içme suyu arıtma kapasitesi ilave etmiş oluyoruz. Yine 484 meskul mahal ve 348 bin dekarlık araziyi taşkın zararlarından koruyor, 128 milyon kilovatsaat hidroelektrik enerji üretiyor, 3 milyon 54 bin dekar alanın tescilini yapıyoruz. Tamamlanan 564 yeni tesisimizle Türkiye ekonomisine yıllık 18 milyar lira tutarında ciddi bir katkı vereceğiz. Bu projeler arasında öne çıkan Yozgat İnandır Barajı'nın, Mersin Sorgun Barajı'nın ve Isparta, Yenişarbademli Şehit Gökhan Eriç Barajı'nı açılışlarını da inşallah birazdan canlı bağlantılarla gerçekleştireceğiz."
Erdoğan, milletin hizmetine sunmaktan kıvanç duydukları bu eserlerin hayata geçirilmesine vesile olan Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve yüklenici firmalarına ayrı ayrı teşekkür ederek, işçisinden mühendisine, bu yatırımların tamamlanmasında sorumluluk üstlenen, emek veren, alın teri döken herkese şükranlarını sundu.
"Tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik"
Suyun hem inanç hem tarih hem de kültür dünyasında hayati bir yer tuttuğunu anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Öyle ki tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik. Evlerimizi, şehirlerimizi, meydanlarımızı suyun bereketiyle şenlendirdik. Camilerimizi, sokaklarımızı, caddelerimizi su yollarıyla, çeşmelerle, şadırvanlarla donattık. Bahçelerimizi su kanallarıyla, havuzlarla, fevvarelerle süsledik. Su yollarının bakım ve inşasının yanında halka ücretsiz su dağıtmak için su vakıfları kurduk. Bunun da ötesine geçerek, millet olarak aşkımızı, tutkumuzu, sevdamızı suyla anlattık, suya nakşettik.
Divan şiirimizin anıt isimlerinden Fuzuli, bakınız ne diyor. 'İşte peykanın gönül hecrinde şevkum sakin et. Susuzam bir kez bu sahrada. Benim için are su.' Yani Kirpiğin iste gönül, dinsin hicran özlemi. Susuz kaldım bu çölde, benim için ara su. O büyük şair, işte bu Su Kasidesi ile Peygamber Efendimize olan sevgi ve hürmetini suyla, su gibi berrak bir dille ifade etmiştir. Nakkaşlarımız, hattatlarımız, ebruzenlerimiz minyatürlerini, levhalarını, ebrularını yine su motifleriyle, su kıvrımlarıyla süslemiştir. Dolayısıyla su, hayatımızı idame ettirdiğimiz bir nimet olma yanında kültür kodlarımızda da baş köşeyi ayırdığımız mümtaz bir yere sahip olmuştur."
Erdoğan, günümüz dünyasında suyun kullanım alanıyla birlikte stratejik öneminin de arttığını ifade ederek, "Bizim de tarım, enerji, ulaşım, gıda ve turizm gibi sektörler başta olmak üzere artan su ihtiyacımız, üzerimizde daha fazla baskı oluşturuyor." dedi.
Bazı temel gerçekleri de paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, "Dünyadaki suyun yüzde 97,5'i deniz ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır. Yani dünyanın 3'te 2'si suyla kaplı olsa da insanın kullanabileceği miktar son derece kısıtlıdır. Geriye kalan tatlı su miktarının da ancak yüzde 1'lik bölümü kullanılabilir durumdadır. Ulaşılabildiğimiz temiz su kaynakları, yeryüzündeki tatlı su potansiyelinin sadece yüzde 0,1'ini teşkil ediyor." diye konuştu.
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Erdoğan, kaynakların bu denli sınırlı olmasının suyu hem son derece değerli hem de stratejik bir kaynak haline getirdiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat, ülkemiz dahil dünyanın birçok yerinde su, hala sınırsız bir kaynak olarak algılanmaya devam ediyor. Bu tamamen yanlış, temelsiz ve tehlikeli bir bakış açısıdır. Tam aksine su, sınırsız olmak bir yana, gün geçtikçe tükenen, kirlenen, azalan, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır. Küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklık, çölleşme, plansız sanayileşme ve kentleşme nedeniyle su kaynaklarımız olumsuz etkileniyor. Tüm bunlarla birlikte, hızlı tüketim kültürü ve su kirliliği gibi tehditler de kullanılabilir temiz su kaynaklarının hızla erimesine yol açıyor."
Erdoğan, su kaynaklarının azalmasına sebep olan bir başka önemli faktörün ise küresel nüfus artışı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"50 yıl önce 4 milyar civarında olan dünya nüfusu, bugün 8 milyarın üzerine çıktı. Ancak nüfus artarken, yeryüzüne düşen yağış miktarında herhangi bir artış yaşanmıyor. İklim değişikliği su kaynaklarımızı miktar ve kalite bakımından olumsuz etkilerken; küresel ısınma afetlerin sıklığını ve şiddetini de artırmaktadır. Dikkat ederseniz son yıllarda su baskınları, seller, fırtınalar, orman yangınları ve kuraklık gibi doğal afetlerle daha sık karşılaşıyoruz. Özellikle bizim de içinde yer aldığımız Akdeniz havzasındaki ülkeler, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerine en fazla maruz kalan ülkelerdir. Geçtiğimiz bahar ve yaz mevsiminde şu gerçeği hepimiz gördük, güney ve batı illerimiz orman yangınlarıyla mücadele ederken kuzey bölgelerimizdeki şehirlerimiz sel felaketleriyle boğuşuyordu. Şairlere ilham veren ığıl ığıl yağan yağmurların yerini, aniden bastıran ve çoğu zaman su baskınlarına sebep olan şiddetli yağışlar aldı. Tabiattaki düzen bozuldukça, nimetler de birer afete dönüşmektedir."
Doğadaki bozulmanın temel sebebinin, kaynakların hoyratça kullanılması, bilinçsizce tüketilmesi olduğunu ve bunun arkasında da insanın tabiatla kurduğu ilişkinin değişmesi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Suyu, toprağı, havayı, ormanlarımızı fütursuzca sömürülecek imkanlar değil, bizden sonra gelecek nesillere teslim edeceğimiz birer emanet olarak görmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, bu konuda tedbir alınıp bir an önce harekete geçilmezse ileride karşılaşılacak sorunların boyutlarının çok daha büyük olacağına dikkati çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Açık söylüyorum, temiz su kaynaklarına erişim, bir beka meselesidir. Pek çok alanda gecikme telafi edilebilir ama su konusunda yaşanacak en ufak bir gecikme, telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Türkiye olarak, bu anlayışla geniş bir yelpazede kritik adımlar atıyoruz. İklim kriziyle mücadeleye en fazla destek veren ülkeler arasındayız. Ağaçlandırma seferberliği ve tasarrufu teşvik eden kampanyalarımızla toplumsal farkındalığı artırmaya çalışıyoruz. Aynı şekilde 'Sıfır Atık' projemizle israfı önlemeyi, kaynaklarımızı daha verimli kullanmayı amaçlıyoruz. 2053 yılı için belirlediğimiz net sıfır emisyon hedefimize ulaşıncaya kadar bu mücadelemizi kararlıkla devam ettireceğiz."
Erdoğan, su güvencesinin aynı zamanda gıda güvenliği anlamına geldiğini belirterek "Su yoksa tarım yok, gıda yok, bizi ve canlıları hayatta tutacak, tutunacak dalımız yok demektir. Tarım ve gıda sektörü, suya en fazla ihtiyaç duyulan, suyun en yoğun şekilde kullanıldığı alanlar olarak tebarüz ediyor. Gıda güvenliğimizi sağlamak için su kaynaklarımızı etkin ve verimli kullanmak, tasarruf etmek, bizim için ihtiyaçtan da öte zorunluluktur." diye konuştu.
Kaynak: AA
Haftanın popüler haberleri
Teknofest girişimleri Türkiye Innovation Week'te ödülleri topladı
T3 Vakfı tarafından desteklenen üç yenilikçi girişim, Türkiye Innovation Week 2025’te önemli ödüller kazanarak adlarını zirveye yazdırdı.
İstanbul Moda Akademisi'nden çanta tasarım atölyesi
Çanta tasarımına ilgi duyanlar için İMA'da 3 aylık özel program başlıyor. Eğitim, tasarımdan üretime, logo çalışmasından pazarlamaya tüm süreçleri kapsıyor.
Mustafa Söylemez: Sürdürülebilir üretim için sağlıklı hayvanlar şart
MSD Hayvan Sağlığı, üreticilere ve veteriner hekimlere yönelik bütüncül sağlık çözümleri sunarken, tüketici güveni ve gıda güvenliği konularında da aktif rol oynuyor.
DCP Toner, işlerinizin akmamaması için doğru yazıcıyı seçin diyor
Doğru yazıcı ise uzun vadede zaman ve paradan tasarruf ettirirken, günlük operasyonların sorunsuz yürümesine katkı sağlar. Kısa vadeli fiyat avantajlarından ziyade, uzun vadeli işletme maliyetlerini ve verimliliği dikkate almak gerekir.
Tüsiad ve EBRD Yönetim Kurullarında kadınların eşit temsilini istiyor
TÜSİAD ve EBRD “Yönetim Kurullarında Kadınların Eşit Temsili için Aday Gösterme Süreçleri” toplantı serisinin ilkini gerçekleştirdi.
Goodyear'dan kış mevsiminde sürüş güvenliği için ipuçları
Sıcaklıklar düştüğünde lastiklerin yol tutuşu özellikle hayati önem taşıyor. Goodyear'dan kış mevsiminde sürüş güvenliği için ipuçları!
İki yeni OSB açılıyor
Ankara Anadolu Geri Dönüşümcüleri İhtisas OSB ve Çorum Merkez 2. OSB açılacak.
Psikolog Özgenur Taşkın: Mobbinge maruz kalıyorsanız dikkat!
Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, Mobbingin depresyona sebep olabileceğini dile getiriyor.
Kalkınamadan yaşlanmak
İTOSAM "Gelişmekte olan ülkeleri bekleyen büyük tehdit: Kalkınamadan yaşlanmak" başlıklı görüş yazısı yayınladı.
İTO Başkanı Avdagiç’ten rotatif kredi önerisi
İTO Başkanı Avdagiç Nefes Kredisi türünde “rotatif kredi” önerisinde bulundu.
Golden Drum’dan Türkiye’ye 6 ödül
Golden Drum Uluslararası Yaratıcılık Festivali Slovenya’da gerçekleşti. CarrefourSA ve TBWAİstanbul’un Hayalet Ağlar projesi 6 kategoride ödüle layık görüldü.
Ayşe Eralp, Abdi İbrahim Uluslararası Pazarlar İK Direktörü oldu
Abdi İbrahim’de gerçekleşen üst düzey atamalar kapsamında Ayşe Arsoy Eralp, Uluslararası Pazarlar İnsan Kaynakları Direktörü oldu.
Türkiye ihracatının yüzde 11'ine demir çelik imzası
Demir ve çelik sektörü, Türkiye'nin ihracatındaki güçlü rolünü sürdürdü. Yılın ilk 8 ayında iki sektör toplam 19,7 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi.
Dünya sofralarını Türk gıdaları süslüyor
Son 22 yılda gıda ihracatını 9 kat artıran Türkiye, dünya gıda ihracatından yüzde 1, 5 pay alıyor.
Tolga Eşiz: ERP ile her şey yönetilmez
Özellikle milyon dolarlık ERP (Kurumsal Kaynak Planlama) yatırımlarının beklenen verimi sunamaması, sıkça karşılaşılan bir sorun. Tolga Eşiz'den çözüm önerileri!
Yusuf Arslantürk, Agrotech CTO'su oldu
Tarım teknolojileri alanında faaliyet gösteren Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım AŞ'nin Teknolojiden Sorumlu Üst Yöneticisi (CTO) Yusuf Arslantürk oldu.
Hisarcıklıoğlu'ndan gençlere "Önce Kontrol, Sonra İtimat" nasihati
Hisarcıklıoğlu kendi ilkelerini: “İşten Artmaz, Dişten Artar", "İşin Hilesi Dürüstlüktür", "Önce Kontrol, Sonra İtimat", "Hafızasına Güvenen Daima Yanılır", "İşte İdare Olmaz" cümleleri ile özetledi.
Belçika'daki genel grev sancıları da beraberinde getirdi
Belçika'da çalışanlar, hükümetin kemer sıkma politikalarını protesto etmek için bir günlük grev başlatırken, ülke genelinde kamu hizmetleri ve toplu taşıma aksadı, uçuşlar durdu.
vivo X300 ve vivo X300 Pro görüntü kaliteleriyle iddialı
vivo, Şanghay'da yeni amiral gemisi X300 Serisini tanıttı ve mobil fotoğrafçılıkta yeni bir dönemin kapılarını araladı.
Genç Başarı Eğitim Vakfı’nın Genel Müdürü Fulya Koyuncu oldu
Genç Başarı Eğitim Vakfı, yeni dönemine güçlü bir liderle adım attı. Dr. Fulya Koyuncu, 1 Ekim 2025 tarihi itibarıyla Vakfın Genel Müdürü olarak göreve başladı.
JYSK, Bursa'da mağaza açıyor
JYSK, Türkiye’deki büyüme stratejisi doğrultusunda İstanbul dışındaki ilk mağazasını Bursa'da açıyor.
ZF, otobüs üreticileri için yazılım güncelleme süreçlerini kolaylaştırıyor
ZF'nin Yazılım Güncelleme Yönetim Sistemi (SUMS) Hizmet Paketi, otobüs OEM'lerinin güncelleme işlemlerini UN/ECE R156 standardına uygun olarak güvenli bir şekilde gerçekleştirmelerini sağlıyor.
Genç kitleler sosyal medya aracılığıyla örgüye yöneliyor
Toygun Batallı: Genç kitlelerin sosyal medya aracılığıyla örgüye yönelmesi, sektörü modern bir hobi ve sürdürülebilir moda trendinin parçası haline getirdi.
Upsonic 1 milyon dolar yatırım aldı
Geliştirdiği AgentOS ve AI Agent Framework altyapılarıyla fintek ve bankaların tekrarlayan operasyonlarını otonom hale getiren Upsonic, 1 milyon dolar yatırım aldı.
Matriks genel müdürlük görevine Arkın Şengönül getirildi
Matriks Finansal Teknolojiler AŞ'de yeni genel müdürlük görevine, Ürün Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arkın Şengönül getirildi.
1,7 ton kokain cinsi uyuşturucu yakalandı
İstanbul Ambarlı Limanında şüpheli konteynere yönelik kontroller neticesinde 1,7 ton fosil ununa emdirilmiş vaziyette kokain cinsi uyuşturucu yakalandı.
13 Ekim 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
13 Ekim 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
MTV kapanıyor
Paramount Global, MTV’nin 31 Aralık 2025 itibarıyla yayınlarını kalıcı olarak sonlandıracağını duyurdu.
Levent İşeri, Koleksiyon Mobilya GM oldu
Levent İşeri, Koleksiyon Mobilya Sanayi AŞ’nin yeni Genel Müdürü olarak görevine başladı.
Harun Taş, Akenerji GM Yardımcısı oldu.
Akenerji’nin Üretim Genel Müdür Yardımcısı Harun Taş oldu.
Nalan Özgür'e Perfetti Van Melle'de küresel görev
Perfetti Van Melle Türkiye Pazarlama Direktörü Nalan Özgür, Avrupa’da üst düzey göreve atandı.
Salesforce, Meksika'ya yatırım yapacak
Salesforce, Meksika'daki hizmetlerini geliştirmek için 1 milyar dolar yatırım yapacak.
Hacıalioğlu'ndan sitem: TÜRSAB seçim yarışı adil mi?
TÜRSAB Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu, mevcut Başkan Firuz Bağlıkaya'nın TÜRSAB Başkanlık seçiminde adil yarışmadığını belirtti.
80 ülkede 161 bin çalışanı olan Saint-Gobain, Türkiye'de de faaliyette
Hafif ve sürdürülebilir yapı çözümlerinde dünya lideri Saint-Gobain, “Lead & Grow” (Liderlik Et ve Büyü) stratejisiyle her bölgede hizmet veriyor.
Hindistan merkezli VAV Lipids, Türkiye pazarında lider olmak istiyor
Türkiye pazarında da faaliyet gösteren Hindistan merkezli VAV Lipids sektörde her geçen gün büyüyen lipit talebine karşılık vererek saç bakımında daha güçlü sonuçlar elde edilmesine destek oluyor.
Nergis Erişir: Farklı ve yeni bir şeyler söyleme zamanı
Nergis Erişir, Voga Medya’nın kişi ve kurumlara; dijital marka stratejisi, kreatif içerik üretimi, web tasarımı, yazılım geliştirme ve prodüksiyon gibi birçok alanda bütünleşik marka danışmanlığı sunacağını duyurdu.
Yeşilova Otomotiv, Busworld’de ürünlerini sergiledi
Yeşilova Otomotiv, ticari araç endüstrisinin en prestijli buluşmalarından Busworld 2025 Brüksel Fuarı’nda yerini alarak dünya devlerinin yoğun ilgisini çekti.
Yalıtım, doğal afetlerde riski azaltan en etkili yöntemlerden biri
ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ozan Turan: “Yalıtım, doğal afetlerde riski azaltan en etkili yöntemlerden biri”
Denizli Dijital Dönüşüm Konferansı 22 Ekim'de
Denizli Dijital Dönüşüm Konferansı 22 Ekim Çarşamba günü saat 12:30'da Anemon Grand Denizli Otel'de yapılacak.
Mesken kiralarından yüzde 20 stopaj iddialarına yalanlama
Hazine ve Maliye Bakanlığı, mesken kiralarından yüzde 20 stopaj kesintisi yapılacağına yönelik haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.