"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Temiz su kaynaklarına erişim beka meselesidir.
Haber Giriş Tarihi: 03.12.2024 19:21
Haber Güncellenme Tarihi: 03.12.2024 19:24
Kaynak:
AA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Tarım ve Orman Bakanlığınca düzenlenen Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapımı tamamlanan 564 Tesisin Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.
DSİ tarafından 77 şehirde yapımı tamamlanan eserlerin hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, 8'i baraj, 48'i gölet, 1'i yer altı barajı, 115'i sulama tesisi, 26'sı içme suyu tesisi, 1'i hidroelektrik santral ve 15 arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmeti ile 350'si taşkın kontrol tesisi olmak üzere toplam yatırım bedeli 98 milyar lira olan eserlerle 185 milyon metreküp hacminde su depolama kapasitesinin geliştirileceğini söyledi.
1 milyon 147 bin dekarlık arazinin sulamaya açılacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ayrıca yıllık 224 milyon metreküp içme suyu sağlamış, günlük 402 bin metreküp içme suyu arıtma kapasitesi ilave etmiş oluyoruz. Yine 484 meskul mahal ve 348 bin dekarlık araziyi taşkın zararlarından koruyor, 128 milyon kilovatsaat hidroelektrik enerji üretiyor, 3 milyon 54 bin dekar alanın tescilini yapıyoruz. Tamamlanan 564 yeni tesisimizle Türkiye ekonomisine yıllık 18 milyar lira tutarında ciddi bir katkı vereceğiz. Bu projeler arasında öne çıkan Yozgat İnandır Barajı'nın, Mersin Sorgun Barajı'nın ve Isparta, Yenişarbademli Şehit Gökhan Eriç Barajı'nı açılışlarını da inşallah birazdan canlı bağlantılarla gerçekleştireceğiz."
Erdoğan, milletin hizmetine sunmaktan kıvanç duydukları bu eserlerin hayata geçirilmesine vesile olan Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve yüklenici firmalarına ayrı ayrı teşekkür ederek, işçisinden mühendisine, bu yatırımların tamamlanmasında sorumluluk üstlenen, emek veren, alın teri döken herkese şükranlarını sundu.
"Tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik"
Suyun hem inanç hem tarih hem de kültür dünyasında hayati bir yer tuttuğunu anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Öyle ki tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik. Evlerimizi, şehirlerimizi, meydanlarımızı suyun bereketiyle şenlendirdik. Camilerimizi, sokaklarımızı, caddelerimizi su yollarıyla, çeşmelerle, şadırvanlarla donattık. Bahçelerimizi su kanallarıyla, havuzlarla, fevvarelerle süsledik. Su yollarının bakım ve inşasının yanında halka ücretsiz su dağıtmak için su vakıfları kurduk. Bunun da ötesine geçerek, millet olarak aşkımızı, tutkumuzu, sevdamızı suyla anlattık, suya nakşettik.
Divan şiirimizin anıt isimlerinden Fuzuli, bakınız ne diyor. 'İşte peykanın gönül hecrinde şevkum sakin et. Susuzam bir kez bu sahrada. Benim için are su.' Yani Kirpiğin iste gönül, dinsin hicran özlemi. Susuz kaldım bu çölde, benim için ara su. O büyük şair, işte bu Su Kasidesi ile Peygamber Efendimize olan sevgi ve hürmetini suyla, su gibi berrak bir dille ifade etmiştir. Nakkaşlarımız, hattatlarımız, ebruzenlerimiz minyatürlerini, levhalarını, ebrularını yine su motifleriyle, su kıvrımlarıyla süslemiştir. Dolayısıyla su, hayatımızı idame ettirdiğimiz bir nimet olma yanında kültür kodlarımızda da baş köşeyi ayırdığımız mümtaz bir yere sahip olmuştur."
Erdoğan, günümüz dünyasında suyun kullanım alanıyla birlikte stratejik öneminin de arttığını ifade ederek, "Bizim de tarım, enerji, ulaşım, gıda ve turizm gibi sektörler başta olmak üzere artan su ihtiyacımız, üzerimizde daha fazla baskı oluşturuyor." dedi.
Bazı temel gerçekleri de paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, "Dünyadaki suyun yüzde 97,5'i deniz ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır. Yani dünyanın 3'te 2'si suyla kaplı olsa da insanın kullanabileceği miktar son derece kısıtlıdır. Geriye kalan tatlı su miktarının da ancak yüzde 1'lik bölümü kullanılabilir durumdadır. Ulaşılabildiğimiz temiz su kaynakları, yeryüzündeki tatlı su potansiyelinin sadece yüzde 0,1'ini teşkil ediyor." diye konuştu.
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Erdoğan, kaynakların bu denli sınırlı olmasının suyu hem son derece değerli hem de stratejik bir kaynak haline getirdiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat, ülkemiz dahil dünyanın birçok yerinde su, hala sınırsız bir kaynak olarak algılanmaya devam ediyor. Bu tamamen yanlış, temelsiz ve tehlikeli bir bakış açısıdır. Tam aksine su, sınırsız olmak bir yana, gün geçtikçe tükenen, kirlenen, azalan, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır. Küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklık, çölleşme, plansız sanayileşme ve kentleşme nedeniyle su kaynaklarımız olumsuz etkileniyor. Tüm bunlarla birlikte, hızlı tüketim kültürü ve su kirliliği gibi tehditler de kullanılabilir temiz su kaynaklarının hızla erimesine yol açıyor."
Erdoğan, su kaynaklarının azalmasına sebep olan bir başka önemli faktörün ise küresel nüfus artışı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"50 yıl önce 4 milyar civarında olan dünya nüfusu, bugün 8 milyarın üzerine çıktı. Ancak nüfus artarken, yeryüzüne düşen yağış miktarında herhangi bir artış yaşanmıyor. İklim değişikliği su kaynaklarımızı miktar ve kalite bakımından olumsuz etkilerken; küresel ısınma afetlerin sıklığını ve şiddetini de artırmaktadır. Dikkat ederseniz son yıllarda su baskınları, seller, fırtınalar, orman yangınları ve kuraklık gibi doğal afetlerle daha sık karşılaşıyoruz. Özellikle bizim de içinde yer aldığımız Akdeniz havzasındaki ülkeler, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerine en fazla maruz kalan ülkelerdir. Geçtiğimiz bahar ve yaz mevsiminde şu gerçeği hepimiz gördük, güney ve batı illerimiz orman yangınlarıyla mücadele ederken kuzey bölgelerimizdeki şehirlerimiz sel felaketleriyle boğuşuyordu. Şairlere ilham veren ığıl ığıl yağan yağmurların yerini, aniden bastıran ve çoğu zaman su baskınlarına sebep olan şiddetli yağışlar aldı. Tabiattaki düzen bozuldukça, nimetler de birer afete dönüşmektedir."
Doğadaki bozulmanın temel sebebinin, kaynakların hoyratça kullanılması, bilinçsizce tüketilmesi olduğunu ve bunun arkasında da insanın tabiatla kurduğu ilişkinin değişmesi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Suyu, toprağı, havayı, ormanlarımızı fütursuzca sömürülecek imkanlar değil, bizden sonra gelecek nesillere teslim edeceğimiz birer emanet olarak görmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, bu konuda tedbir alınıp bir an önce harekete geçilmezse ileride karşılaşılacak sorunların boyutlarının çok daha büyük olacağına dikkati çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Açık söylüyorum, temiz su kaynaklarına erişim, bir beka meselesidir. Pek çok alanda gecikme telafi edilebilir ama su konusunda yaşanacak en ufak bir gecikme, telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Türkiye olarak, bu anlayışla geniş bir yelpazede kritik adımlar atıyoruz. İklim kriziyle mücadeleye en fazla destek veren ülkeler arasındayız. Ağaçlandırma seferberliği ve tasarrufu teşvik eden kampanyalarımızla toplumsal farkındalığı artırmaya çalışıyoruz. Aynı şekilde 'Sıfır Atık' projemizle israfı önlemeyi, kaynaklarımızı daha verimli kullanmayı amaçlıyoruz. 2053 yılı için belirlediğimiz net sıfır emisyon hedefimize ulaşıncaya kadar bu mücadelemizi kararlıkla devam ettireceğiz."
Erdoğan, su güvencesinin aynı zamanda gıda güvenliği anlamına geldiğini belirterek "Su yoksa tarım yok, gıda yok, bizi ve canlıları hayatta tutacak, tutunacak dalımız yok demektir. Tarım ve gıda sektörü, suya en fazla ihtiyaç duyulan, suyun en yoğun şekilde kullanıldığı alanlar olarak tebarüz ediyor. Gıda güvenliğimizi sağlamak için su kaynaklarımızı etkin ve verimli kullanmak, tasarruf etmek, bizim için ihtiyaçtan da öte zorunluluktur." diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Temiz su kaynaklarına erişim beka meselesidir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Tarım ve Orman Bakanlığınca düzenlenen Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapımı tamamlanan 564 Tesisin Toplu Açılış Töreni'nde konuştu.
DSİ tarafından 77 şehirde yapımı tamamlanan eserlerin hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, 8'i baraj, 48'i gölet, 1'i yer altı barajı, 115'i sulama tesisi, 26'sı içme suyu tesisi, 1'i hidroelektrik santral ve 15 arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmeti ile 350'si taşkın kontrol tesisi olmak üzere toplam yatırım bedeli 98 milyar lira olan eserlerle 185 milyon metreküp hacminde su depolama kapasitesinin geliştirileceğini söyledi.
1 milyon 147 bin dekarlık arazinin sulamaya açılacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Ayrıca yıllık 224 milyon metreküp içme suyu sağlamış, günlük 402 bin metreküp içme suyu arıtma kapasitesi ilave etmiş oluyoruz. Yine 484 meskul mahal ve 348 bin dekarlık araziyi taşkın zararlarından koruyor, 128 milyon kilovatsaat hidroelektrik enerji üretiyor, 3 milyon 54 bin dekar alanın tescilini yapıyoruz. Tamamlanan 564 yeni tesisimizle Türkiye ekonomisine yıllık 18 milyar lira tutarında ciddi bir katkı vereceğiz. Bu projeler arasında öne çıkan Yozgat İnandır Barajı'nın, Mersin Sorgun Barajı'nın ve Isparta, Yenişarbademli Şehit Gökhan Eriç Barajı'nı açılışlarını da inşallah birazdan canlı bağlantılarla gerçekleştireceğiz."
Erdoğan, milletin hizmetine sunmaktan kıvanç duydukları bu eserlerin hayata geçirilmesine vesile olan Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve yüklenici firmalarına ayrı ayrı teşekkür ederek, işçisinden mühendisine, bu yatırımların tamamlanmasında sorumluluk üstlenen, emek veren, alın teri döken herkese şükranlarını sundu.
"Tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik"
Suyun hem inanç hem tarih hem de kültür dünyasında hayati bir yer tuttuğunu anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Öyle ki tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik. Evlerimizi, şehirlerimizi, meydanlarımızı suyun bereketiyle şenlendirdik. Camilerimizi, sokaklarımızı, caddelerimizi su yollarıyla, çeşmelerle, şadırvanlarla donattık. Bahçelerimizi su kanallarıyla, havuzlarla, fevvarelerle süsledik. Su yollarının bakım ve inşasının yanında halka ücretsiz su dağıtmak için su vakıfları kurduk. Bunun da ötesine geçerek, millet olarak aşkımızı, tutkumuzu, sevdamızı suyla anlattık, suya nakşettik.
Divan şiirimizin anıt isimlerinden Fuzuli, bakınız ne diyor. 'İşte peykanın gönül hecrinde şevkum sakin et. Susuzam bir kez bu sahrada. Benim için are su.' Yani Kirpiğin iste gönül, dinsin hicran özlemi. Susuz kaldım bu çölde, benim için ara su. O büyük şair, işte bu Su Kasidesi ile Peygamber Efendimize olan sevgi ve hürmetini suyla, su gibi berrak bir dille ifade etmiştir. Nakkaşlarımız, hattatlarımız, ebruzenlerimiz minyatürlerini, levhalarını, ebrularını yine su motifleriyle, su kıvrımlarıyla süslemiştir. Dolayısıyla su, hayatımızı idame ettirdiğimiz bir nimet olma yanında kültür kodlarımızda da baş köşeyi ayırdığımız mümtaz bir yere sahip olmuştur."
Erdoğan, günümüz dünyasında suyun kullanım alanıyla birlikte stratejik öneminin de arttığını ifade ederek, "Bizim de tarım, enerji, ulaşım, gıda ve turizm gibi sektörler başta olmak üzere artan su ihtiyacımız, üzerimizde daha fazla baskı oluşturuyor." dedi.
Bazı temel gerçekleri de paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, "Dünyadaki suyun yüzde 97,5'i deniz ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır. Yani dünyanın 3'te 2'si suyla kaplı olsa da insanın kullanabileceği miktar son derece kısıtlıdır. Geriye kalan tatlı su miktarının da ancak yüzde 1'lik bölümü kullanılabilir durumdadır. Ulaşılabildiğimiz temiz su kaynakları, yeryüzündeki tatlı su potansiyelinin sadece yüzde 0,1'ini teşkil ediyor." diye konuştu.
"Su, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır"
Erdoğan, kaynakların bu denli sınırlı olmasının suyu hem son derece değerli hem de stratejik bir kaynak haline getirdiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat, ülkemiz dahil dünyanın birçok yerinde su, hala sınırsız bir kaynak olarak algılanmaya devam ediyor. Bu tamamen yanlış, temelsiz ve tehlikeli bir bakış açısıdır. Tam aksine su, sınırsız olmak bir yana, gün geçtikçe tükenen, kirlenen, azalan, azaldıkça kıymeti daha da artan bir kaynaktır. Küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklık, çölleşme, plansız sanayileşme ve kentleşme nedeniyle su kaynaklarımız olumsuz etkileniyor. Tüm bunlarla birlikte, hızlı tüketim kültürü ve su kirliliği gibi tehditler de kullanılabilir temiz su kaynaklarının hızla erimesine yol açıyor."
Erdoğan, su kaynaklarının azalmasına sebep olan bir başka önemli faktörün ise küresel nüfus artışı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"50 yıl önce 4 milyar civarında olan dünya nüfusu, bugün 8 milyarın üzerine çıktı. Ancak nüfus artarken, yeryüzüne düşen yağış miktarında herhangi bir artış yaşanmıyor. İklim değişikliği su kaynaklarımızı miktar ve kalite bakımından olumsuz etkilerken; küresel ısınma afetlerin sıklığını ve şiddetini de artırmaktadır. Dikkat ederseniz son yıllarda su baskınları, seller, fırtınalar, orman yangınları ve kuraklık gibi doğal afetlerle daha sık karşılaşıyoruz. Özellikle bizim de içinde yer aldığımız Akdeniz havzasındaki ülkeler, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerine en fazla maruz kalan ülkelerdir. Geçtiğimiz bahar ve yaz mevsiminde şu gerçeği hepimiz gördük, güney ve batı illerimiz orman yangınlarıyla mücadele ederken kuzey bölgelerimizdeki şehirlerimiz sel felaketleriyle boğuşuyordu. Şairlere ilham veren ığıl ığıl yağan yağmurların yerini, aniden bastıran ve çoğu zaman su baskınlarına sebep olan şiddetli yağışlar aldı. Tabiattaki düzen bozuldukça, nimetler de birer afete dönüşmektedir."
Doğadaki bozulmanın temel sebebinin, kaynakların hoyratça kullanılması, bilinçsizce tüketilmesi olduğunu ve bunun arkasında da insanın tabiatla kurduğu ilişkinin değişmesi olduğunu söyleyen Erdoğan, "Suyu, toprağı, havayı, ormanlarımızı fütursuzca sömürülecek imkanlar değil, bizden sonra gelecek nesillere teslim edeceğimiz birer emanet olarak görmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, bu konuda tedbir alınıp bir an önce harekete geçilmezse ileride karşılaşılacak sorunların boyutlarının çok daha büyük olacağına dikkati çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Açık söylüyorum, temiz su kaynaklarına erişim, bir beka meselesidir. Pek çok alanda gecikme telafi edilebilir ama su konusunda yaşanacak en ufak bir gecikme, telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Türkiye olarak, bu anlayışla geniş bir yelpazede kritik adımlar atıyoruz. İklim kriziyle mücadeleye en fazla destek veren ülkeler arasındayız. Ağaçlandırma seferberliği ve tasarrufu teşvik eden kampanyalarımızla toplumsal farkındalığı artırmaya çalışıyoruz. Aynı şekilde 'Sıfır Atık' projemizle israfı önlemeyi, kaynaklarımızı daha verimli kullanmayı amaçlıyoruz. 2053 yılı için belirlediğimiz net sıfır emisyon hedefimize ulaşıncaya kadar bu mücadelemizi kararlıkla devam ettireceğiz."
Erdoğan, su güvencesinin aynı zamanda gıda güvenliği anlamına geldiğini belirterek "Su yoksa tarım yok, gıda yok, bizi ve canlıları hayatta tutacak, tutunacak dalımız yok demektir. Tarım ve gıda sektörü, suya en fazla ihtiyaç duyulan, suyun en yoğun şekilde kullanıldığı alanlar olarak tebarüz ediyor. Gıda güvenliğimizi sağlamak için su kaynaklarımızı etkin ve verimli kullanmak, tasarruf etmek, bizim için ihtiyaçtan da öte zorunluluktur." diye konuştu.
Kaynak: AA
Haftanın popüler haberleri
Manisa BBB Ferdi Zeyrek, son yolculuğuna uğurlandı
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, son yolculuğuna uğurlandı.
Ne Eğitimde Ne İstihdamda Ne Yetiştirmede Olan Gençler problem mi?
İTOSAM, İstanbul’da Ne Eğitimde Ne İstihdamda Ne Yetiştirmede Olan Gençler (NEİY) başlıklı araştırma raporunu yayınladı.
KOSGEB İş Geliştirme Desteği başvuruları devam ediyor
2025 yılının 2. dönem başvuruları 2-30 Haziran 2025 tarihinde gerçekleşecek.
Gümrüklerde kaçakçılık ve uyuşturucuya karşı amansız mücadele
Ticaret Bakanlığı 5 ayda 26 milyar 449 milyon Türk Lirası tutarındaki kaçakçılığı önledi.
Nilüfer Çevikel, Dosabsiad Başkanlığını Onur Kutlualp'e devretti
İş dünyasının önde gelen temsilcilerinin yoğun katılım gösterdiği kurulda, DOSABSİAD Başkanlığı bayrağını üyelerin oy birliğiyle Onur Kutlualp devraldı.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası 136 yaşında
6 Haziran 1889 tarihinde kurulan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) 136’ıncı yaşını kutluyor.
Sağlık sektöründe elektronik kimlik doğrulama başladı
1 Temmuz 2025 tarihi itibarıyla Türkiye genelindeki tüm vakıf ve özel sağlık kuruluşlarında çipli kimlik kartı ve parmak iziyle kimlik doğrulama zorunlu hale gelecek.
TCL, Arsenal ile olan sponsorluğunun kapsamını genişletti
TCL, Arsenal Futbol Kulübü ile olan iş birliğini küresel ölçekte genişlettiğini duyurdu.
AstraZeneca devrim yaratan 80+ onkoloji çalışmasını açıkladı
AstraZeneca, ASCO'da 80'den fazla yeni onkoloji çalışmasının sonuçlarını paylaştı.
IFS, Gartner Raporunda Kurumsal Varlık Yönetiminde lider
IFS, Gartner Raporunda Kurumsal Varlık Yönetimi kategorisinde lider konumda!
Esiad Başkanı Sibel Zorlu, Ege'nin AI potansiyelini değerlendirdi
Sibel Zorlu, İzmir ve Manisa'nın yapay zeka potansiyelini değerlendirdi.
Jülide Çağlı, Bacacı Holding Kurumsal İletişim Direktörü oldu
Bacacı Yatırım Holding’in Kurumsal İletişim Direktörü Jülide Çağlı oldu.
Hava yolunu ilk 5 ayda 85,4 milyon yolcu kullandı
Hava yolunu ocak-mayıs döneminde 85,4 milyon yolcu kullandı.
EPDK 12 şirkete lisans verdi
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), 12 şirkete lisans verirken, 5 şirketin lisansını sonlandırdı.
Mayısta en fazla aylık reel getiri mevduat faizinde oldu
TÜFE ile indirgendiğinde mayısta en yüksek aylık reel getiri yüzde 1,8 ile mevduat faizinde (brüt) gerçekleşti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bayram mesajı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Tüm vatandaşlarımın ve gönül coğrafyamızdaki her bir kardeşimin bayramını tebrik ediyorum.
Çin'den Pakistan'a rüzgar ve güneş güç sağlamak için destek
Çin'in pil fazlası, Pakistan'a güç sağlamak için kullanılıyor.
Trump, 12 ülke vatandaşının ABD'ye girmesini yasakladı
Trump, 12 ülkenin vatandaşlarının ABD'ye girmesini yasaklayan kararı imzaladı.
Mali, neden altın madenciliği çalışmalarını askıya aldı
Mali, hava koşulları nedeniyle bireysel altın madenciliği çalışmalarını askıya aldı.
Kurban etleri hızlı soğutulmamalı
Prof. Dr. Osman Sağdıç, sağlık için kurban kesimi, parçalanması, tüketimi konularında uyarılarda bulundu.
Alman şirketlerinde yapay zeka işten çıkarmalara sebep olacak
Almanya'da her dört şirketten birinin, yapay zeka kullanımı nedeniyle gelecek 5 yıl içinde işten çıkarmaların olmasını beklediği belirtildi.
Palandöken'den Kurban Bayramı mesajı
TESK Başkanı Bendevi Palandöken, Kurban Bayramı öncesi birlik beraberlik mesajı yayınladı.
Havalimanlarında Kurban Bayramı yoğunluğu
Tüm yurtta havalimanlarında yoğunluk yaşanıyor. İstanbul ve Sabiha Gökçen havalimanlarında da Kurban Bayramı tatili dolayısıyla yolcu yoğunluğu yaşanıyor.
Otobüs firmaları bayram yoğunluğundan memnun
Yoğunluk yaşanan otogarlardan birisi de Esenler'deki Büyük İstanbul Otogarı. Otobüs firmaları yoğunluktan memnun.
Türkiye'nin harcama kalıpları değişti
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2024 yılı Hanehalkı Tüketim Harcaması verilerini paylaştı.
Atasun Optik'e En Mutlu İş Yeri ödülü
Atasun Optik üçüncü kez “En Mutlu İş Yeri” seçildi.
DHL Raporu: Yapay zeka ve sosyal medya e-ticareti dönüştürüyor
Yapay zeka ve sosyal medya, Türkiye’de online alışverişi yeniden şekillendiriyor.
İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik ödülleri sahiplerini buldu
Kaleseramik Vakfı (KSV) tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenen İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Programı’nın (İBSG) kazananları açıklandı.
Sosyal medyada en başarılı şirketler Baykar, Aselsan, Tabii
Sosyal medya performansı en yüksek markalar belli oldu.
Ayhan Sincek: Çocukların geleceğine umut Erken BES
Çocukların finansal geleceğine yapılan yatırımın önemi her geçen gün artıyor.
Artemis Halı’dan ekolojik katkı
Artemis Halı’dan 31 milyon liralık yatırımla 61.924 ağaçlık ekolojik katkı.
Almanya'da 1.8 milyonu aşan iş gücü açığı fırsat mı?
Almanya'daki işçi açığı büyük bir fırsat yaratıyor.
Align Technology, yeni bir pazarlama girişimi başlattı
Align Technology, 20 milyon Invisalign gülümsemesinden ilham alan yeni bir pazarlama girişimini başlattı.
Texhibition İstanbul 10 Eylül'de başlıyor
Trendler, inovasyon ve sürdürülebilirlik bu fuarda bir araya geliyor.
BDDK, Aytemiz Yatırım Bankası'na faaliyet izni verdi
BDDK, Aytemiz Yatırım Bankası AŞ'ye faaliyet izni verdi.
BDDK, Halk Katılım Bankası'nIn kurulmasına izin verdi
BDDK, Halk Katılım Bankası AŞ'nin kurulmasına izin verdi.
Stellantis yeni CQO olarak Sebastien Jacquet'i görevlendirdi
Stellantis N.V., yeni Kalite Direktörü (Chief Quality Officer) olarak Sebastien Jacquet'i görevlendirdi.
Güney Kore Devlet Başkanlığına Lee Jae-myung seçildi
Güney Kore'de Lee Jae-myung, Devlet Başkanı seçildi.
10. Yargı Paketi, TBMM'de kabul edildi
10. Yargı Paketi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi
Uyuşturucu baronlarına geçit yok! Gürbulak'ta tarihi operasyon
Ticaret Bakanlığı gümrük muhafaza ekipleri,Gürbulak Gümrük Kapısı'nda, tek seferde 1 ton 870 kilogram uyuşturucu ele geçirerek tarihi bir operasyona imza attı.