Bakan Şimşek: Enflasyon düştü, düşmeye devam edecek
Bakan Şimşek: Enflasyon düştü, düşmeye devam edecek
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Ekonomi programı test edildi ve çok net şekilde ortada bir başarı var.
Haber Giriş Tarihi: 12.06.2025 12:54
Haber Güncellenme Tarihi: 12.06.2025 12:57
Kaynak:
AA
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, NTV'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Ekonomi programının genel anlamda öngördükleri çerçevede sonuç verdiğinin altını çizen Şimşek, programın temel hedefinin enflasyonu kalıcı şekilde tek hanelere indirmek olduğunu dile getirdi.
Şimşek, enflasyon konusunda önemli ilerleme kaydedildiğini ifade ederek, enflasyonun düştüğünü ve düşmeye devam edeceğini söyledi.
Diğer önemli bir hedefin de sürdürülebilir cari açık olduğunu belirten Şimşek, uzun vadede cari fazlaya geçmeyi öngördüklerini bildirdi. Cari açığın uzun süredir milli gelire oranının yüzde 1'in altında olduğunu vurgulayan Şimşek, "Bütçe açığı nispeten yüksek seyrediyor ama deprem yaralarını başarılı şekilde sarıyoruz. Bütçe açığında da düşüş var." diye konuştu.
Kur Korumalı Mevduattan (KKM) çıkışın önemli bir hedef olduğuna işaret eden Şimşek, KKM'nin 15 milyar doların altına indiğine ve bunu piyasayı bozmadan başardıklarına dikkati çekti. Türkiye'nin önündeki önemli bir koşullu yükümlülüğü ortadan kaldırdıklarını anlatan Şimşek, yakında muhtemelen bu uygulamaya son vereceklerini kaydetti.
Şimşek, rezervlerin yeterliliği noktasında kaygıları olmadığını dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu:
"Rezervlere baktığınız zaman, 2023 Mayıs sonuna göre, nette 90 milyar doların üzerinde rezerv artışı var. Brütte de 55-60 milyar dolarlık bir artış var. Dolayısıyla program öngörüldüğü çerçevede sonuç veriyor. Enflasyon düşüyor, bütçe açığı azalıyor. Cari açık azaldı ve sürdürülebilir noktada. Birtakım riskleri azalttık. Ekonominin direncini artırdık ve dış şoklara, iç şoklara karşı dayanıklı hale getirdik. Bu program mart ve nisan başında yaşanan başlangıçta iç kaynaklı, daha sonra dış kaynaklı çok önemli iki büyük şoku atlattı ve rüştünü ispat etti. Aslında bu program test edildi ve çok net şekilde ortada bir başarı var. Neden? İki büyük şoku üst üste atlatan program demek ki Türkiye'nin hakikaten bünyesini güçlendirmiş, dayanıklılığını artırmıştır."
"Rezerv önemli ölçüde geri geldi"
Mart ayı ortasından itibaren ortaya çıkan daha sonra nisanda dış kaynaklı devam eden türbülansı iyi yönettikleri kanısında olduklarını vurgulayan Şimşek, bu süreci piyasa dostu bir perspektifle yönettiklerini dile getirdi.
Söz konusu süreçte önemli çıkışlar yaşandığının ama o çıkışların önemli bir kısmının geri geldiğinin altını çizen Şimşek, "Demek ki temelde bu programa olan güven devam ediyor. Brüt rezerv 170 milyar doların biraz üzerinden 140 milyar doların altına kadar indi. Bugün 154-155 milyar dolar civarına kadar çıkmış durumda. Rezerv önemli ölçüde geri geldi. Nette de çok ciddi bir artış var." bilgilerini verdi.
Şimşek, CDS'lerdeki düşüşe ve gösterge referans denilen iki yıl vadeli hazinenin benchmark tahvilinin faizlerinin de gerilediğine dikkati çekerek, "Faizler ve ülke risk primi düşüyor, rezervler artıyor, KKM'den çıkış devam ediyor. Bu perspektifle baktığınız zaman aslında bu program rüştünü ispat etti. Program rayından çıkmadı. Program güçlü bir şekilde devam ediyor." ifadelerini kullandı.
"Program arzulanan sonuçları veriyor"
Türkiye'nin dış kaynak ihtiyacının önemli ölçüde azaldığını vurgulayan Şimşek, bu dönemde büyümenin ılımlı olduğunu, hizmetler sektörü üzerinden istihdam sağlamaya devam edildiğini, bir bütünlük içinde bakıldığında programın arzulanan sonuçları verdiğini vurguladı.
Şimşek, yapısal reform ayağının kritik olduğunu, onu da güçlendirecek çaba içerisinde olduklarını dile getirerek, enflasyondaki gelişmelere ilişkin şunları kaydetti:
"Son bir yıldır enflasyonda 40 puanlık düşüş var. Mal enflasyonu mayıs itibarıyla yüzde 28,7'ye düştü. Hatta temel mallarda enflasyon yüzde 20'ye düşmüş. Enflasyonu yüksek kılan yani şu anda yani yüzde 35,4'te tutan ana faktörlerden biri hizmetlerdir. Hizmet enflasyonu hala yüzde 51 civarı. Kirayı bir kenara bırakırsanız, hizmet enflasyonu bile yüzde 97'den yüzde 43'e düştü. Neden? Çünkü kiralara yüzde 25 limiti getirilmişti. Biz bu limiti kaldırdık. Kaldırınca kiralarda bir süre yüzde 120'lerin üzerinde artışlar oldu. Bu, manşet enflasyonu yukarı çekti. Benzer durum özel eğitimde de geçerli. Bu iki faktörü dikkate alırsanız çoktan yüzde 30'ların altındayız. Enflasyonda kalıcı bir düşüşün geçen sene bu vakitlerde eşiğindeyiz diyorduk. Şimdi içindeyiz. Peki niye düşmeye devam etsin? Finansal koşullar sıkı kalacak, destekleyici maliye ve gelirler politikası devam edecek, yönetilen ve yönlendirilen yani kamunun belirlediği fiyatlarda biz hedef enflasyonu gözeteceğiz. Çok net."
"Bu, çok kapsamlı ve çok boyutlu dezenflasyon programı"
Şimşek, "Talebi sınırlamakla enflasyon düşmez." eleştirilerine ise şu yanıtı verdi:
"Bu program çok kapsamlı, çok boyutlu bir dezenflasyon programı. Bir taraftan finansal koşulları sıkılaştırdık. Kamu maliyesinde disiplin oturtuyoruz. Gelirler politikasında benzer bir şekilde. Şimdi arz yönlü çabalarımız var. Hizmet fiyatlarında uzun süredir katılık vardı ama o katılık şu anda kırılıyor. En kritik bileşen bu. Büyük resme baktığımız zaman net olarak hizmetlerdeki katılığın kırıldığını görüyorsak o program gerçekten artık sonuç vermeye başladı demektir."
Enflasyonun bu yıl yüzde 20'li rakamlarda biteceğinin altını çizen Şimşek, "Hedef aralığında olacağız. Biz bu konuda çok rahatız. Samimi şekilde buna inanıyoruz." diye konuştu.
"Reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak"
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, reel sektörün 2026'dan itibaren finansmana erişiminde de büyük rahatlama yaşanacağını belirterek, "Çünkü enflasyon düşüyor, düşünce finansmana erişim kolaylaşacak. Reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak." dedi.
Vatandaşın elde ettiği gelirin satın alma gücünün yükseleceği döneme 2026 itibarıyla girileceğini dile getiren Şimşek, vatandaşın alım gücünün artacağını söyledi.
Şimşek, reel sektörün finansmana erişim konusunda avantaj istediğini belirterek, "Bizim avantaj sağladığımız kesimler var. Belli alanlarda yatırım yapanlara biz bütçe üzerinden birtakım avantajlar sunuyoruz ama kalıcı şekilde makul maliyetli finansmana erişimin tek yolu var, enflasyonu kalıcı şekilde düşürmek. Dolayısıyla reel sektörün 2026'dan itibaren finansmana erişiminde de büyük rahatlama olacak çünkü enflasyon düşüyor, düşünce finansmana erişim kolaylaşacak, reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak. Piyasalarda öngörülebilirlik ciddi şekilde artacak, 2026'da istihdam ve reel gelir artışı kendini güçlü şekilde hissettirecek." diye konuştu.
"2026'da refah artışı daha iyi hissedilecek"
Reformlarda da sonuç almaya başlayacaklarına işaret eden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"5G'den tutun büyük veri merkezleri yatırımlarına kadar, Türk Telekom'un imtiyaz sözleşmesi kapsamında fiber optik konusundaki yeni seferberlik anlayışına kadar çok önemli başlıklar var. Yapısal dönüşümün de yavaş yavaş meyvelerini alacağız. Bizim amacımız, sürdürülebilir yüksek büyüme, vatandaşımızın refahını artırmak, yaşam standartlarını yükseltmek, elde edilen gelirin adil dağılımını sağlamak. Bu programın özü bu. Programın kısa ve orta vadeli perspektifinde fiyat istikrarını sağlamanız lazım. Bunların kalıcı olması için cari açığı sürdürülebilir düzeyde tutmanız, bütçe disiplinini tekrar sağlamanız lazım. Makro finansal risk unsurlarını ortadan kaldırmanız lazım. Bir bütün olarak bakıldığında 2026, refah artışının daha iyi hissedildiği, fiyatların göreceli olarak çok yavaş arttığı bir yıl olacak. Enflasyonun düşmesi, fiyatların düşmesi demek değildir. Gelecek yıl enflasyon 10'lu rakamlar, bir sonraki yıl tek hane olacak. Bizim hedefimiz sürdürülebilir yüksek büyüme, makro dengesizliklerin giderildiği bir dönem ve kalıcı refah artışı."
"'Terörsüz Türkiye'nin risk primi çok düşük olur"
Şimşek, "Terörsüz Türkiye" sürecinin ekonomiye etkisine ilişkin de değerlendirmede bulunarak, birkaç yıl önce İçişleri Bakanlığınca akademisyenlere yaptırılan araştırmaya göre, terörün yaklaşık 50 yıldır bununla mücadele eden Türkiye'ye doğrudan ve dolaylı maliyetinin 1,8 trilyon dolar olarak ölçüldüğünü söyledi.
Son 2-3 yıl da hesaba katıldığında bu rakamın 2 trilyon dolara ulaştığına dikkati çeken Şimşek, "'Terörsüz Türkiye' demek, kardeşliğimizin pekiştiği bir Türkiye demek. Huzur, refah artışı için çok kritik bir bileşen. Güneydoğu'ya, Doğu Anadolu'ya biz o kadar yüksek teşvikler veriyoruz ama özel sektör hep temkinli durdu. Orada beşeri sermayede eksiklik yok, üniversiteler, genç nüfus var. Altyapı yapmışız, büyük teşvikler veriyoruz. Bu bölgelerde yatırımın çok daha güçlü artmamış olmasının en önemli sebebi terördü. 'Terörsüz Türkiye' demek, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun Türkiye'nin yeni büyüme motoru haline gelmesi demek. Kaynakların terörle mücadele yerine, refah artışına, istihdama, yatırıma gitmesi, kaynak tahsisinin çok daha verimli alanlara gitmesi demek." şeklinde konuştu.
Şimşek, Türkiye'nin bölge ülkeleriyle de hiçbir sorun yaşamadığını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Komşularımızın durumu iyiyse durum bize de olumlu yansır. 'Terörsüz Türkiye' demek, komşularımızla çok daha yapıcı, güçlü ve bölgesel entegrasyonun önünün açılması demek. Bu, Türkiye'nin faydasınadır çünkü imalat sanayisi ve hizmet üretimi açısından hangi faktöre bakarsanız bakın Türkiye, bölgenin en ileri ülkesidir. Bölgemizde barış, huzur ve istikrar artışı olursa en çok biz faydalanırız, turizm, sağlık turizmi, müteahhitlik, mal ihracatı üzerinden... Dolayısıyla 'Terörsüz Türkiye', aslında Türkiye için çok yeni bir dönem. Türkiye'nin risk primi düşecek, algısı değişecek. Terörle demokrasi birlikte yaşamıyor. 'Terörsüz Türkiye' demek, daha kapsayıcı, demokratik standartlar alanında daha ileri bir Türkiye demek. Bu nedenle biz Terörsüz Türkiye'yi çok önemsiyoruz. Ben inanıyorum ki yatırımcılar, yavaş yavaş bu konuyu anlamaya başlayacak. Bölgemizde riskler azalıp istihdam arttıkça 'Terörsüz Türkiye'nin risk primi çok düşük olur."
Reel sektöre yaklaşık 2 trilyon liralık destek
Reel sektöre bütçe üzerinden yaklaşık 2 trilyon liralık kaynağı destek olarak verdiklerine, bunun bütçe açığına eşit bir rakam olduğuna dikkati çeken Şimşek, reel sektörün sektörel bazdaki bazı sıkıntılarının farkında olduklarını söyledi.
Şimşek, yeni yatırımlarda eski yaklaşımların fayda getirmeyeceğini, küresel kapasite fazlası olan alanlara yatırım yapılmaması gerektiğini anlattı.
Şu anda kullanıma hazır 114 milyar liralık Kredi Garanti Fonu (KGF) limiti olduğunun bilgisini veren Şimşek, "Bu destekleri, bütçeden, Merkez Bankasından veya Türk Eximbank üzerinden veriyoruz. Geçici yan etkileri tabii ki yaşayacağız. Tarım, yatırım, ihracat gibi birçok alanda kredi sınırlaması yok. Mart ayında ihracatçı KOBİ'lere 50 milyar liralık kredi imkanı sağlayacak KGF imkanını ortaya koyduk. Geçen ay imalatçı KOBİ'lere 30 milyar lira kredi sunacak yeni bir KGF paketi açıkladık. Geçen yıl ihracatçımıza 49 milyar dolarlık düşük faizli kredi kullandırmışız, bunun yüzde 83'ü KOBİ'lere gitmiş. Çiftçimizin, esnafımızın, ihracatçımızın yanındayız." ifadelerini kullandı.
Şimşek, programın amacının reel sektörü çok güçlü şekilde desteklemek olduğunu, makroekonomik dengesizlikleri giderdiklerini, Türkiye'nin bünyesini sağlamlaştırdıklarını vurguladı.
"Doğrudan yatırımlar hızlanacak"
Türkiye'nin yabancı sermaye için de cazibesini koruduğuna dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti:
"Türkiye, önemli bir ekonomi, küresel hiçbir firma burayı ihmal edemez. Altyapısı, dünyadaki ülkelerin büyük bir kısmından çok daha iyi. Yıllık üniversite mezunumuz 900 binin üzerinde. Teknik mesleki eğitimden geçen insan sayısı 430 bin. Beşeri sermaye var. Son 100 yılda ortalama yüzde 4,8, son 20 yılda ortalama yüzde 5,5 civarında büyümüşüz, büyük ekonomi, büyüyen ekonomi. Küresel trendleri de ıskalamıyoruz. Bu reformlar, büyük fırsatlar ortaya koyacak. Türkiye'nin toplam borçluluğu çok düşük, yüzde 90 civarı. Terörle mücadelede büyük bir başarı var, terörsüz Türkiye'nin arifesindeyiz. Bu süreçte savunma sanayisinde büyük bir birikim sağladık.
Önümüzde büyük fırsatlar var. Türkiye, uzun vadeli yatırımlarda cazip, ben inanıyorum ki doğrudan yatırımlar hızlanacak."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bakan Şimşek: Enflasyon düştü, düşmeye devam edecek
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Ekonomi programı test edildi ve çok net şekilde ortada bir başarı var.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, NTV'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Ekonomi programının genel anlamda öngördükleri çerçevede sonuç verdiğinin altını çizen Şimşek, programın temel hedefinin enflasyonu kalıcı şekilde tek hanelere indirmek olduğunu dile getirdi.
Şimşek, enflasyon konusunda önemli ilerleme kaydedildiğini ifade ederek, enflasyonun düştüğünü ve düşmeye devam edeceğini söyledi.
Diğer önemli bir hedefin de sürdürülebilir cari açık olduğunu belirten Şimşek, uzun vadede cari fazlaya geçmeyi öngördüklerini bildirdi. Cari açığın uzun süredir milli gelire oranının yüzde 1'in altında olduğunu vurgulayan Şimşek, "Bütçe açığı nispeten yüksek seyrediyor ama deprem yaralarını başarılı şekilde sarıyoruz. Bütçe açığında da düşüş var." diye konuştu.
Kur Korumalı Mevduattan (KKM) çıkışın önemli bir hedef olduğuna işaret eden Şimşek, KKM'nin 15 milyar doların altına indiğine ve bunu piyasayı bozmadan başardıklarına dikkati çekti. Türkiye'nin önündeki önemli bir koşullu yükümlülüğü ortadan kaldırdıklarını anlatan Şimşek, yakında muhtemelen bu uygulamaya son vereceklerini kaydetti.
Şimşek, rezervlerin yeterliliği noktasında kaygıları olmadığını dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu:
"Rezervlere baktığınız zaman, 2023 Mayıs sonuna göre, nette 90 milyar doların üzerinde rezerv artışı var. Brütte de 55-60 milyar dolarlık bir artış var. Dolayısıyla program öngörüldüğü çerçevede sonuç veriyor. Enflasyon düşüyor, bütçe açığı azalıyor. Cari açık azaldı ve sürdürülebilir noktada. Birtakım riskleri azalttık. Ekonominin direncini artırdık ve dış şoklara, iç şoklara karşı dayanıklı hale getirdik. Bu program mart ve nisan başında yaşanan başlangıçta iç kaynaklı, daha sonra dış kaynaklı çok önemli iki büyük şoku atlattı ve rüştünü ispat etti. Aslında bu program test edildi ve çok net şekilde ortada bir başarı var. Neden? İki büyük şoku üst üste atlatan program demek ki Türkiye'nin hakikaten bünyesini güçlendirmiş, dayanıklılığını artırmıştır."
"Rezerv önemli ölçüde geri geldi"
Mart ayı ortasından itibaren ortaya çıkan daha sonra nisanda dış kaynaklı devam eden türbülansı iyi yönettikleri kanısında olduklarını vurgulayan Şimşek, bu süreci piyasa dostu bir perspektifle yönettiklerini dile getirdi.
Söz konusu süreçte önemli çıkışlar yaşandığının ama o çıkışların önemli bir kısmının geri geldiğinin altını çizen Şimşek, "Demek ki temelde bu programa olan güven devam ediyor. Brüt rezerv 170 milyar doların biraz üzerinden 140 milyar doların altına kadar indi. Bugün 154-155 milyar dolar civarına kadar çıkmış durumda. Rezerv önemli ölçüde geri geldi. Nette de çok ciddi bir artış var." bilgilerini verdi.
Şimşek, CDS'lerdeki düşüşe ve gösterge referans denilen iki yıl vadeli hazinenin benchmark tahvilinin faizlerinin de gerilediğine dikkati çekerek, "Faizler ve ülke risk primi düşüyor, rezervler artıyor, KKM'den çıkış devam ediyor. Bu perspektifle baktığınız zaman aslında bu program rüştünü ispat etti. Program rayından çıkmadı. Program güçlü bir şekilde devam ediyor." ifadelerini kullandı.
"Program arzulanan sonuçları veriyor"
Türkiye'nin dış kaynak ihtiyacının önemli ölçüde azaldığını vurgulayan Şimşek, bu dönemde büyümenin ılımlı olduğunu, hizmetler sektörü üzerinden istihdam sağlamaya devam edildiğini, bir bütünlük içinde bakıldığında programın arzulanan sonuçları verdiğini vurguladı.
Şimşek, yapısal reform ayağının kritik olduğunu, onu da güçlendirecek çaba içerisinde olduklarını dile getirerek, enflasyondaki gelişmelere ilişkin şunları kaydetti:
"Son bir yıldır enflasyonda 40 puanlık düşüş var. Mal enflasyonu mayıs itibarıyla yüzde 28,7'ye düştü. Hatta temel mallarda enflasyon yüzde 20'ye düşmüş. Enflasyonu yüksek kılan yani şu anda yani yüzde 35,4'te tutan ana faktörlerden biri hizmetlerdir. Hizmet enflasyonu hala yüzde 51 civarı. Kirayı bir kenara bırakırsanız, hizmet enflasyonu bile yüzde 97'den yüzde 43'e düştü. Neden? Çünkü kiralara yüzde 25 limiti getirilmişti. Biz bu limiti kaldırdık. Kaldırınca kiralarda bir süre yüzde 120'lerin üzerinde artışlar oldu. Bu, manşet enflasyonu yukarı çekti. Benzer durum özel eğitimde de geçerli. Bu iki faktörü dikkate alırsanız çoktan yüzde 30'ların altındayız. Enflasyonda kalıcı bir düşüşün geçen sene bu vakitlerde eşiğindeyiz diyorduk. Şimdi içindeyiz. Peki niye düşmeye devam etsin? Finansal koşullar sıkı kalacak, destekleyici maliye ve gelirler politikası devam edecek, yönetilen ve yönlendirilen yani kamunun belirlediği fiyatlarda biz hedef enflasyonu gözeteceğiz. Çok net."
"Bu, çok kapsamlı ve çok boyutlu dezenflasyon programı"
Şimşek, "Talebi sınırlamakla enflasyon düşmez." eleştirilerine ise şu yanıtı verdi:
"Bu program çok kapsamlı, çok boyutlu bir dezenflasyon programı. Bir taraftan finansal koşulları sıkılaştırdık. Kamu maliyesinde disiplin oturtuyoruz. Gelirler politikasında benzer bir şekilde. Şimdi arz yönlü çabalarımız var. Hizmet fiyatlarında uzun süredir katılık vardı ama o katılık şu anda kırılıyor. En kritik bileşen bu. Büyük resme baktığımız zaman net olarak hizmetlerdeki katılığın kırıldığını görüyorsak o program gerçekten artık sonuç vermeye başladı demektir."
Enflasyonun bu yıl yüzde 20'li rakamlarda biteceğinin altını çizen Şimşek, "Hedef aralığında olacağız. Biz bu konuda çok rahatız. Samimi şekilde buna inanıyoruz." diye konuştu.
"Reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak"
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, reel sektörün 2026'dan itibaren finansmana erişiminde de büyük rahatlama yaşanacağını belirterek, "Çünkü enflasyon düşüyor, düşünce finansmana erişim kolaylaşacak. Reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak." dedi.
Vatandaşın elde ettiği gelirin satın alma gücünün yükseleceği döneme 2026 itibarıyla girileceğini dile getiren Şimşek, vatandaşın alım gücünün artacağını söyledi.
Şimşek, reel sektörün finansmana erişim konusunda avantaj istediğini belirterek, "Bizim avantaj sağladığımız kesimler var. Belli alanlarda yatırım yapanlara biz bütçe üzerinden birtakım avantajlar sunuyoruz ama kalıcı şekilde makul maliyetli finansmana erişimin tek yolu var, enflasyonu kalıcı şekilde düşürmek. Dolayısıyla reel sektörün 2026'dan itibaren finansmana erişiminde de büyük rahatlama olacak çünkü enflasyon düşüyor, düşünce finansmana erişim kolaylaşacak, reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak. Piyasalarda öngörülebilirlik ciddi şekilde artacak, 2026'da istihdam ve reel gelir artışı kendini güçlü şekilde hissettirecek." diye konuştu.
"2026'da refah artışı daha iyi hissedilecek"
Reformlarda da sonuç almaya başlayacaklarına işaret eden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"5G'den tutun büyük veri merkezleri yatırımlarına kadar, Türk Telekom'un imtiyaz sözleşmesi kapsamında fiber optik konusundaki yeni seferberlik anlayışına kadar çok önemli başlıklar var. Yapısal dönüşümün de yavaş yavaş meyvelerini alacağız. Bizim amacımız, sürdürülebilir yüksek büyüme, vatandaşımızın refahını artırmak, yaşam standartlarını yükseltmek, elde edilen gelirin adil dağılımını sağlamak. Bu programın özü bu. Programın kısa ve orta vadeli perspektifinde fiyat istikrarını sağlamanız lazım. Bunların kalıcı olması için cari açığı sürdürülebilir düzeyde tutmanız, bütçe disiplinini tekrar sağlamanız lazım. Makro finansal risk unsurlarını ortadan kaldırmanız lazım. Bir bütün olarak bakıldığında 2026, refah artışının daha iyi hissedildiği, fiyatların göreceli olarak çok yavaş arttığı bir yıl olacak. Enflasyonun düşmesi, fiyatların düşmesi demek değildir. Gelecek yıl enflasyon 10'lu rakamlar, bir sonraki yıl tek hane olacak. Bizim hedefimiz sürdürülebilir yüksek büyüme, makro dengesizliklerin giderildiği bir dönem ve kalıcı refah artışı."
"'Terörsüz Türkiye'nin risk primi çok düşük olur"
Şimşek, "Terörsüz Türkiye" sürecinin ekonomiye etkisine ilişkin de değerlendirmede bulunarak, birkaç yıl önce İçişleri Bakanlığınca akademisyenlere yaptırılan araştırmaya göre, terörün yaklaşık 50 yıldır bununla mücadele eden Türkiye'ye doğrudan ve dolaylı maliyetinin 1,8 trilyon dolar olarak ölçüldüğünü söyledi.
Son 2-3 yıl da hesaba katıldığında bu rakamın 2 trilyon dolara ulaştığına dikkati çeken Şimşek, "'Terörsüz Türkiye' demek, kardeşliğimizin pekiştiği bir Türkiye demek. Huzur, refah artışı için çok kritik bir bileşen. Güneydoğu'ya, Doğu Anadolu'ya biz o kadar yüksek teşvikler veriyoruz ama özel sektör hep temkinli durdu. Orada beşeri sermayede eksiklik yok, üniversiteler, genç nüfus var. Altyapı yapmışız, büyük teşvikler veriyoruz. Bu bölgelerde yatırımın çok daha güçlü artmamış olmasının en önemli sebebi terördü. 'Terörsüz Türkiye' demek, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun Türkiye'nin yeni büyüme motoru haline gelmesi demek. Kaynakların terörle mücadele yerine, refah artışına, istihdama, yatırıma gitmesi, kaynak tahsisinin çok daha verimli alanlara gitmesi demek." şeklinde konuştu.
Şimşek, Türkiye'nin bölge ülkeleriyle de hiçbir sorun yaşamadığını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Komşularımızın durumu iyiyse durum bize de olumlu yansır. 'Terörsüz Türkiye' demek, komşularımızla çok daha yapıcı, güçlü ve bölgesel entegrasyonun önünün açılması demek. Bu, Türkiye'nin faydasınadır çünkü imalat sanayisi ve hizmet üretimi açısından hangi faktöre bakarsanız bakın Türkiye, bölgenin en ileri ülkesidir. Bölgemizde barış, huzur ve istikrar artışı olursa en çok biz faydalanırız, turizm, sağlık turizmi, müteahhitlik, mal ihracatı üzerinden... Dolayısıyla 'Terörsüz Türkiye', aslında Türkiye için çok yeni bir dönem. Türkiye'nin risk primi düşecek, algısı değişecek. Terörle demokrasi birlikte yaşamıyor. 'Terörsüz Türkiye' demek, daha kapsayıcı, demokratik standartlar alanında daha ileri bir Türkiye demek. Bu nedenle biz Terörsüz Türkiye'yi çok önemsiyoruz. Ben inanıyorum ki yatırımcılar, yavaş yavaş bu konuyu anlamaya başlayacak. Bölgemizde riskler azalıp istihdam arttıkça 'Terörsüz Türkiye'nin risk primi çok düşük olur."
Reel sektöre yaklaşık 2 trilyon liralık destek
Reel sektöre bütçe üzerinden yaklaşık 2 trilyon liralık kaynağı destek olarak verdiklerine, bunun bütçe açığına eşit bir rakam olduğuna dikkati çeken Şimşek, reel sektörün sektörel bazdaki bazı sıkıntılarının farkında olduklarını söyledi.
Şimşek, yeni yatırımlarda eski yaklaşımların fayda getirmeyeceğini, küresel kapasite fazlası olan alanlara yatırım yapılmaması gerektiğini anlattı.
"Çiftçimizin, esnafımızın, ihracatçımızın yanındayız"
Şu anda kullanıma hazır 114 milyar liralık Kredi Garanti Fonu (KGF) limiti olduğunun bilgisini veren Şimşek, "Bu destekleri, bütçeden, Merkez Bankasından veya Türk Eximbank üzerinden veriyoruz. Geçici yan etkileri tabii ki yaşayacağız. Tarım, yatırım, ihracat gibi birçok alanda kredi sınırlaması yok. Mart ayında ihracatçı KOBİ'lere 50 milyar liralık kredi imkanı sağlayacak KGF imkanını ortaya koyduk. Geçen ay imalatçı KOBİ'lere 30 milyar lira kredi sunacak yeni bir KGF paketi açıkladık. Geçen yıl ihracatçımıza 49 milyar dolarlık düşük faizli kredi kullandırmışız, bunun yüzde 83'ü KOBİ'lere gitmiş. Çiftçimizin, esnafımızın, ihracatçımızın yanındayız." ifadelerini kullandı.
Şimşek, programın amacının reel sektörü çok güçlü şekilde desteklemek olduğunu, makroekonomik dengesizlikleri giderdiklerini, Türkiye'nin bünyesini sağlamlaştırdıklarını vurguladı.
"Doğrudan yatırımlar hızlanacak"
Türkiye'nin yabancı sermaye için de cazibesini koruduğuna dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti:
"Türkiye, önemli bir ekonomi, küresel hiçbir firma burayı ihmal edemez. Altyapısı, dünyadaki ülkelerin büyük bir kısmından çok daha iyi. Yıllık üniversite mezunumuz 900 binin üzerinde. Teknik mesleki eğitimden geçen insan sayısı 430 bin. Beşeri sermaye var. Son 100 yılda ortalama yüzde 4,8, son 20 yılda ortalama yüzde 5,5 civarında büyümüşüz, büyük ekonomi, büyüyen ekonomi. Küresel trendleri de ıskalamıyoruz. Bu reformlar, büyük fırsatlar ortaya koyacak. Türkiye'nin toplam borçluluğu çok düşük, yüzde 90 civarı. Terörle mücadelede büyük bir başarı var, terörsüz Türkiye'nin arifesindeyiz. Bu süreçte savunma sanayisinde büyük bir birikim sağladık.
Önümüzde büyük fırsatlar var. Türkiye, uzun vadeli yatırımlarda cazip, ben inanıyorum ki doğrudan yatırımlar hızlanacak."
Kaynak: AA
Haftanın popüler haberleri
Türksat yeni operatör olarak geliyor
TÜRKSAT’ın, 2026 yılının ilk çeyreği tamamlanmadan Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom’un ardından 4. operatör olarak hizmete başlaması bekleniyor.
Shailesh Jejurikar, Protecter Gamble’ın yeni CEO’su oldu
ABD merkezli çok uluslu şirket Protecter & Gamble’ın (P&G) yeni CEO’su bir süredir şirketin operasyon şefliğini yürüten Shailesh Jejurikar oldu.
Merih Aynacı ve Gonca Dalgıç'a n11'de üst düzey atama
Gonca Dalgıç, Operasyonlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı, Merih Aynacı ise Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı.
Pınar Canlı, BDR Thermea Group’ta 12 ülke sorumlusu oldu
BDR Thermea Group’ta küresel atama: Pınar Canlı 12 ülkenin yönetiminden sorumlu olacak.
PepsiCo Türkiye’nin yeni Genel Müdürü Ergün Günay oldu
Ergün Günay, 1 Temmuz 2025 itibarıyla PepsiCo Türkiye Genel Müdürü görevine getirildi.
Afrika toplam ihracatımızdan yüzde 45 pay alıyor
Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk “Afrika toplam ihracatımızdan yüzde 45 pay alıyor” dedi.
Dfif kesintisi kalktı, yumurta ihracatçısı rahatladı
Sofralık Yumurta İhracatında DFİF Kesintisi Kaldırıldı. İhracatçımızın üzerindeki yük kaldırıldı, rekabet gücümüz güçlendi.
Hisarcıklıoğlu: Emek yoğun sektörlere ek destekler verilmeli
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Emek yoğun sektörlerin zor durumda olduğunu vurgulayarak, ek destekler istedi.
Kuveyt Türk, esnafa yönelik cansuyu desteği sağlıyor
TESK ile Kuveyt Türk yaklaşık 2 buçuk milyon esnaf ve sanatkârın finansal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik destek için protokol imzaladı.
ABD kısıtlamalarına rağmen Nvidia yapay zekâ çipleri Çin'e girdi
ABD kısıtlamalarına rağmen 1 milyar dolar değerindeki Nvidia yapay zekâ çipleri Çin'e girdi.
Anadolubank özel bankacılık hizmet ağını genişletiyor
Anadolubank GMY Kadriye Didem Karaca “Özel Bankacılık ağımızı genişletirken yalnızca ürünü değil, deneyim odaklı bir anlayışı benimsiyoruz." dedi.
TÜİK işsizlik rakamlarını açıkladı
TÜİK açıkladı! Türkiye'de işsizlik oranı, haziranda bir önceki aya göre 0,2 puan artışla yüzde 8,6 olarak tespit edildi.
İletişim Başkanlığında görevden almalar, yeni görevlendirmeler
Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan kararnameye göre, İletişim Başkan Yardımcısı Çağatay Özdemir görevden alındı.
Eski tip sürücü belgelerinin geçerliliği 31 Temmuz'da son buluyor
Eski tip sürücü belgelerinin yenilenmesi için verilen süre yarın sona eriyor. Nüfus Müdürlüklerinde yoğunluk oluşuyor.
Rusya'da 8,8 büyüklüğünde deprem oldu
Rusya'nın doğusunda 8,8 büyüklüğünde deprem oldu.
25 Temmuz 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
TCMB 25 Temmuz 2025 tarihli Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
17 Temmuz 2025 tarihli TCMB Döviz Kurları ve Çapraz Kurları
TCMB, 17 Temmuz 2025 tarihli döviz kurlarını ve çapraz kurları yayımladı.
Türk Traktör, üretime 12 gün ara verecek
Türk Traktör'ün Ankara ve Erenler fabrikalarında planlı bakım çalışmaları nedeniyle üretim duracak; çalışanlar bu sürede yıllık izinlerini kullanacak.
BTSO, soğuk zincirle gıda ihracatını gündemine aldı
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde Ticaret Bakanlığı destekleriyle Dondurulmuş Gıda sektörü için yeni UR-GE Projesi’nin startını verdi.
Palandöken “Ticari araçlara vergi muafiyeti getirilmeli”
TESK Başkanı Palandöken araçlardaki yeni vergi düzenlemelerinde ticari araçların muaf tutulması hatta mevcut vergilerin bir defaya mahsus sıfırlanmasını önerdi.
Bu yaz Troya Müzesi’ni ziyaret edenlerin sayısı artıyor
Dijital Müzecilik ülkemizdeki önemli giderek artıyor. Bunlardan biri de bu yaz ziyaretçi sayısı artan Troya Müzesi.
Fortinet, kuantum tehditlerine karşı yeni sistem geliştiriyor
Fortinet, yeni kuantum tehditlerine karşı Kuantum-Güvenli koruma geliştiriyor.
THY'nin Halep uçuşları 1 Ağustos'ta tekrar başlıyor
Türk Hava Yolları (THY) Suriye'nin Halep kentine seferlerin 1 Ağustos'ta yeniden başlayacağını duyurdu.
İlk 6 ayda 225,5 milyar liralık matrah farkı ortaya çıktı
Vergi müfettişleri yılın ilk yarısında 225,5 milyar lirayla tarihi düzeyde matrah farkını ortaya çıkardı.
Türkiye'nin petrol ithalatı Mayıs'ta düşüş gösterdi
Türkiye'nin petrol ithalatı Mayıs'ta yüzde 10,4 düştü.
Küresel sıcaklık artışı en yüksek seviyelere ulaştı
Avrupa Birliği'nin (AB) uydu izleme sistemi Copernicus İklim Değişikliği Servisi'nin verilerine göre, küresel ortalama yüzey sıcaklığında 1967'den beri artış eğilimi görülüyor.
Yangınlarla mücadele sürüyor
24 saatte çıkan 55 yangının tamamı kontrol altına alındı, Bursa Harmancık yangınına müdahale sürüyor.
Mücevher üretiminin kalbi 1-4 Ekim'de IJS Tech'te atacak
IJS Istanbul Jewelry Show Kurucu Ortağı Şermin Cengiz, mücevher üretiminin bugünü ve geleceğini keşfetmek isteyenleri IJS fuarına beklediklerini söyledi.
Kale yangın kapıları satışa çıktı
Kale Yangın Kapıları, yangın sırasında hem bina içindeki kişilerin güvenli bir şekilde tahliyesini sağlamak hem de alevlerin ve dumanın yayılmasını engellemek amacıyla tasarlanıyor.
Netaş, IDEF 2025'te verimli anlaşmalara imza attı
Netaş, IDEF 2025’te DT Cloud, Aspilsan ve ULAK ile iş birliği protokollerine imza attı.
Türkiye’nin En İyi İnsan ve Kültür Liderleri 2025 başvuruları başladı
Great Place To Work Türkiye’nin “En İyi İnsan ve Kültür Liderleri 2025” Araştırması ve Listesi için başvurular başladı.
THY ile DIB'tan Airbus A350 uçakları için finansman anlaşması
Türk Hava Yolları (THY), "Airbus A350" tipi uçakların alımı için Dubai Islamic Bank (DIB) ile ilk kez finansman anlaşması imzaladı.
Orhaneli-Harmancık yangınını çıkaran hain fetöcü çıktı
Bursa'daki Orhaneli-Harmancık orman yangınıyla ilgili tutuklanan şüpheli suçunu itiraf etti.
YKS tercihleri 1 Ağustos'ta başlıyor
ÖSYM Başkanlığı, 2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2025-YKS) tercihlerinin 1-13 Ağustos'ta yapılacağını bildirdi.
Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev, Ankara’da
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'i resmî törenle karşıladı.
Bu yıl çıkan yangınların yüzde 96'sı insan kaynaklıydı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Otelcilikte dijital itibar yapay zeka ile yeni bir boyut kazanıyor
Oteller için dijital itibar artık yalnızca bir görünürlük meselesi değil, doğrudan rezervasyonları etkileyen stratejik bir unsur.
Dikkat! USB portları tatilciler için tuzak olabilir
Fortinet'ten hackerların USB, QR kod ve Wi-Fi üzerinden saldırılarına karşı dikkat uyarısı!
WWF Türkiye, deniz kaplumbağalarını korumaya aldı
WWF-Türkiye, DKMP ile tehlike altındaki yeşil deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından biri olan Akyatan Kumsalı'nda izleme ve koruma faaliyetlerine devam ediyor.
Kale Grubu, 68. yılında ‘geleceğe yatırım’ sözü verdi
Kale Grubu, 68. kuruluş yıldönümünü, geleneksel Seramik Bayramı kapsamında Çan’daki Kaleseramik tesislerinde kutladı.